'Rum tarafı beş ayrı fırsatı kaçırdı'

Eski Kıbrıs Rum yönetimi dışişleri bakanlarından Nikos Rolandis, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda, Rum tarafının süreç içerisinde beş ayrı fırsatı değerlendirmeyerek, olanaklarını daralttığını ifade ederek, ''Bugünkü son şans. Kıbrıs sorununu seçim çamuruna atmayalım'' uyarısında bulundu.

'Rum tarafı beş ayrı fırsatı kaçırdı'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.02.2011 - 14:34

Rum Alithia gazetesine konuşan Nikos Rolandis, devam eden müzakere sürecinin, ''adanın ikiye bölünmesinin meşrulaşmasını engellemek için son şans olduğunu'' ifade ederek, ''Şartlar, Annan planından daha iyisini umut etmemize olanak tanımayacak şekildedir'' dedi. Gazete, Rolandis'in, 1983 yılında Türkiye kökenli KKTC vatandaşı en az 15 bin kişinin Kıbrıs'tan gitmesine yönelik Amerikan desteğiyle ilgili inisiyatifin Rum tarafınca değerlendirilmemesi nedeniyle Dışişleri Bakanlığı görevinden istifa ettiğini hatırlattı.

Rolandis, ''Bu beş fırsatın kaçırılması bizi yüzümüzdeki beş parmak izini saymaya yöneltmeli. Çünkü başımıza çok geldi ve elimizdeki olanakları net olarak görmeyi ve gerçekçilik politikası yolundaki adımlarımızı saymayı öğrenemedik'' ifadesini kullandı.
Seçim kampanyası dönemlerinde siyasi mantığın işe yaramadığına, iki bölgeli iki kesimli federasyon taraftarları ile muhaliflerinin bu konularda çatışmasıyla kısır bir durum yaratıldığına işaret eden Rolandis, geçmiş deneyimlerin de iyi olmadığını söyledi ve "Kıbrıs sorununu seçim kampanyası çamurunun içine atmayalım" uyarısında bulundu.
 

'Hiç ders almadık'

Rolandis, son 37 yılda başlarına gelenlerden hiç ders almadıklarına dikkati çekerek, "Çok gerilere gitmeye gerek yok. Kısa süre önce, müzakere masasında karşımızda ılımlı müzakereci Mehmet Ali Talat oturuyorken ve daha iyi olanaklarımız varken bunu değerlendirmeyip kaçırdık. Şimdi Eroğlu var ve durum çok daha zor" ifadesini kullandı.
Rolandis, son 37 yılda diğer şeylerin yanında beş çok önemli fırsat oluştuğunu ve Rumların bunları yitirdiğini belirterek, bu ''fırsatları'' şöyle sıraladı: ''Kasım 1978 tarihli İngiliz-Amerikan-Kanada planı; Ağustos 1983 tarihli Cuellar Görüşleri; Temmuz 1992 tarihli Gali Fikirler Dizisi; Kasım 2002 tarihli Annan Planı ve Mayıs 2008-2010 Talat-Hristofyas müzakereleri. Bugünkü olguları, bu inisiyatiflerle karşılaştırarak değerlendirdim. Kıbrıs sorununun şu beş ana unsurunu aldım:

-1978'de 'yerleşikler' (Türkiye kökenli KKTC vatandaşları) yoktu. Şimdi Kıbrıs Türk tarafı 100 bin yerleşiğin kalmasını istiyor.

-Yönetim konusunda hükümette yüzde 70 ve yüzde 30 oranı ile Kıbrıslı Rum Cumhurbaşkanı ve Kıbrıslı Türk Cumhurbaşkanı Muavini vardı. Bugün dönüşümlü başkanlıktan ve 60'a 30 oranından söz ediliyor.

-Toprakta o zamanlar Kıbrıslı Türklere yüzde 26-27'lık alanın kalacağını söyleyen Gobi Haritası vardı. Kıbrıslı Türklere bugün yüzde 29 deniyor. Yüzde 2-3 puanlık fark var. O zamanlar Güzelyurt'un da bizim tarafta olacağı kesindi, ancak şimdi kuşkuludur.

-Göçmenlerimizin geri dönüşü konusunda, çok azının geri dönemeyeceği söyleniyordu. Bugün kaçı geri dönebilecek? Kıbrıs Türk tarafının ve Eroğlu'nun şimdiki tezlerinde göçmenlerin geri dönüşü kabul edilmiyor.

-Mülkiyet konusunda; 1978'de mülklerin dokunulmamış olduğu biliniyor. Bugün oraya (KKTC'ye) giden ne olduğunu görüyor. Yüz binlerce arsa üzerine inşaat yapıldı. Bu karşılaştırmalar ile baktığımızda, durumun daha da kötüleştiğini görürüz.
Durum çok zor olsa da taksimin meşrulaşmasını engellemek için bunun son şans olduğuna ve çözülmemiş Kıbrıs sorunu ile şartların kötüleşmesini nasıl göğüsleyeceğimizi incelemeye başlamamız gerektiğine ben de inanıyorum. Şartlar, Annan planından daha iyisini umut etmemize olanak tanımayacak şekildedir.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler