Susurluk Raporu mahkemede

Eski Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırladığı ve Mesut Yılmaz'da bulunan Susurluk Raporu sansürsüz haliyle Ergenekon davasının görüldüğü mahkemeye ulaştı. Öte yandan, bugunkü duruşmada savcı, teröristbaşı Öcalan'ın yargılanma dosyanının istenmesini talep etti.

Susurluk Raporu mahkemede
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 08.10.2009 - 08:03

Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılara ilişkin dava ile birleştirilen birinci Ergenekon davasının 115. duruşması başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan yargılamanın bugünkü duruşmasına, tutuklu sanıklar Erkut Ersoy, Kahraman Şahin, Ergün Poyraz, Erol Ölmez, Ümit Oğuztan, Hayrettin Ertekin ve Ümit Sayın katılmadı.
Duruşmaya, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ve Osman Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 23 tutuklu sanık geldi. Duruşmada, tutuksuz yargılanan Güler Kömürcü Öztürk de hazır bulundu. 

 

Öcalan'ın yargılanma dosyası talep edildi

Davada taleplere ilişkin görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, tutuklu sanık Mehmet Zekeriya Öztürk'ün talebi doğrultusunda terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın dava dosyasının mahkeme tarafından istenilmesi yönünde görüş bildirdi.

Taleplerin ardından görüşünü açılayan Cumhuriyet savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, Öcalan'ın dava dosyasının ilgili mahkemeden getirtilmesi yönündeki talebi kabul ederek, mahkeme heyetinden dosyayı istemesini talep etti.

Duruşmada söz alan tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz, Alparslan Arslan'ın mahkemeye gönderilen cep telefonu ve sim kartındaki adreslerin delil olarak kullanılamayacağını ileri sürdü.

Arslan'ın cep telefonu hafızasında 5 bine yakın internet ve elektronik posta adresinin bulunduğunu ifade eden Kerinçsiz, kendisi de dahil 10 Ergenekon davası sanığınına adresinin de telefon dökümünde yer aldığını söyledi.

Kerinçsiz, Arslan'a ait olan cep telefonu ve sim kartının 2006 yılına kadar poliste tutulduktan sonra çözümünün yapılmasının usule aykırı olduğunu ve şüphe uyandırdığını da savunarak, Arslan'ın cep telefonunda Ergenekon sanıklarının e-mail adreslerinin bulunmasının aralarında bir ilişkinin var olabileceği şeklinde değerlendirilemeyeceğini kaydetti.

 

Sansürsüz Susurluk Raporu mahkemede

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, Kutlu Savaş'ın hazırladığı Susurluk Raporu'nun kendisinde olduğunu belirten eski başbakanlardan Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz'dan istenen raporun gönderildiğini belirtti.

Yılmaz'ın, avukatı aracılığıyla, Susurluk Raporu ve ek belgelerin kendisinde olan kısımlarını mahkemeye sunduğu kaydedildi.

 

Tuncay Güney ifade vermiyor

Başkan Şengün, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından, şüpheli Tuncay Güney ile ilgili yapılan işlemlerin sonucu konusunda istenen yazıya da cevap verildiğini bildirdi. Buna göre, Adalet Balkanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nden savcılığa gönderilen yazıda, Güney'in ifadesinin alınması için Kanada adli makamlarına yazılan yazıya cevap verildi.

Kanada adli makamlarınca gönderilen evrakta, ''Güney ile kendi istediği takdirde mülakat için görüşmede bulunulduğu, Güney'in ifade vermeyi reddettiği'' belirtildi. Kanada yasalarına göre, kişinin ifade vermeye zorlanamayacağının ifade edildiği evrakta, ''Bu nedenle de Güney ile ilgili Kanada'daki dosyasının kapandığı ve adli yardım yapılamadığı'' belirtildi.

 

"Ergenekon Buluşması" mahkeme gündemine geldi

Kerinçsiz ayrıca, Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılar, davaya bakan mahkeme heyeti ve bazı polislerin 2008 Eylül ayında katıldıkları iftar yemeğinde çekilen fotoğraflara değindi.

Bu yemekte ''İstanbul Emniyet Müdürlüğünün şubelerinden İstihbarat Şube Müdürlüğünün adeta sözde Ergenekon davasının açılarak iddianamenin kabulünü kutladığını'' ileri süren Kerinçsiz, ''Tertibi yürüten bir kısım emniyet mensupları, soruşturma savcıları, soruşturma ve kovuşturma hakimlerinin bir arada bağımsız ve tarafsız yargı düşüncesinin ve toplumsal vicdanın asla kabul edilemeyeceği görüntülerin ortaya çıkması sanık olarak şahsımda bu davanın her iki sürecine olan inancımı ortadan kaldırdığı gibi adalete olan güven duygumu da bir kez daha onarılmaz bir şekilde sarstı'' dedi.

Aynı yemeği anımsatan tutuklu sanık Mehmet Zekeriya Öztürk de bir art niyeti olmadığını ifade ederek, sanık olduğunu, savcının o yemekte kendisiyle ilgili bir kanaatini dile getirmiş olabileceğini, mahkemenin de o kanaatten etkilenebileceğini ve bunun tutuklu kalmasına neden olabileceğini söyledi.

Öztürk ayrıca, eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu ve gazeteci Şamil Tayyar ile bazı gazeteciler ve akademisyenlerin terör örgütü PKK'nin MİT tarafından kurulduğunu söylediklerini ifade deerek, mahkemenin Genelkurmay Başkanlığı ve MİT'e yazı yazarak bu iddiayı sormasını istedi.

Duruşmada Başkan Şengün, tutuklu sanık Oktay Yıldırım'ın avukatı Yıldırım Çavuşovalı tarafından mahkemeye bir dilekçe verildiğini belirtti.

Başkan Şengün, avukat Çavuşovalı'nın dilekçesinde, ''emniyet tarafından düzenlenen yemeğe katılan hakim ve savcılara ilişkin bir gazetede yazı ve fotoğrafların yayımlandığını, bu nedenle Köksal Şengün, Hasan Hüseyin Özese ve Beşiktaş Adliyesi'nde görevli bir kısım başkan ve üyelerin tarafsızlıklarına gölge düşebileceği şüphesi oluştuğunu'' kaydettiğini söyledi.

Şengün, avukatın dilekçesinde, yemeğe katılan başkan ve hakimin davadan çekilmesini, aksi takdirde yargıçların tamamının reddini istediğinin yer aldığını kaydetti.

Bunun üzerine söz alan avukat Çavuşovalı, bu fotoğraflar nedeniyle mahkemenin vereceği karara güvenleri kalmadığını ifade ederek, ''Sizinle bir restorana gitsek, yemek yesek, Hasan Hüseyin Özese elini omzuma atsa, fotoğraf çektirsek, bu şaibeli olmaz mı? Bunun ardından müvekkilim tahliye edilse, hakkımızda karalama kampanyası yapılır. Bu fotoğraflardan sonra davanın tarafına biraz daha yakın olduğunuz düşüncesi oluştu'' şeklinde konuştu.

Bu talebe ilişkin görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, avukatın dilekçesinde ''soyut, kişisel değerlendirmeler dışında hakimin tarafsızlığına gölge düşürecek beyanların yer almadığı'' gerekçesiyle talebin reddedilmesini istedi.

Mahkeme heyeti, avukat Yıldırım Çavuşovalı'nın talebinin değerlendirilerek karara bağlanması için duruşmayı 19 Ekim Pazartesi günü saat 09.30'a erteledi. Mahkeme, daha önceki ve bu duruşmadaki diğer talepleri ise sonra karara bağlayacak.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler