"Sarkozy tatil yapacak"

Başbakan Tayyip Erdoğan, Fransa'daki cumhurbaşkanlığı seçimini değerlendirdi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.05.2012 - 15:00

Başbakan Erdoğan, Slovenya'ya hareketinden önce Gaziantep'te gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Fransa'daki cumhurbaşkanlığı seçimini Nicolas Sarkozy'nin kaybetmesine yönelik bir soruya, Erdoğan, "Fransa'daki seçimler ile ilgili olarak tabi beklenen bir neticeydi. Önemli olan şey şu hakikaten son kamuoyu araştırmasının aynen çıkmış olması ciddi bir başarı. Bu saatten sonra Sayın Sarkozy herhalde kendisinin de verdiği söz siyasete devam etmemekti. Herhalde artık tatil yapacak yani. Başka yapacağı bir şey yoktur" dedi. Fransa'daki yeni dönemin Türkiye Fransa ilişkilerinde çok daha farklı olması, barışa yönelik, dayanışmaya yönelik, paylaşıma yönelik bir dönemin duyarlılığı içerisinde olması gerektiğini belirten Erdoğan, "Yoksa seçim meydanlarındaki popülist mesajlar eğer bu yönetimin de uygulamalarına yansıyacak olursa tabi bu Türkiye Fransa ilişkilerini olumsuz istikamette etkiler. Temennim odur ki bu sadece meydanlarda söylenmiş sözler olarak kalır" ifadesinde bulundu.


"Sütten dönüş yok"

Başbakan Erdoğan, okul sütü tartışmalarını da basın toplantısında değerlendirdi. Erdoğan, sütten dolayı bir zehirlenmenin söz konusunu olmadığını iddia ederken, "Bir alerjik olay olduğu tespiti var. Fakat buna rağmen arkadaşlarıma verdiğim talimatla şimdi onlar bilimsel bir incelemeyi de bu arada yapıyorlar. Öyle zannediyorum ki yarın ya da öbür gün bu konuyla ilgili bilimsel araştırmanın sonucunu açıklayacaklar. Bu açıklandıktan sonra da bu konuya yönelik biz kesin kararımızı veririz, yolumuza devam ederiz ama ben şahsen bu yoldan dönmeyi düşünmüyorum" şeklinde konuştu.


Tiyatro tartışmaları

Tiyatro tartışmalarına da değinen Erdoğan,"Diyelim ki 15 gün 1 ay filanca gruba verdik, bir ay filanca gruba verdik. Yani buradan ben inanıyorum ki yeni amatör sanatçılarımız türeyecek. Onlara biz bu sahneleri verdiğimiz zaman hatta bizim de Kültür ve Turizm Bakanlığımızda ilgili bir kurul oluşturmak suretiyle beğenilen bu noktadaki birçok tiyatro metinleri gözden geçirilir ondan sonra bunlara destek de verilir. Nasıl sinema ile ilgili bize birçok senaryo geliyor, eğer bunlar beğenilirse biz Kültür Bakanlığı'ndan hatta tanıtım fonundan da buralara destekler veriyoruz. Aynı şeyi biz tiyatroda da yaparız. Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde devlet bu işi kendi eliyle yürütmüyor. Destek veriyor ama kendi eliyle yürütmüyor, çekilmişler" dedi.


"Ben de bir çalışma yaptırıyorum. Geri dönüş yok "

Tiyatroların özelleştirilmesiyle ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yaptığı çalışmanın yapılacak ilk Bakanlar Kurulu toplantısına yetişebileceğini kaydeden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ben de bir çalışma yaptırtıyorum. O çalışma da gelecek. Ondan sonra nihai kararımızı veririz. Buradan geri dönüş yok yalnız onu söyleyeyim. Artık devletin maaş vermek suretiyle böyle bir işi yürütme, sürdürme diye bir şey yok. Nasıl biz özelleştirmeyle çekildiysek ekonomik ticari ilişkilerin içerisinden bu tür tiyatro faaliyetlerinden de devlet olarak biz çekileceğiz. Diyoruz ki kendiniz çok rahat bir zeminde istediğiniz gibi bütün maharetleriniz ortaya koyun, eserlerinizi sergileyin. Biz de sahnelerinizi tahsis ederiz, gerekleri olanları destekleriz ama şu ana kadar olan süreci de aynı şekilde artık devam ettirmeyiz."


Suriye'deki gazeteciler

Suriye'de yaşanan olayları takip etmek amacıyla bölgeye giden iki gazeteciden Hamit Coşkun'un Kocaeli'ndeki ailesiyle telefonda görüştüğü yönündeki haberlerin kendilerine de geldiğini ifade eden Erdoğan, "Telefon görüşmesini yapmış. İyi olduklarını bildirmişler ama tabi bunlar bizim için yeterli değil. Bu iki kardeşimiz de vatanlarına dönüp ailelerine kavuştuğu anda bu işi bitmiş telaki edeceğiz. Tabi bu konunun iki önemli ayağı var, bunu da çok açık burada söylemem lazım. Hem Suriye hem İran ayağı var. Bu konuda Dışişleri Bakanlığımız gerekli çalışmalarını sürdürüyor ve bu çalışmaların neticesinde temenni ederiz ki iki basın mensubu arkadaşımız da vatanlarına kavuşur" diye konuştu.


Suriyelilere seslendi

Öte yandan bugün Kilis'te Suriyelilerin kaldığı Öncüpınar konteyner kentini ziyaret eden ve kentte kurulan otobüsten Suriyelilere seslenen Erdoğan, şu ana kadar Suriye'den Türkiye'ye 40 bin 807 giriş yapıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

''Bunlardan yaklaşık 18 bini kendi arzularıyla tekrar Suriye'ye döndü. Şu an itibarıyla değişik kamp merkezlerimizde toplam olarak 23 bin 11 Suriyeli kardeşimizi misafir ediyoruz. Şu anda konteyner kentimizde, bu kampta 2001 konteynerde 9 bin 633 kardeşimizi misafir ediyoruz. Bu kampın kapasitesini 12 bine kadar çıkartacağız. 2 bin 60 konteyner, sizlere hizmet verecek. Ayrıca Hatay'da bulunan misafirlerin tamamı da bu kampla birlikte 10 bin kapasiteli.


Erdoğan, özetle şunları söyledi:

''Şunu biliniz, şuna inanınız: Zulüm kalıcı değildir, daim değildir, ebedi değildir. Masum insanları katleden, çocukları katleden, kadınları katleden zalimler tarih boyunca her zaman er ya da geç cezalarını çektiler.

Nice Firavun, nice Nemrut, nice Haman, nice diktatörler yaptıkları zulmün bedelini ödeyerek arkalarında tarih boyunca silinmeyecek kara bir leke bırakarak bu dünyadan göç ettiler. İnşallah benim Suriyeli kardeşlerime, bizim kardeşlerimize zulmedenler de er ya da geç bu yaptıkları zulmün hesabını milletleri önünde vereceklerdir.

Biz iki elin birbirine kenetlenmiş parmakları kadar kardeşiz. Sizin acınız, sizin derdiniz, sizin meseleniz; bizim acımız, bizim derdimiz, bizim meselemizdir. Suriye’nin refaha kavuşması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bilesiniz ki bizler bu olayları dar çerçevede tutmadık, uluslararası camiaya taşıdık. Uluslararası camianın Suriye’ye sahip çıkması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Beşar her geçen gün kan kaybediyor. Benim mazlum Suriyeli kardeşlerimin ahı yerde kalmayacaktır.

Beşar’ın yanında görünen kardeşlerime de sesleniyorum. Biz Suriye halkının yanındayız. Ama Beşar yönetiminin yanında asla değiliz. Halkına tankla topla silahla yürüyen bir rejimin yanında bizim olmamız mümkün değildir. Bütün girişimlerimizi sürdürüyoruz, siz daha güçlü hale geliyorsunuz. Zaferiniz uzak değildir. Tek bir derdimiz var, akan kanın bir an önce durmasıdır, akan gözyaşlarının dinmesidir. Suriye halkının taleplerinin yerine gelmesidir.

Gürsel Tekin mesajı

Öte yandan bugün AKP'nin Gaziantep 4. Olağan İl Kongresi'nde konuşan Erdoğan, AKP'nin göreve geldiği tarihten bu yana siyasetin parametrelerini, dinamiklerini değiştirdiğini, siyaseti temize çıkardığını savunarak, "Biz birileri gibi rant için siyaset yapan, makam uğruna yol arkadaşlarını harcayan, birbirine komplolar yapan, kuyusunu kazan, yanı başındaki arkadaşlarından kuşkulanacak kadar paranoya içine giren partilerden, siyasetçilerden değiliz. Bizde kardeşlik hukuku, dayanışma, dava arkadaşlığı, ahde vefa var" diye konuştu. AKP'nin makamı değil milleti, rütbeyi değil hizmeti, rekabeti değil hayırda yarışı önde tuttuğunu iddia eden Erdoğan, "Bizde hesaplaşma olmaz, helalleşme olur" ifadelerini kullandı. 

 

Kılıçdaroğlu'na samimiyetsiz suçlaması

Sözü dindarlığa getirerek, CHP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Bosna-Hersek'e yaptığı ziyareti kastederek, "Boşnak dindar olunca iyi de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, gençleri dindar olunca niye kötü? Yemenli hanım başörtülü olunca iyi de Türk başörtülü olursa örümcek kafalı öcü mü oluyor? Üniversitelerde başörtülü olarak kızların okuması için AK Parti, MHP bir karar aldı ve Meclis'ten bunu geçirdi. Meclis'ten bunu geçirdikten sonra Anayasa Mahkemesi'ne bunu bozmak için müracaat edenlerin içinde senin de imzan yok muydu Kılıçdaroğlu? Buna ne derler biliyor musun? Buna dürüstlük demezler, buna istismar derler. Bu samimiyetsizliktir. Bosna'da cami tekke, türbe gezeceksin, ama Türkiye'de Danıştay'a gidip kat sayı uygulamasının iptalini isteyeceksin" diye konuştu.



"Kemal Bey, çarkçılıkta küreselleşiyor"


Suriye konusunda da Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerini sürdüren Erdoğan, "Suriye'ye Şam'a arkadaşlarını göndereceksin Baas rejimine destek verecekler sonra gelip buraya Arap baharıyla ilgili zirve düzenleyeceksin. Kemal Bey maşallah küreselleşiyor. Ama çark etmede çarkçılıkta küreselleşiyor" dedi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler