Rehn'den 301. madde yorumu

Yılbaşından sonra AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyeliğini bırakacak olan Olli Rehn, Komisyon'un Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi için imzalanan Protokolleri memnuniyetle karşıladığını belirterek, "Bu Protokollerin her iki ülke tarafından süratli bir şekilde onaylanması önemlidir" dedi.

Rehn, Avrupa Parlamentosu Üyesi Morten Messerschmidt'in Türkiye'nin Ermenilerle olan tarihsel ilişkisi ve soykırım iddialarına ilişkin yazılı soru önergesini yanıtladı.

Messerschmidt önergesinde son protokollerin Türkiye'nin Ermeniler'e yönelik tarihte işlediği "suçları" bir çırpıda silmeye yetip yetmeyeceğini sordu. Türkiye'de Ermeni konusuyla ilgili görüşlerini açıklayanlara yönelik cinayetlere uzanan baskılar yapıldığını öne süren Messerschmidt, dönemin Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in "Hiç kimsenin devletime katil demesine izin vermeyeceğim" dediğini de belirtti.

Olli Rehn ise önergeye yanıtında, "Komisyon Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalizasyonu için Protokollerin imzalanmasının memnuniyetle karşılamaktadır. Protokollerin her iki ülke tarafından süratli bir şekilde onaylanması önemlidir" dedi.

TCK'nın 301'inci maddesinin uzun süreden beri ifade özgürlüğünü sistematik bir şekilde kısıtlamak için kullanılmadığını belirten Rehn, şu bilgileri verdi:
-Yeniden düzenlenen 301'inci Madde 2008 Mayısında yürürlüğe girdikten sonra, Adalet Bakanı savcılık ya da kovuşturma aşamasındaki 914 ertelenmiş dosyayı gözden geçirdi ve kendisine gönderilenlerin yüzde 8'ini oluşturan toplam 77 soruşturmanın devam etmesine izin verdi. Adalet Bakanı ayrıca değişikliklerin yürürlüğe girmesinden sonra başlanmış 210 soruşturmayı inceledi ve bunlardan da 8'inin devam etmesine, yani yüzde 4'üne izin verdi.

Rehn, önergedeki bir soru üzerine, Hrant Dink'i anma töreninde yaptığı konuşma dolayısıyla hakkında dava açılan Temel Demirer'in durumunun da yakından izlediklerini bildirdi.