Şener: Gizli görüşmeler yapılmasın

Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, hükümetin Kürt açılımı çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın, Kürt açılımı kapsamında gerçekleştirdiği ziyaretlerde ''tarafların işi özünü görüşmemeye özen gösterdiklerini'' anlatan Şener, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve ''muhalefet liderlerinin ''işin özü bile belli olmadan sert açıklamalarda bulunarak, ortamı gerdiğini'' görüşünü savundu.

''Türkiye Partisi olarak Kürt açılımını ilgiyle izlediklerini, bazı yönlerini ise ilginç bulduklarını'' ifade eden Şener, ''Muhalefet partisiyiz diye her şeye muhalif olma anlayışına sahip değiliz. Barış ve huzur için atılan her olumlu adımın yanında oluruz, yanlış icraatlara karşı çıkma da boynumuzun borcu'' diye konuştu.

Şener, ''parti programında Kürt gerçeğine ilişkin görüşlere yer verdiklerini'', ''tüm yurttaşların tümüyle birbirine eşit olması, hiç birinin diğerinin sahip olduğu haklardan mahrum bırakılmaması gerektiğini'' ifade ettiklerini söyledi.

"Eğer samimi adım atılıyorsa elimizden geleni yaparız"

''Kürt vatandaşlarımızın birçok demokratik haktan uzun yıllar mahrum bırakıldığı gerçektir'' diyen Şener, şöyle devam etti:

''Kürt, Türk kardeştir. Fakat bu kardeşlikten hareketle birliğimizin, beraberliğimizin nasıl gerçekleşeceği konusunda herkes duyarlılık sahibi olmalı. Samimi bir adım atılıyorsa, Türkiye'nin barış ve huzuru için yapılıyorsa elimizden geleni yaparız.

Açılımın içi boş olmamalı, sonradan içi doldurulmamalı. Şeffaf ve net duruş sergilenmeli. Yapılan iş kapalı kapılar ardında, gizli görüşmelerle yapılmamalı. Böyle yapılmadığı için gerilim ortamı yaratılmıştır. Sürecin eksiklikleri, yanlışlıkları vardır. Buna rağmen bu süreci olumlu buluyoruz. Ortada belirsizlik var. Gözleri bağlı insanların fili tarifi var. Kulağına dokunan kadife, karnına dokunan koca bir gövde zannediyor.''

Şener, ''Kürt açılımı üzerinden siyaset yapmanın da yanlış olduğunu, ülkenin birliği ve kardeşliği söz konusu olduğunda siyasi kesimlerin rant çalışması içerisine girmemesi gerektiğini'' ifade ederek, başta ''Başbakan Erdoğan olmak üzere herkesin hırslarını bir kenara bırakarak, çözüme ortak olmasını'' istedi.
 

''Sürece dahil herkes samimiyet testinden geçmektedir"

Abdüllatif Şener, açılım çalışmalarına ilişkin önerileri de bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:

''İçten ve samimi olmadan hiçbir şey olmaz. Tüm siyasi partileri siyaset yapmayı bir kenara bırakarak, samimiyet içinde yol almaya çağırıyorum. Çelişkili görüntüler samimiyet konusunda güvensizlik oluşturuyor. Sürece dahil kim varsa, hükümet, başbakan, herkes samimiyet testinden geçmektedir. Sorunların çözümü, mevcut zemini daha önceden hazırlamakla mümkündür. Kurumlar arası güveni önceden pekiştireceksiniz. Kurumlar arası güveni tahrip eden bunca olaydan sonra nasıl devlet politikası oluşturulacak. İktidara düşen görev, devlet kurumları arasındaki kavgayı bırakmaktır.

Türkiye, kendi gündemini kendisi oluşturmalıdır. Bir şey ima etmiyorum, fakat basına düşmüş bazı yansımalar var. Başbakan iç dinamikleri dikkate almalı. Tüm sorunların demokrasi zemininde çözüleceğine inanıyoruz. Herkes demokrat olmak zorunda. Kendisi demokrat olmayan, demokrasiyi içselleştirmeyen sorumlular demokratik açılım yapamazlar. Elde silah demokrasi olmaz. Sivil toplumu sindiren, basını susturan, kamu gücünü siyasi amaçlarına göre kullanarak demokrasi olmaz.''

Şener, ''açılımın henüz usul safhasında bulunduğu'' görüşünü aktardı ve kendisinin usule ilişkin değerlendirmelerde bulunduğunu, siyasi polemiklerden uzak durmaya çalıştığını ifade etti.
 

''Sayın Bakan randevu talebinde bulunmadı"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Şener, ''Bakan Atalay'ın, açılım görüşmeleri kapsamında randevu talep edip etmediğinin'' sorulması üzerine, kendisine ulaşan bir talep olmadığını söyledi.

Şener, ''Sayın Bakan, TBMM'de temsil edilmeyen partilerle de görüştü, ancak Türkiye Partisi, Meclis'te temsil edildiği halede randevu talebinde bulunmamıştır. Bu kendi ayıbıdır, herkesi kendi ayıbıyla baş başa bırakıyoruz'' dedi.

''Demokratik açılım sürecinde terör örgütü elebaşının da muhatap alınıp alınmayacağına'' ilişkin bir soru üzerine, Şener, ''Kimlerle görüşüleceğine karar veren hükümettir, ilgili bakandır. Devlet olmanın edebi, kurumları ve kuralları vardır. Hangi kurumun, hangi kurallar çerçevesinde faaliyette bulunacağı hukuk devletinde belirlenmiştir. Devlet hukuk zemininde temaslarını yapıyor. Görüşme zemini başta siyasi partiler olmak üzere sivil toplum kuruluşlarıdır'' yanıtını verdi.