Tekin'den "Fezleke" tepkisi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezlekeye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Tekin'den
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.01.2012 - 12:46

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezlekeyle ilgili olarak, ''Sayın savcının CHP tarihine bir bakması, okuması lazım. CHP tarihinde hiç bir dönem, hiç kimseye boyun eğilmemiştir. Onun için bunu çok ciddiye almıyorum'' dedi.

Tekin, Zargana Restoran'da basın mensuplarıyla kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Muhabirlerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayan Tekin, gazetecilere Nazım Hikmet'in ''Yatar Bursa Kalesi'nde'' adlı kitabını hediye etti.

Tekin, ''İster cezaevinde olsun ister çalışmasın, tüm gazetecilerin bayramını kutluyorum. Her ne kadar bayram havasında geçmese de CHP olarak biz sizlerin bayramını kutluyoruz'' dedi.

Kılıçdaroğlu hakkındaki fezleke

Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezleke ile ilgili bir soru üzerine Tekin, Kılıçdaroğlu'nun bu konuda bugün geniş açıklamalar yapacağını söyledi. Öncelikli olarak anamuhalefet partisi liderinin böyle bir konuşmaya neden gerek duyduğuna bakılması gerektiğini vurgulayan Tekin, şöyle dedi:

''Eğer bir ülkede sivil toplum örgütleri, üniversiteler, bilim insanları, gazeteciler konuşamıyorsa anamuhalefet lideri, millet iradesi ile seçilmiş, yıllardır cezaevinde yatan iki arkadaşını ziyarete giderken oradaki o manzarayı gördükten sonra çıkıp ne söylemesini beklerdiniz sayın savcı. Bu olup biten sıkıntıları anamuhalefet lideri konuşmayacak da kim konuşacak? Bütün bunlara bakmanız lazım. Sonuca değil. Hangi sebepler bu noktaya getirdi. Ondan sonra yargı rahatsız olurmuş... Geçen dönemlere bir bakın, Anayasa Mahkemesi kararlarına, yargının bir çok kararına sayın başbakanın, iktidar yetkililerinin şiddetli eleştirileri vardı. Eleştirinin de ötesinde, hakaretleri vardı; 'kim bunlar? Hiç bir güç millet iradesinin üzerinde değildir' diyen sayın başbakan değil miydi? Şimdi anamuhalefet lideri gidecek, iki kendi milletvekilini ziyaret edecek, ne için, hangi gerekçe ile yattıklarını bilmeyecek bu arkadaşlarımız, bununla ilgili bu hukuksuzluk sürecine parmak basacak, bundan dolayı rahatsız olacaklar. Hiç umurumuzda değil. Sayın savcının CHP tarihine bir bakması, okuması lazım. CHP tarihinde hiç bir dönem, hiç kimseye boyun eğilmemiştir. Hele sayın Kılıçdaroğlu hiç boyun eğmeyecektir. Onun için bunu çok ciddiye almıyorum.''

Meclis başkanının bugün bu konudaki tavrını çok merak ettiğini belirten Tekin, ''CHP olarak biz yıllardır söylüyoruz, dokunulmazlıklarla ilgili 135 tane arkadaşımızın imzası var. 135 arkadaşımızın dokunulmazlığını hemen kaldırsınlar'' dedi.

Dün yapılan CHP MYK'da fezleke konusunun konuşulup konuşulmadığı ve buna karşı alınacak önlemlerin sorulması üzerine ise Tekin, ''Hayır hiç konuşulmadı, sayın Kılıçdaroğlu'nun önüne bu not geldiğinde güldü geçti. Biz bu manzaraların daha çok yaşanacağını biliyoruz, o açıdan CHP olarak bizim bu tür olaylara boyun eğeceğimizi zannedenler yanılırlar'' diye konuştu.

İlker Başbuğ'un tutuklanması

''Sayın başbakanın tutukluluklarla ilgili bir değerlendirmesi oldu. Samimi buluyor musunuz bu değerlendirmeleri?'' yönündeki bir soru üzerine Tekin, şu değerlendirmelerde bulundu:

''Samimi bulmak istiyorum, elbette samimi buluyorum. Sayın başbakanın rahatsız olmaması düşünülemez. Eğer sayın başbakan bu konuda çok rahatsız değilse, sayın başbakana bizim soru sormamız gerekiyor; Eski Genelkurmay başkanı aynı zamanda sayın başbakanın mesai arkadaşıydı. Kendi emrinde çalışan bir bürokrattı. Şu gerekçelere dayandırırsanız, o zaman bir başka soru gelir, '2008 yılında haber siteleri, şöyleydi böyleydi' derseniz, '2008-2012 arasında 4 yıl siz terör örgütü liderini himaye mi ettiniz, göz mü yumdunuz?' derler adama. Bu sadece eski Genelkurmay Başkanı için geçerli değil. Şu anda hiç bir gerekçe gösterilmeksizin, yıllardır cezaevlerinde yatan bütün uzun süreli tutukluluklarla ilgili yapılması gereken, sayın başbakanın dün söylediği gibi en kısa süre içerisinde parlamentoya gelirse, bu tartışılan konuların hepsinin ortadan kaldırılmasını biz de talep ediyoruz. Her ne kadar sayın Kılıçdaroğlu'nun söylemleri adalete, hukuka bir müdahale gibi olsa da sayın başbakanın dokunulmazlığı var her şeyi söyleyebilir, buna rağmen söyledikleri ciddidir, katılıyorum. Parlamentoya bununla ilgili nasıl bir düzenleme yapılacaksa derhal getirmelerini de talep ediyorum.''

Dün bazı CHP milletvekillerinin meclis başkanını ziyaret ettiklerinin anımsatılarak, taleplerinin sorulması üzerine de Tekin, taleplerinin açık ve net olduğunu, başbakanın açıklamalarını sadece eski Genelkurmay Başkanı kapsamında olmasına karşın, CHP olarak uzun tutukluluk süreleri ile ilgili düzenlemenin bir an önce parlamentoda yapılmasını istediklerini kaydetti.

Tüzük kurultayı için bazı CHP'lilerin imza topladıkları ve eski Genel Başkan Deniz Baykal'ın son Adana ziyaretinin hatırlatılması üzerine de Tekin, bu konuyla ilgili değerlendirme yapmayacağını, Türkiye'nin çok ciddi temel sorunları olduğunu onlarla ilgileneceklerini söyledi.

Demirtaş'ın Genelkurmay Başkanı için sözleri

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, Genelkurmay Başkanı ile ilgili sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Tekin, bu açıklamaları doğru bulmadığını bildirdi. Tekin, ''Eğer gerçekten bu ülkede Genelkurmay Başkanlığı yapmış, aynı zamanda MGK'nın üyesi olan, 5 yıl sayın başbakan ile görev yapmış bir kişiyi bu duruma getirirseniz, elbette bu eleştiriler olur. Bunun muhatabı da sayın başbakandır ve iktidardır'' dedi.

Başbuğ'un önemli kararlar alınan MGK'nın da bir üyesi olduğunu hatırlatan Tekin, emekli olduktan sonra pardon, 'şu şu şu suçları varmış' demenin, bugüne kadar alınmış MGK kararlarını da tartışma konusu haline getirebileceğini söyledi.

Uludere

Uludere ziyaretleri sırasında ''güvenliklerinin sağlanmadığı'' ve sınırdaki olaya ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine Tekin, başbakanın talimat verdiğini ve araştırma başladığını söyledi.

Soruşturmaya da gizlilik kararı konulduğunu hatırlatan Tekin, ''Bizim bildiğimiz çok önemli bir sorun yaşanmış, 35 yurttaş hayatını kaybetmiş ve soruşturmada sorumluların kim olduğunu beklerken öncelikle Genelkurmay Başkanlığımız bir açıklama yaptı 'aldığımız istihbarat üzerine bu müdahaleyi yaptık' dedi. Bizim bildiğimiz Türkiye'de tek istihbarat örgütümüz var, o da MİT. 3 gün sonra da MİT başkanı açıklama yaptı, 'istihbaratı biz vermedik' dedi. MİT de bu açıklamayı yaptıktan sonra, şimdi soruyoruz, bu istihbarat örgütü kim, acaba bizim bilmediğimiz farklı bir istihbarat örgütü mü kuruldu?'' dedi.

Tekin, istihbaratın kaynağının mutlaka açıklanması gerektiğini de ekledi.

Uludere'ye yaptıkları ziyareti ve sonrasında yaşananları çok uzatmak istemediklerini belirten Tekin, helikopter tahsisi konusunda yaşananları anlattı. Tahsis edilen helikopterin, ''Ankara'dan gelen talimat üzerine'' iptal edildiğinin kendilerine söylendiğini ifade eden Tekin, ''Kendi imkanlarımızla yola çıktık, gittik. Uludere'yi geçtik, Uludere'yle köy arasında kalan 8 kilometrelik yolda maalesef kendi güvenliğimizi kendimiz sağladık. Eğer siz anamuhalefet liderini koruyamayacak durumdaysanız, oradaki yurttaşlarımızı kim koruyacak'' şeklinde konuştu.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler