Suriye açıklaması: Er ya da geç gidecek!

Güney Afrika Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Kgalema Mothlante ile yaptığı görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iki ülke yetkilileri arasında özellikle savunma ve enerji bakanları arasında yapılan görüşmelerle geleceğe yönelik daha önemli adımların atılabileceği yönünde iradelerin ortaya konduğunu ifade etti. Yapılan görüşmelerde iki ülke arasındaki ilişkilerle birlikte bölgedeki sorunların da masaya yatırıldığını ifade eden Erdoğan, Suriye'de yaşanan olaylar hakkında Güney Afrika Cumhuriyet ile Türkiye arasında görüş birliği olduğunu ifade etti. Aslolanın Suriye'de soykırıma dönüşen katliamın durdurulması olduğun söyleyen Erdoğan, "Dün Hama'da yine yüz kişiye yakın insan top ve tanklarla öldürüldü. Bugün de aynı şekilde toplu ve tanklı saldırılarla insanlar öldürüldü. Kofi Annan'ın son yaptığı açıklamalarda aldığı sözün yerine getirilmediği yönündedir. Ban Ki-Moon da BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasıyla Annan sürecinin adeta bittiğini ifade etmiştir. Bunlar yeni bir sürecin başlayacağının işaretidir. Temennim odur ki insanlık elbirliği yapar ve Suriye'de mazlum insanların kurtulması için atılması gereken adımlar bir an önce atılır" diye konuştu.

Erdoğan'ın ardından söz alan Mothlante de dünyada yaşanan savaşların zaman, kaynak ve enerji kaybına neden olduğuna vurgu yaptı. Hiçbir hükümetin halkının iradesine dayanmadan bir meşruiyet iddiasında bulunamayacağını belirten Mothlante, kendi insanlarına namlu çeviren hükümetlerin de meşruiyetlerinin olamayacağını kaydetti. Irak'ta, Afganistan'da, Libya'da, Tunus'ta yaşanan çatışmaların ve savaşların insanlar olarak olaylardan ders almadığımızın göstergesi olduğunu savunan Mothlante, dünyanın barış için de yaşayarak kaynakların yaşam standartlarının yükseltilmesine harcanması gerektiğini belirtti.

"Beşşar sözlerini tutmadı"

Programı izleyen bir yabancı muhabirin "Suriye'de çözümün ne olacağını ve katliamın nasıl sonlandırılacağını" sorması üzerine Erdoğan şunları söyledi:
"2011 yılı başında Suriye ziyaretim Asi nehrinde bir temel atma töreni içindi. O gün Halep'e geçerek Beşşar Esad'la baş başa 3.5 saat görüştük. O görüşmede kendilerine Kuzey Afrika'da yaşanan gelişmeleri ve Suriye'nin sıkıntılarını konuştuk. Aslında son 7.5 yıldır Suriye ile aramızda iyi ilişkiler var, hatta ilişkilerimizi ailevi olarak da geliştirdik. Gel gör ki Beşşar sözlerini hiçbir zaman yerine getirmedi. Sözünü yerine getirmeyen Beşşar, şimdi de halkına zulüm ediyor."

"Suriye'de muhalifler hedefine ilerliyor"

Esad'ın halkını tankla ve topla susturmaya çalıştığını belirten Erdoğan, "Tabii ki ölenler susar. Ama ölen insan susmuş zannedilirken susmayan bir şey vardır. O da insanlıktır, insanlık susmaz" dedi. Halk iradesi önünde hiçbir iradenin galip gelemeyeceğini belirten Erdoğan, hele ki organize bir halk önünde düzenli orduların bile galip gelemeyeceğini kaydetti. "Nitekim şu anda her geçen gün muhalif kesim hedefine doğru bana göre ilerliyor. Ama Beşşar sadece yanında birkaç ülkenin desteğiyle ayakta duruyor" diyen Erdoğan, Suriye'de bulunan BM gözlemcisi sayısını artırılması gerektiğine vurgu yaptı. Şu an Suriye'de bulunan gözlemcilerin bazı bölgelerde ateş altında kaldıklarını, insanların yakıldığı, ve boğazının kesildiği sahneleri gördüklerini ifade eden Erdoğan, "Böyle bir vahşet Esad'a yakışır. Bu barbarlıktır, zulümdür. Zulüm ile abad olunmaz, ayakta da durulmaz" ifadelerini kullandı.

"Esad gidicidir"

Türkiye'nin Suriye ile 910 kilometrelik sınırının olduğunu, bu nedenle Suriye'de yaşananlara da sessiz kalmayacağını belirten Erdoğan, "Açık söylüyorum Beşşar Esad gidicidir. Burada kalamaz. Er ya da geç gidicidir. Şu an o da kendi sonunu hazırlamaktadır. Kimlerin yarımcı olduğunu da biliyorsunuz" dedi. Çin ve Rusya ile de bu konuyu konuştuklarını belirten Erdoğan, G-20 toplantısında bu konuyla ilgili olarak Rusya ile görüşeceklerini ifade etti.

Suriye konusu G-20'de gündeme gelecek

Erdoğan bir gazetecinin Suriye konusunda bundan sonraki adımın ne olacağını sorması üzerine şu yanıtı verdi: "Şu anda Suriye'nin yanında destek olarak Rusya görünüyor. Çin seyahatimde Çin Cumhuriyeti Başkanı düşüncelerimizin örtüştüğünü söyledi. Çin'in BM Güvenlik Konseyi'nde 8 veto yaptığını bunlardan ikisini Suriye ile ilgili olduğunu fakat bundan sonra Suriye konusunda veto uygulamayacaklarını söyledi. Rusya ile bizim daha önce Sayın Medvedev ve Sayın Putin'le telefon görüşmelerimiz oldu. Dışişleri Bakanlarımızın bu konuda çalışmasına karar verdik. Şimdi Rusya Federasyonu yeni bir teklifle ortaya çıktı. Bizim yaptığımız uluslararası toplantıya katılmadılar ve kendileri bir uluslararası toplantı çabasına girdiler. Kimler katılır bilemem. Biz Türkiye olarak katılırız. İran, Çin ve Rusya Dışişleri Bakanlarıyla bir araya gelinir. Meksika'da G-20 zirvesi var. Orada dar kapsamlı bir görüşme yapacağız bu konuyla ilgili olarak. Yine gündemimizde orada yapılacak görüşmeler sonrası ne adımlar atılacağının yol haritasını belirleyeceğiz."

Yemen modeli olur mu?

Başbakan Erdoğan, Rusya'nın Suriye'de Yemen modeline sıcak baktığı yönündeki beyanının hatırlatılıp Türkiye'nin bu konudaki görüşünün sorulması üzerine de "Yemen konuşulur ama Yemen modelinde Beşşar Esad'ın görevini bırakması gerekiyor. Esad'ı buna hazırladılar mı onu bilemem. Nasıl bırakacağı da önemli. Bu modelde bazı sıkıntılar var. Ama şu ana göre üzerinde tartışılabilecek bir modeldir. Suriye Yemen olmadığını da göz önünde bulundurmalıyız. Yeter ki o konu masaya gelsin ve konuşmaya başlayalım" dedi.