"Şort tişört giyip Gezi Parkı'na gidin"

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek, "Ülkenin tek çapulcu tarafından yönetilmesindense üç beş çapulcu tarafından yönetilmesi daha demokratiktir" derken bir de "Şort tişört giyip Gezi Parkına gidin" tavsiyesinde bulundu.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 11.06.2013 - 12:19

Partisinin grup toplantısında konuşan Demirtaş, "Öyle çapulcu diyerek küçümseyerek bu işi tanımlayamazsınız. Ülkenin tek çapulcu tarafından yönetilmesindense üç beş çapulcu tarafından yönetilmesi daha demokratiktir. Sadece kendine Müslüman, kendine demokrat anlayış ülkenin tamamını kucaklayamaz" diyerek şöyle devam etti:

"Başbakan kendisine oy vermeyenleri düşman ilan etme noktasına gelmiştir. Hükümetin 15 günlük pratiği demokrasiden bir şey anlamadığını ortaya koymuştur. Siz sadece kendi hassasiyetlerinizi dikkat alıp kürsülerde mikrofonlarda kendi hassasiyetlerinizden söz ederseniz siz zaten ülkenin tümünün Başbakan'ı olmazsınız. Gezi Parkı vesile olmuştur. Üçüncü Köprü ile ilgili temeli attınız. İstanbullular bunu istiyor dediniz. Ben size kısa metin okuyayım. 'Üçüncü Köprü İstanbul için cinayettir. Kuzey bölgemizdeki ağaçların katledilmesinden başka bir şey değildir'

 "Şort tişört giyip Gezi Parkı'na gidin"

-Kim konuştu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan. Bunu kendisi söylemiş. Şimdi Tansu Çiller hükümeti döneminde yapılması istenen aynı yere üçüncü köprü yapılmak isteniyor. Gençleri alkolden uzak tutacağız ayağına gaz bağımlısı yaptınız.Benim tavsiyem gençleri anlamaya çalışın empati yapın kasıntıyı bırakın. Başbakan olarak şort tişört giyip Gezi Parkına gidin. Gençlerin derdi içki falan değil. Orada Müslüman gençlikte var. Siz panzerlerden bira da sıksanız zemzem suyu da sıksanız özgürlük anlayışını ortadan kaldıramazsınız.

-Halktan daha güçlü güç yoktur. Nice diktatörler, kralleri padişahlar halklara karşı büyük güçlerle savaş yürüttüler ama sonra geri çekilmek zorunda kaldılar. Su akar yatağını bulur. Bugün Taksim'de sabah saatlerinde başlayan müdahalenin devrimci ilerici gruplardı. Özellikle SDP'nin hedef tahtası haline getirilmesi oyunun parçasıdır. SDP'nin bu şekilde günah keçisi haline getirilmesi tesadüf değildir. Bugün HDK sözcülerinin bileşenlerinin Taksim'de hedef haline gelmesi de tesadüf değildir.

-İnsanlar gezi olsun diye Gezi Parkı'nda durmuyor. Sayın Başbakan bunların taleplerinin ne olduğu belli değil diyor. Özgürlük istiyorlar. Biz çok çektik diyorsunuz. Bir zamanlar birileri başörtülere paçavra diyorlardı şimdi siz çıkıyorsunuz çapulcu diyorsunuz. Bu nasıl empatidir?"

"Adım atın"

Başbakan Erdoğan'ın yaptığı mitinglere de değinen Demirtaş, "Yaptığı mitinglerin amacı nedir? Parti içi sorunsa yeme yedirtme meselesi ise Ak Parti bahçesinde yapın mitingi. Halkı buna karıştırmayın. Türkiye'nin yüzde 100'ü özgürlük istiyor. İnsanların onur ve haysiyeti ile oynayamazsınız" dedi. Bu tip söylem ve politikaların Türkiye'nin demokrasi ile buluşmasına engel olacağını savunan Demirtaş, "Pişman olmak istemiyorsanız demokratik adımları atmalısınız" dedi.
Demirtaş şöyle devam etti:

"Başbakanlık baki değildir"

-Başbakanlık baki değildir. Özel Yetkili Mahkemeler gün gelir sizi yargılar. Keşke Başbakanken bunu kaldırsaydım dersiniz. Müzakerelerde kritik aşamaya geldik. Birinci aşama çatışmaların sonlanması sağlandı. 2 ayda bir zorla heyetler gidiyor. Bu iş sihirbazlıkla olmaz. Savaşın durmuş olması muzaam kazanımdır. Peki şimdi yarattığımız barış ortamının üstüne demokrasiyi inşaa etmeyeceksek bunu nasıl kalıcı hale getireceğiz? İkinci aşamada hükümetin ne yapacağını yakından izleyeceğiz. Çünkü bu aşamaya kolay gelinmedi. Bu aşamadan sonra işlerin bozulmasına izin vermeyeceğiz. 15 gündür Gezi vesilesi ile ayakta olan herkes müzakere sürecine müdahil olmalıdır.

-Özgürlüğü kurumsallıştırmayan gider. Başbakan'ın bunu bilmesi gerek. Siz sandık demokrasisine güveniyorsanız ona göre adım atmalısınız. Biz seçimden korkmuyoruz. Seçim barajını kaldıralım, medya baskısını kaldıralım, hazineyi sadece cebinize atmayın yiğitseniz böyle yapalım. Sandık demokratik şekilde kurulsa sende bu kadar oy alamayacağını biliyorsun. Seçime gideceksek yiğitçe gidelim. Seçim barajını kaldıralım seçimi de erkene alalım. Siz bu tutumunuzla devam ederseniz halk size sandıkta da hesap sorar.

-7 ay kalmışmış 'soracağımız hesap varsa orada sorun' diyor. 3 seçimde o kadar baskınıza rağmen seçimden başarı ile çıkan parti olduk. Bunun kıymetini de bilmediniz. Sandıktan çıkanları içeri attınız.Bu demokrasi anlayışı kaba demokrasi anlayışıdır."
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon