Şu küresel ısınma ve biz

Bilimin Merceğinden

Yayınlanma: 02.02.2019 - 08:44
Abone Ol google-news

Bir an için işlerin yolunda gittiğini varsayalım. Ev hayatı, iş yaşamı, gelir düzeyi. Mükemmel olmasa da bir şekilde idare ediyorsunuz. Trafik çilesine bile alışmışsınız. Ama katlanamadığınız bir konu var o da hava kirliliği, sürekli kirli havayı solumak, maske ile dolaşmak; kanser, kalp krizi, solunum yolları enfeksiyonu gibi hastalıkların tehdidi altında yaşamak. İşte bu her şeyi bitiriyor ve mutsuzluğunuz katlanarak artıyor. Çin’de bilim insanları halkın 210 milyonu aşkın tweet ve sosyal medya gönderilerini inceleyerek hava kirliliği arttıkça insanların mutsuzluğunun arttığını saptadılar. MIT’de çevre ekonomisti olan Siqis Zheng araştırmanın sonuçlarını Nature Human Behaviour dergisinde yayımladı. Araştırmacılar 144 Çin kentinde insanların sosyal medyadaki paylaşımlarından yola çıkarak bir mutluluk endeksi oluşturdular. Daha sonra mutluluk bulgularını, yetkililer tarafından bildirildiği gibi günlük çapı 2.5 mikrometre veya PM2.5’ten az olan hava partikül seviyeleri ile karşılaştırdılar. Analiz, düşük hava kalitesi ile daha düşük genel ruh hali arasında bir bağlantı olduğunu ortaya koydu. Soluduğumuz hava, küresel ısınmaya bağlı yaşanan iklim değişiklikleri, iklim felaketleri, seller, kuraklık hepsi de yaşamsal. Ve ne yazık ki çoğu da insan eliyle. Çin’deki hızlı sanayileşmenin, hızlı kentleşmenin etkisi ama dünyanın bir çok ülkesi farklı şekillerde bundan muzdarip.

2 milyon Fransız, hükümetini dava etti

Geçtiğimiz ay Fransa’da hükümetin iklim değişikliği konusunda yeteri kadar önlem almadığı ve temel hakları ihlal ettiği gerekçesiyle 4 örgüt dava açtı. Dava kısa sürede en büyük imza kampanyalarından birine dönüştü. Notre affaire à tous, Fondation pour la Nature et l’Homme, Greenpeace Fransa ve Oxfam Fransa tarafından Fransız Devleti’ne açılan “Yüzyılın Davası” YouTube kullanıcıları ve bazı Fransız kanaat önderlerinin de desteğiyle, ilk ayın sonunda iki milyon kişinin desteği ile tarihi bir başarı elde etti. Peki, niye milyonlarca Fransız dava açmaktan söz ediyor? Fransa 2015 toplantısına ev sahipliği yapmış olmayı hep bir gurur kaynağı olarak duyurdu. Durmadan lafını etti; büyük bir başarı olarak gösterdi. Ama yapılması gerekenleri, alınması istenen önlemleri almakta gecikti. Değişik menfaat çevrelerinden gelen baskılar bu tür çabaları frenleyip durdurdu. Halk “Yeter artık!” diyor. İmza sahipleri devlete mart ayına kadar mühlet verdiler. Olumlu ve kararlı bir çaba ortaya çıkmazsa konu mahkemeye taşınacak ve dava açılacak. Gözlemciler Fransa’nın tarihinde bu kadar büyük bir toplu girişimin şimdiye kadar yaşanmamış olduğuna dikkat çekiyorlar. İklim değişikliği patronlar kulübü Davos’un da ana gündem maddelerinden biriydi. Aslında herkesin bildiği gerçek iş dünyasının doymak bilmeyen hırsının, kendisinden sonraki nesillere nasıl bir dünya bıraktığını asla düşünmemesinin sonucu bugün ortadaki tablo. Buradan iklim odaklı bir küresel ekonomi politikası oluşturmasının şart olduğu artık anlaşıldı gibi bir sonucu çıkarabilecek miyiz? Hiç sanmam. Ama en azından bir baskı grubunun oluşmaya başlaması önemli. Fransızların yaptığı kısa sürede tüm dünya yayılırsa asıl o zaman radikal bir değişikliğe gidilebilir. Ama ne zaman? Bu arada IPCC raporu uyurgezer adımlarla felakete doğru gidildiğini ısrarla vurguluyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler