Sportif değil, turistik

İstanbul 2020 logosu, Olimpiyat Oyunları'nı temsil edebilecek nitelikte mi?

Sportif değil, turistik
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 29.07.2012 - 06:14

Olimpiyat oyunları, ev sahibi ülkelerin kendilerini ve kültürlerini tanıtmaları için büyük bir fırsattır. Bu nedenle olimpiyata aday gösterilen şehirler arasında yer almak ve seçilmek dikkate değer bir başarıdır. Olimpiyat logolarının bu aşamadaki yeri çok önemlidir.

Uluslararası etkinliklerde kullanılan logoların görsel özellikleri evrensel olmalıdır. Bir başka deyişle, farklı kültürlerden gelen insanlar bu işaretlere baktığında temsil edilen konuyu anlayabilmelidir. Amerikalı yazar ve eğitimci Ellen Lupton, grafik tasarımı kültürel bir yorumlama eylemi olarak tanımlamıştır. Grafik tasarım sözlü veya yazılı kültürü, toplumun uzlaştığı görsel kodları kullanarak aktarır.

Olimpiyat logolarının görsel ve kültürel iletişim öğeleri olduğunu unutmamak gerekir. Olimpiyat tarihindeki ilk kapsamlı görsel kimlik çalışması 1964 Tokyo Olimpiyatı için Katsumi Masaru yönetimindeki bir ekip tarafından gerçekleştirilmiştir. Kamekura Yusaku’nun tasarladığı Tokyo 1964 logosu davetli tasarımcılar arasında düzenlenen bir yarışma sonucunda seçilmiştir. Doğan bir güneş olarak yorumlanabilen logo aynı zamanda Japon bayrağını temsil etmektedir.

Amerikalı tasarımcı Lance Wyman tarafından 1968’deki Mexico Olimpiyat Oyunları için tasarlanan logo tipografik özellikleriyle dikkat çekmektedir. Wyman’ın MEXICO68 şeklinde kısaltarak tasarladığı logoda çizgilerden oluşan harflerin ve rakamların olimpiyatın dinamik kimliğini başarılı bir biçimde yansıttığı görülmektedir.

1972 Münih Olimpiyatı’nın logosu ise görsel kimlik tasarımı alanına büyük katkıları bulunan Alman tasarımcı Otl Aicher tarafından tasarlanmıştır. Op art akımının izlerini taşıyan logo bir daire içindeki helezonik eksen üzerine yerleştirilmiş çizgilerle güçlü bir hareket izlenimi yaratmaktadır.

2012 Londra Olimpiyat Oyunları için tasarlanan logo ise büyük tartışmalara yol açmıştır. Bu logo için marka tasarımı alanında uzmanlaşmış bir firma olan Wolf Olins’e 400 bin sterlin ödenmiştir (bu en çok eleştirilen konuların başında gelmiştir). Bununla beraber logo tasarımının profesyonel bir kuruma emanet edilmesi İngilizlerin olimpiyat oyunlarına ne kadar önem verdiklerini göstermiştir.

Örnekler çoğaltılabilir. Peki, halk oylamasıyla seçilen, lale ve tarihi yarımada siluetinin yer aldığı İstanbul 2020 logosu olimpiyat oyunlarını temsil edebilecek nitelikte mi?

Olimpiyatın konusu spordur. Adaylık aşamasında İstanbul’un doğal ve tarihi özelliklerini vurgulamak tanıtım açısından önemlidir, ancak bunun yeri logo değildir. Yunanistan’ın binlerce mimari eseri olmasına rağmen, Atina 2004 Olimpiyatı’nın logosunda Akropolis veya benzeri bir yapının görüntüsü yer almamış, mavi bir zemin üzerinde barışı ve zaferi simgeleyen zeytin dalından örülmüş yalın bir taç illüstrasyonu kullanılmıştır.

Özgün bir kimliğe sahip olan başarılı logolar ustalıkla tasarlanmıştır. Böylesine önemli bir organizasyonu temsil eden bir logoda internetten bulunmuş izlenimi veren siluetler ve fontlar kullanılmamalıdır.

Olimpiyat adaylığı bir imaj yarışıdır. İmajımızı etkileyen görsel konular deneyimli tasarımcılara emanet edilmelidir. Aksi takdirde 2020 İstanbul Olimpiyat Oyunları logosunun yeri, yalnızca ucuz ürünlerin satıldığı turistik eşya dükkânları olabilir.

Ardan Ergüven/Marmara Üniversitesi G.S.F. Grafik Bölümü Araştırma Görevlisi ve Grafikerler Meslek Kuruluşu üyesi


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler