Tarlamızı vermeyiz

Kırklareli Kıyıköy’de tarlalarını ortadan ikiye böldürmemek için “Türk Akımı Projesi”ne karşı mücadele eden üç kız kardeşin tarlasına önceki gece doğalgaz boruları bırakıldı. Tarlalarına boru bırakıldığını gören kızkardeşler sabaha kadar jandarmalar eşliğinde tarlalarında nöbet tuttu. Mücadele eden kardeşlerden biri olan Pembe Kurt (54), “Tarlaya üç boru sokmuşlar. Biz devamını sokmalarına izin vermeyeceğiz. Jandarmalara bize dokunmayın diyoruz dokunuyorlar. Biz burada öleceğiz, başka çaresi yok. Çıkmayız” dedi.
Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı Kıyıköy’de doğup yaşamlarını sürdüren 3 kız kardeş mısır, fasulye yetiştirip turistlere satarak, komşuları olan bir villanın temizlik işlerini yaparak geçimlerini sağlıyorlar. “Türk Akım Projesi” kapsamına sokularak acilen kamulaştırılan tarlanın mahkeme sonucu geçen aylarda kız kardeşlere bildirildi. Mahkeme kararında 8 bin metre karelik tarlanın, ortasından 2 bin 800 metrelik bir hat ile bölüneceği bigisi yer alıyor. Karara itiraz eden kardeşlere yanıt verilmeden tarlalarındaki 4 ceviz ağacı kesildi. Pembe ve Hatice Kurt kardeşler hergün felçli ablalarını da yanlarında taşıyarak iş makinelerinin girmemesi için tarlada nöbet tutuyor.
Geçen salı gece yarısı tarlalarına 3 doğalgaz borusu sokulan kardeşler Pembe, Hatice (46) ve Naciye Kurt (63) tarlalarında sabahladı. Gece jandarmaların kendilerini zorla araca bindirip karakola götürmelerine ve iş makinelerinin tarlalarına girmelerine engel olan kardeşler tarlalarında nöbet tutuyor. Tarlada nöbet tutmaya devam ettiklerini belirten Pembe Kurt, “Jandarmalar ve iş makineleri sabaha doğru gittiler. Ateş yakıp tarlada sabahladık” dedi.

'KADININ MÜCADELE ETMESİNE TAHAMMÜLERİ YOK'
Hatice Kurt kadın oldukları için her yerde itilip kakıldıklarını dile getirerek şöyle konuştu: “Bizi küçümsüyorlar. Kolumuzdan çekiyorlar. Bize dokunamazsınız dedim. Ondan sonra bana ‘Senin hakkında yakalatma kararı çıkarttıracağım, kimlik bilgilerin ne diye sordu. Ben ona kimlik bilgisi verecekmişim. Tapunun sahibi biziz ama bizi  muhatap almak istemiyorlar. Hissedar arıyor. Onlar bağırdıkça ben bağırdım. Bana “Seni görevi başındaki memura hakaret’ten tutuklattıracağım’ dedi. Üstüme doğru yürüdü. Sırf kadın olduğumuz için illa erkek muhatap istiyorlar. Kadının konuşmasına, kadının kendini savunmasına, kadının ayakta durmasına hiçbir şekilde tahammülleri yok.”