Saadet öğretmen cinayetine inceleme

Bakan Atalay, CNN Türk canlı yayınında gündeme ilişkin sorular yanıtladı. Atalay, ''Balyoz Planı İddialarına İlişkin yürütülen soruşturmada 200 polisin adı geçtiği söylendi. Bu konuya ilişkin incelemeniz var mı?'' sorusu üzerine, konunun yargıda olduğunu hatırlattı. Atalay, ''Kolay kolay yargıda olan konularda konuşmam. Suçlu onlardır demiyorum. Suçlu olup olmadığına yargı karar verir. Bu dosya yargının elinde. İster emniyette, ister sivil vatandaş olsun böyle bir şeyin içinde olanlara işlem yapılacak. Buna bizim hiç bir itirazımız olmaz. Emniyetin içinden organize suç örgütleriyle ilgili ya da başka konularla ilgili kaç kişinin ismi karıştıysa sonuçlanmadan mutlaka açığa alırız, sonra da disiplin işlemini yürütürüz. O konuda hiç bir müsamahamız yok'' diye konuştu.

Bir gazete köşe yazarının ''Haklarında dava açılmış Emniyet genel müdür yardımcıları görevden alınırken, aynı gerekçeyle albaylar Cemal Temizöz ve Recep Gençoğlu hakkında açığa alma yetkinizi neden kullanmadınız?'' şeklinde kendisine soru yönelttiğinin hatırlatılması üzerine Atalay, ''Yargıdaki o şartlar o şekilde gelişince orada da alınır. Çünkü emniyet de jandarma da sahil güvenlik de bize bağlı kuruluşlar. Bizde farklı uygulama olmaz'' dedi.

Bakan Atalay, aynı köşe yazısında ''Genelkurmay Başkanı'nın bu konuda bir ricası oldu mu?'' sorusunun yer aldığına işaret edilmesi üzerine de, ''Benden böyle bir ricası olmadı. Bizim bu konuda sayın Genelkurmay Başkanımızla bu meyanda bir görüşmemiz olmadı'' karşılığını verdi.

Atalay, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak'a yönelik iddiaları nasıl değerlendirdiği yönündeki soruyu yanıtlarken, böyle durumlarda belediyelerle ilgili teftişi İçişleri Bakanlığının yaptığını hatırlattı.

Bu olaylar basına yansıdığından itibaren 3 müfettiş görevlendirdiklerini, müfettişlerin şu anda Adana'da çalıştıklarını anlatan Atalay, ayrıca Adana Başsavcılığının da soruşturma başlattığı yönünde bilgi geldiğini ifade etti. Atalay, şunları söyledi:
''Herhalde başka çalışmalar da var. Bu çalışmaların sonucunu bekliyorum. Sayın Durak ile ilgili zaten seçimden önce yürüyen bazı soruşturmalar vardı. Epeyce de sayısı yüksektir. İhbarlar oluyordu. Hatta bir kaç tanesiyle ilgili soruşturma izni vermiştim, davaları da vardır. İdari tasarruf olarak İçişleri Bakanlığının yetkisi vardır, görevden alma konusunda. Onun için tabii yasal şartların yerine gelmesi gerekir. Hem yargıda yürüyen, hem de bizim müfettişlerimizin çalışmaları önemli. Ondan sonra kendisiyle ilgili gereken neyse yaparız.''

Göle'de Anaokulu öğretmeninin öldürülmesi

Ardahan'ın Göle ilçesinde Anaokulu öğretmeni Saadet Ulus'un öldürülmesiyle ilgili iddiaların sorulmasına karşılık, Atalay, konuyla ilgili Ardahan Valisinden bilgi aldığını söyledi. Olayın çok üzücü olduğunu ifade eden Atalay, ülkenin bir köşesinde öğretmenlik yapan bir kişinin güvenliğinin çok önemli olduğunu söyledi.

Atalay, şunları kaydetti:
''Keşke çok iyi korusaydık, bilseydik, korusaydık ama Valilik ve Kaymakamlığa bir koruma talebi yok. Savcılığa bir başvurusu var ama o Valilikte intikal olmamış. Ben şimdi yine de bir inceleme yaptırıyorum. Oraya bir eleman gönderiyorum, bir müfettiş. Olayı incelesinler. Bu tür şeyler belirsiz kalmasın. Birilerinin hatası varsa mutlaka karşılığını görsünler. O manada olayı inceletiyorum. Ama o öğretmen kızımıza çok üzüldüm. Böyle şeylerde üzülmemek mümkün değil. Kendi kızımız gibi üzülüyoruz. Keşke bilinseydi de ona biz orada en iyi şartları sağlasaydık. Belli ki iyi bildirilmemiş. Daha etkili şekilde valiliğe, kaymakamlığa bir şey olmamış, koruma istenmemiş. Ama yine de bunlar benim ilk aldığım bilgiler.''

İstanbul'da okullarda 233 sabıkalının çalıştığının belirlendiğinin hatırlatılması üzerine Atalay, bunun önemli bir konu olduğunu belirterek, 2007 yılında bakanlık görevine geldiğinde ''güvenli okul, güvenli eğitim'' projesi başlattıklarını vurguladı.
Polislerin de eğitildiğini söyleyen Atalay, okullarda o günden bugüne özellikle güvenlik açısından önemli sorunlar yaşanmadığını dile getirdi.

Atalay, okulların çevresinde sivil elemanların uyuşturucu ve diğer tehlikelere karşı çocukları korumak amacıyla görev yaptıklarını anlatarak, ''Kantinlerde eleman çalıştırmak genellikle daha çok okulların kendi tasarrufu. Önemli bir haber, bunun üzerine de gitmek lazım. Çocuklarımızın korunması her şeyden önemli. Veliler çocuklarını okullara güvenerek göndermek durumunda. Bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerekiyor. Bu vesileyle okullarımız da öğrenciyle muhatap olan her bireyi daha dikkatli seçerler, özen gösterirler'' diye konuştu.