Şahin: Deklarasyon çıkabilir

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı ile ilgili olarak, ''Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi sadece bir kınama kararı aldı, bunun yeterli olmadığını düşünüyorum'' dedi.

Gazi Üniversitesi tarafından Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar'a fahri doktora unvanı verilmesi nedeniyle düzenlenen törene katılan TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, tören öncesinde basın mensuplarının İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı ilgili soruları yanıtladı.

Gazetecilerin saldırıya dönük parlamentolar arası bir girişimde bulunup bulunulmayacağına ilişkin soruları üzerine Şahin, dün gece sabaha karşı açık denizde sadece yardım amacıyla orada bulunan gemide sivil insanlara karşı girişilen bu hunharca saldırının hiç bir şekilde kabul edilemeyeceğini ve insanların vicdanını yaralayan bir hareket olduğunu söyledi.

Dünya ülkelerinin bir çok uluslararası anlaşmanın altına imza koyduğunu, Birleşmiş Milletler'in de bu imzaların sonucu kurulan bir kurum olduğunu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Evrensel İnsan Hakları Sözleşmesi gibi sözleşmelerin dünyada barış ve sükunu temin etmek için yapıldığını ifade eden Şahin, ''Ama bazı ülkeler var ki özellikle bir ülke var ki bunların hiç birini tanımamaktadır. (Ben bunların hiçbirini tanımıyorum) diyor davranışlarıyla. O halde dünya ve insanlık, bu tanımayan ülkeye bunları tanıtacak dersi vermelidir, diye düşünüyorum'' dedi. Bunun nasıl olacağını parlamentoların değil, uluslararası kuruluşların tayin edeceğini belirten TBMM Başkanı, şöyle konuştu:
''BM Güvenlik Konseyi sadece bir kınama kararı aldı, bunun yeterli olmadığını düşünüyorum. Sanıyorum şu saatlerde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Türkiye'nin tavrıyla ilgili TBMM'de bir açıklama yapıyor olmalı. O da Türkiye'nin bu konudaki yol haritasını belirleyecektir. TBMM Başkanı olarak dünden beri beni bazı dost ve kardeş ülkelerin meclis başkanları aradılar. Bu saldırı nedeniyle geçmiş olsun dileklerini ifade ettiler ve Türkiye'nin yanında olduklarını diye getirdiler. Parlamentoların birlikte oluşturdukları bir takım parlamento birlikleri var, buralarda zamanı geldiğinde bunlar dile getirilebilir, dile de getirilmelidir.

Ben bugün bu hadise olmasaydı, Belgrat'ta olacaktım. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesinin(KEİPA) genel kuruluna katılacaktım. Katılmış olsaydım bu konuyu gündeme getirecektim. Ama benim yerime sayın Nevzat Pakdil katılacak. O herhalde bu konuda Türkiye'nin hassasiyetlerini dile getirecektir.''