Siyasilerden 19 Mayıs mesajları

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 92 yıl önce, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün zamanlama itibariyle muazzam bir hamlesi olan Samsun'a çıkışının, Türk milletinin bağımsızlığına musallat olan emperyalist mihraklara asla teslim olunmayacağının tam bir irade beyanı olduğunu belirtti. Atatürk'ün, dönemin karanlık ortamında yenilmiş, yorulmuş, hırpalanmış ve dağıtılmış ordusuna rağmen, aziz milletin, inancından ve istiklaline duyduğu tavizsiz bağlılıktan güç alarak yedi düvele Samsun'da atılan ilk adımla meydan okuduğunu anlatan Bahçeli, tehditlerle sindirilmeye çalışılan, şantajlarla durdurulmaya uğraşılan ve kurşunla yolundan döndürülmek istenen milli mücadele ruhunun, Türk tarihinden aldığı ilhamla işgale, esarete, eziyete, zulme haddini bildirmek için Anadolu'nun mukaddes bağrında boy verdiğini ve kök saldığını ifade etti.

Cenab-ı Allah'ın himayesi ve aziz milletin fedakarlıklarıyla Samsun'da başlayan tarihi yolculuğun başkent Ankara'da cumhuriyetle birlikte sonuca ulaştığını belirten Bahçeli, şunları kaydetti: ''Ne var ki Türk milletinin kolayca teslim olacağını zannedecek kadar şuurlarını kaybedenler, şimdi daha etkili ve büyük bir oyunu devreye sokmuşlardır.
Nitekim geçen yıllarda Türk milletinin maruz kaldığı tehdit ve tehlikelerde bugüne kadar bir azalma olmamış, Türk vatanının birliği ve dirliği için söz veren, yemin eden Türkiye sevdalılarına yönelik mütecaviz saldırılarda gözle görülür bir artış yaşanmıştır. Milli ve manevi değerlerimizi tahrip ve imha etmek için, bu defa da yerli taşeron kullanmaya girişenler, içerideki maşalarıyla dün alamadıkları sonuçları bugün almaya çalışmaktadırlar. Samsun'a çıkışın 92. yıldönümünde, Türk milletinin varlığına kendini adayan ve kutlu ecdadımızın kutsal emanetini canı pahasına sahiplenen vatanseverler, şeref ve utanma duygusundan yoksun çapulcular ve onlara destek veren iktidar zihniyeti tarafından etkisizleştirilmek ve itibarsızlaştırılmak istenmektedirler. Bilinmelidir ki hiçbir kötü ve aşağılık oyun başarıya ulaşamayacak, tehditler mesafe alamayacak, tertipler belini doğrultamayacak ve Samsun'a çıkışın intikamı asla alınamayacaktır. Topla, tüfekle ve tek taraflı çalışan anlaşma masalarıyla hedeflerini gerçekleştiremeyenler, Samsun'dan yakılan özgürlük meşalesini söndüremeyecekler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının mirasına zarar veremeyeceklerdir. Elbette 19 Mayıs'ın, 'Gençlik ve Spor Bayramı' olarak kutlandığı dikkate alındığında, Türk gençliğine çok büyük görev ve sorumluluklar düşeceği de şüphesizdir. Geleceğimizin teminatı sevgili gençlerimizin, Türkiye'nin bugünkü manzarasını ibretle ve endişeyle takip ettikleri açık ve nettir. Türk gençliğinin, dünün muhterem hatıralarına mutlaka sahip çıkacağına, art niyetlilere ve çanak tutanlara fırsat vermeyeceklerine yürekten inanıyorum. Temennim, her bir gencimizin huzurlu, mutlu ve gelecek kaygısı taşımadan yaşayacağı günlere yakın bir zamanda ulaşmalarıdır. Bu vesileyle büyük Türk milletinin ve değerli gençlerimizin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'nı içtenlikle kutluyorum. 92 yıl önce başlattıkları bağımsızlık mücadelesi neticesinde, bizlere vatan kazandıran başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; milli mücadele kahramanlarına ve aziz şehitlerimize Yüce Allah'tan rahmet diliyor, muhterem anılarını hürmet ve hayranlıkta yad ediyorum.''

AKP Genel Sekreteri İdris Naim Şahin

AKP Genel Sekreteri İdris Naim Şahin, mesajında şunlara yer verdi: ''Bu gün, milletimizin söndürülemeyen istiklal meşalesini yaktığı gündür. Tarih boyunca hür yaşamış ve hür yaşayacak olan milletimiz, Atatürk'ün önderliğinde destansı bir hürriyet mücadelesine Bandırma vapuruyla çıkmış ve Samsun'da bir küheylan gibi şahlanmıştır. 19 Mayıs 1919, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, milletimizin bağımsızlık haykırışını Samsun'a çıkarak tüm dünyaya duyurduğu gündür. Milli Mücadelenin dalga dalga Anadolu'ya yayıldığı, milletimizin makus talihini yenerek, adeta kendi küllerinden doğduğu bu varoluş destanını, gençlerimiz iyi anlamalı ve kavramalıdır. Tarihin akışını değiştiren böylesine önemli bir gün, geleceğimizin teminatı olan genç arkadaşlarımız tarafından iyi idrak edilmelidir. Bu duygularla, Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, vatanımızın bütünlüğü, milletimizin bağımsızlığı uğruna aziz vatanımıza, aziz canlarını veren şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.''

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, bir ülkenin en büyük gücünün ahlaklı, imanlı ve iyi yetişmiş bir gençlik olduğunu belirtti. Milli Görüş olarak ''önce ahlak ve maneviyat'' ilkesini temel düstur edindiklerini ifade eden Kamalak, 19 Mayıs 1919'da Samsun'da ilk meşalesi yakılan bağımsızlık mücadelesinin, vatanı için canını vermeye hazır imanlı ve inançlı bir gençlik sayesinde destansı bir zafere dönüştüğünü kaydetti. Gençliğin bir milletin geleceği olduğuna işaret eden Kamalak, yarından emin olabilmek ve geleceğe umutla bakabilmek için en büyük yatırımın gençliğe yapılması gerektiğini vurguladı. Sorumluluk mevkisinde bulunanların, gençliğin sorunlarını çözecek irade ve sağduyudan uzak olduğunu savunan Kamalak, ''iktidar ve muhalefet arasında aylardır devam eden kısır polemiklerin bu gerçeği ortaya koyduğunu'' öne sürdü. Yapılan araştırmaların gençliğin içine sürüklendiği sosyal buhranı acı bir tablo olarak ortaya koyduğunu vurgulayan Kamalak, 2002'de 583 milyon litre olan içki tüketiminin 2010'da 4 kat artarak 2 milyar litreye yükseldiğini; 2002'de 15 olan alkol ve uyuşturucuya başlama yaşının bugün 12'ye kadar düştüğünü belirtti.

Kamalak, Türkiye tarihinde ilk kez boşanma oranının evlilik oranının üzerine çıktığına dikkati çekerek, şunları kaydetti: ''Bu vahim tablo 'önce ahlak ve maneviyat' diyen Milli Görüş'ün haklılığını bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu böyle gitmez. Buradan iktidar ve muhalefete çağrıda bulunuyorum. Gereksiz polemikleri, içi boş tartışmaları bırakalım. Gençlerimizi ideolojik kamplaşmalara değil, birlik ve beraberliğe teşvik edecek adımlar atalım. Başta işsizlik olmak üzere gençlerimizin sorunlarının çözümü için projelerimizi ortaya koyalım. Bu hem tarihimize karşı bir sorumluluk, hem de omuzlarımıza yüklenmiş bir vebaldir. Bu tablonun en büyük sorumlusu, yıllardır uygulanan yanlış politikalardır. İrtica yaygarası adı altında bu milletin kendi çocuklarına kendi kutsal kitabı yasaklanmıştır. Halen ülkemizde 12 yaşın altındaki çocuklara Kur'an eğitimi yasaktır. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir uygulama görmeniz mümkün değildir. Bu ülkenin evlatları Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda şehit olan dedesinin mezar taşını okuyamamakta, dedesini şehit eden İngiliz'in Fransız'ınkini okumaktadır. Bu çarpıklığa son vereceğiz. Dede ile torunu yeniden buluşturacağız. Çünkü tarihinden kopuk bir millet köksüz bir ağaca benzer, ilk rüzgarda yıkılır, yok olur gider. Saadet iktidarında, okumak isteyen gençlerimize her türlü maddi ve manevi ortamı sağlayacağız. Üniversite harçlarını kaldıracağız. Yasaklara son vereceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki yaşanabilir bir Türkiye, yeniden büyük Türkiye ve yeni bir dünya, ideal sahibi gençler tarafından kurulacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, gençlerimiz başta olmak üzere tüm milletimizin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutluyor; bu vatan için canını vermiş tüm şehitlerimizi bir kez daha şükran, minnet ve rahmetle anıyorum.''

Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, ülkenin, Atatürk'ün vatanı kurtarmak üzere 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktığı günlere benzer şartlar içinde olduğunu savundu. 19 Mayıs Bayramı'nın bu nedenle daha da büyük anlam kazandığını vurgulayan Zeybek, şunları kaydetti: ''Ülkemizin, Güneydoğu vilayetlerinin, terör örgütünün denetimine geçtiği, iktidarın bakanları tarafından da açıkça ilan ve ifade edilmektedir. Ordumuzun teröristlere karşı yürüttüğü mücadeleyi suç sayan bir zihniyet, mütareke basınının ihanetini bile bastıracak şekilde, basın ve yayın organlarında yer alabilmektedir. İşsizlik, yoksulluk alabildiğine yaygınlaşmakta, tarımda 'çiftbozan' dönemi yaşanmakta, esnaf ve küçük sanatkârlarımız, ya iş yerini kapatmakta, ya da icra tehdidi altında var olmaya çalışmaktadır. Vatan toprakları Ege Adaları, başkalarına peşkeş çekilerek cumhuriyetimizin maddi ve manevi birikimleri, haraç mezat satılmaktadır.''

''İktidarın, siyasi çıkarlarını emperyalizmin hesaplarıyla birleştirmiş durumda olduğunu'' iddia eden Zeybek, ''Bölücü teröristlerin, Batı şehirlerinde dahi kışkırtmalar ve terör eylemleri yapabildiğini'' belirtti. ''Meclis'te grubu bulunan muhalefet partilerinin, Türkiye'nin gerçeklerinin dışında, laf ebeliğine dayalı bir takım söylemleri, muhalefet yapmak sandıklarını'' savunan Zeybek, ''Tüm bu gerçekler cumhuriyetimizi, demokrasimizi ve milli ekonomimizi korumak ve yüceltmek için mücadele eden Demokrat Partinin değerini ve anlamını derinden ortaya koymaktadır. 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nın, bu gerçeklerin bir kez daha hatırlanmasına vesile olacağını umarak, milletimizin bayramını kutluyorum'' ifadesini kullandı.

BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu

BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, büyük Türk milletinin hiçbir zaman esaret altında kalmayacağını gösteren tarihi dönemeçlerden birinin 19 Mayıs 1919'da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a gidip milli mücadeleyi başlatması olduğunu belirtti. Mustafa Kemal'in Samsun'da yaktığı hürriyet ateşinin kısa zamanda bütün Anadolu'ya yayıldığını anımsatan Topçu, tarih boyunca Türk milletinin düşmanlarının çok olduğunu, büyük devletler kuran Türk milletinin asla düşman esareti altında kalmayacağının birçok defa görüldüğünü ifade etti.

19 Mayıs 1919'da başlayıp 30 Ağustos 1922'de zaferle sonuçlanan milli mücadele yıllarının oldukça zorlu geçtiğini; ancak iman ve azmin karşısında hiçbir gücün duramadığını ve bir kez daha büyük Türk milletinin istiklal aşkının galip geldiğini belirten Topçu, şunları kaydetti: ''Bugün de büyük Türk milleti üstünde kirli oyunlar oynanmaktadır. Küresel güçler, ekonomik, siyasi ve sosyal yapımızı paramparça etmek için içerden de kullandıkları hain odaklarla Türkiye'yi yeniden 19 Mayıs 1919 öncesinin şartlarına geri götürmeye çalışıyorlar. Bölücü terör canlarımızı almaya, basiretsiz siyasi iktidarlar da uyguladıkları güdümlü politikalarla milletimizin bahtını karartmaya devam ediyorlar. Siyasi iktidarların, kendi iktidarlarını sürdürebilmek için çizdikleri toz pembe tablolar milletimizin gerçeklerini yansıtmıyor. Türkiye, dünyada gelir adaletsizliğinin ve yoksulluğun en fazla olduğu ülkeler sıralamasında ilk üçe girmektedir. Modern dünyada artık işgaller ekonomi üstünden yapılmaktadır. Türkiye, basiretsiz siyasi iktidarlar yüzünden ekonomik işgal altına girmiştir. Türkiye'de devlet de millet de borç sarmalı altında inlemektedir. Ekonomik terör en az bölücü terör kadar ciddi bir küresel operasyondur. Millet olarak bu gerçeği görmeliyiz.''

En zor şartlar altında bile büyük Türk milletinin yenilgiyi kabul etmediğini, mücadele azminden ödün vermediğini belirten Topçu, ''Bugün de millet olarak birlik ve beraberliğimizi muhafaza ederek bölücü, ekonomik ve ahlaki teröre geçit vermememiz gerekiyor'' ifadesini kullandı. Türkiye'nin tam bağımsız ve güçlü bir ülke olması için yeniden bir milli seferberlik ruhunun canlandırılması gerektiğini ifade eden Topçu, şunları kaydetti: ''Bizler siyasi mücadelemizi bu temelde yürütmeye gayret ediyoruz. Milletimizin de desteğiyle Türkiye bu kirli sarmalı aşacak ve aydınlık yarınlara ulaşacaktır. Büyük Türk milletinin istikbaliyle oyun oynayanlar, tuzak kuranlar, istiklal mücadelesine bakarak ders almalıdırlar. Bu aziz milletin sabrıyla kimse oynamaya kalkışmasın. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki birlik ve beraberliğimize kast eden bölücüler başta olmak üzere bu hainlerin ve melunların akıbeti de tarihimizdeki düşmanlarımızdan faklı olmayacaktır.''