Seçim Barajını İndirmek -II-

Seçim Barajını İndirmek -II-
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.06.2010 - 05:46

Başka hiçbir ülkede rastlanmayacak kadar yüksek olan, temsilde adalet ilkesiyle bağdaşmayan, üstelik seçmen tercihlerini çarpıtan yüzde 10 ülke barajını daha fazla sürdürmekte bir yarar yoktur. O nedenle bu seçim barajının artık makul bir orana, örneğin yüzde 5’e indirilmesi zamanı gelmiştir

Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları böyle olmakla birlikte; yüzde 10 ülke seçim barajı sorunu, çeşitli olumsuz yönleriyle ortadadır. Nitekim milletvekili seçimleri ile il genel ve belediye meclisleri seçimlerinde her siyasi parti için ayrı ayrı uygulanan baraj oranları, yalnız partilerin kazandıkları sandalye sayıları bakımından adaletsiz sonuçlar doğurmakla kalmamakta; toplam seçmen oylarının da oldukça yüksek oranlarda parlamento veya yerel meclisler dışında kalmasına yol açmaktadır.

Nitekim 3 Kasım 2002 günü yapılan milletvekili genel seçiminde yalnız yüzde 34.3 oranında oy alan AKP 363 sandalye, yüzde 19.7 oranında oy alan CHP 178 sandalye, yüzde 1 oranında oy alan bağımsızlar 9 sandalye kazanmışlardır.

Parlamentodaki temsil oranları, AKP yüzde 66, CHP yüzde 32.4, bağımsızlar yüzde 1.6; oy oranlarının üstündeki sandalye sayıları ile aşkın temsil oranları, AKP yüzde 31.7, CHP yüzde 13, bağımsızlar yüzde 0.6’dır (4). Diğer partiler parlamento dışında kalmışlardır.

22 Temmuz 2007 günü yapılan milletvekili genel seçiminde yüzde 46.58 oranında oy alan AKP 341 sandalye, yüzde 20.88 oranında oy alan CHP 112 sandalye, yüzde 14.27 oranında oy alan MHP 70 sandalye, yüzde 5.24 oranında oy alan bağımsızlar 26 sandalye kazanmışlardır (5).

Temsil oranları

Parlamentodaki temsil oranları, AKP yüzde 62.11, CHP yüzde 20.40, MHP yüzde 12.75, bağımsızlar yüzde 4.74; oy oranının üstündeki sandalye sayısı ile tek aşkın temsil oranı, AKP yüzde 15.53’tür. Diğer partiler ya eksik temsil oranlarıyla parlamentoda yer almışlar ya da parlamento dışında kalmışlardır.

Bağımsızlar için de eksik temsil söz konusudur.

Öte yandan -Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararında da değinildiği gibi- 3 Kasım 2002 günü yapılan milletvekili genel seçiminde seçmen oylarının yüzde 45.3’ü, 22 Temmuz 2007 günü yapılan milletvekili genel seçiminde ise yüzde 13.3’ü parlamentoya yansımamıştır.

Seçim sisteminde bu durumu düzeltecek değişiklik yapılmazsa parlamentonun halkın tümünü farklı siyasal tercihleriyle ne ölçüde temsil ettiği tartışması gündeme gelebilir. Bu arada birçok seçmenin aslında görüşlerini paylaştığı bir siyasal partinin yüzde 10 ülke barajının altında kalabileceği kaygısı içinde oyunu heba etmemek düşüncesiyle daha şanslı gördüğü başka bir parti için oy kullandığı da bir gerçektir.

Yukarıdaki rakamlar, yüzde 10 oranındaki ülke barajının yalnız temsilde adalet ilkesiyle bağdaşmayan sonuçlar verdiğini değil, aynı zamanda seçmen oylarının oldukça yüksek oranlarla seçim sürecinde etkisiz kaldığını göstermektedir.

Seçimlerde bu sonuçlarla karşılaşmak istemeyen siyasi partiler, bu yüksek oranlı barajı ya başka bir parti ile muvazaalı seçim ittifakı yaparak, ya da seçime doğrudan doğruya katılmayıp kendileri için elverişli seçim çevrelerinde bağımsız adaylarla aşma yoluna gitmektedirler.

Böylece -hemen hemen her seçimde görülen örnekleriyle- uygulamada yüzde 10’luk ülke barajına karşı bazı yöntemler de geliştirilmiş bulunmaktadır.

Sonuç ve öneri

Bu durumda başka hiçbir ülkede rastlanmayacak kadar yüksek olan, temsilde adalet ilkesiyle bağdaşmayan, üstelik seçmen tercihlerini çarpıtan yüzde 10 ülke barajını daha fazla sürdürmekte bir yarar yoktur. O nedenle bu seçim barajının artık makul bir orana, örneğin yüzde 5’e indirilmesi zamanı gelmiştir (6).

Ayrıca il genel ve belediye meclisleri seçimleri bakımından da onda birlik kesme baraj yerine seçim çevreleri itibarıyla yüzde 5 baraj uygun olacaktır.

Bu amaçla yapılacak yasal değişikliklerin toplumun farklı kökenlerden bütün kesimlerini kucaklayan, hiçbir kesimi siyasal sürecin dışında bırakmayan etkileri olacağı kuşkusuzdur.

Ekleyelim ki bu konuda milletvekili seçimi bakımından ivedi bir durum söz konusudur.

Anayasamıza göre seçim kanunlarında yapılacak değişiklikler, yürürlüğe girdikleri tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz (m. 67/VII); başka bir deyişle, ancak bir yıl sonra yapılacak seçimlerde uygulanır.

Dolayısıyla yüzde 5 ülke barajının önümüzdeki 24. dönem milletvekili genel seçiminde uygulanabilmesi için bu konudaki yasal değişikliğin en geç 24 Temmuz 2010 tarihinden önce kabul edilip yürürlüğe konması gerekir.

(4) Bk. Erol Tuncer/Necati Danacı, Çok Partili Dönemde Seçimler ve Seçim Sistemleri, Ankara 2003 (TESAV Yayınları No. 21), s. 46.

(5) Kaynak: Yüksek Seçim Kurulu Duyurusu, Resmi Gazete, 30.7.2007, S. 36598 Mükerrer, s.3; krş. Erol Tuncer, Seçim 2007. 22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel Seçimleri Sayısal ve Siyasal Değerlendirme, Ankara 2007 (TESAV Yayınları No. 31), s. 79.

(6) Bu yönde bir kanun teklifi, DSP Denizli Milletvekili Hasan Erçelebi ve arkadaşları tarafından TBMM Başkanlığı’na sunulmuş bulunmaktadır.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler