TOKİ Başkanı'ndan 'zevksizlik' itirafı

Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar, Ali Sami Yen Stadyumu arsasına ilişkin ''Hemen ihaleye çıkıyoruz hasılat paylaşımı olarak... Biraz daha paraya ihtiyacımız var'' dedi.

Yayınlanma: 30.04.2010 - 14:22
Abone Ol google-news

Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar, Küçükçekmece Belediyesi tarafından düzenlenen ''Küçük İstanbul Buluşmaları'' konulu panelde gazetecilerin sorularını yanıtlayarak, Ali Sami Yen Stadyumu'nun ihalesine hemen çıkacaklarını bildirdi.

Erdoğan Bayraktar, ''Hemen ihaleye çıkıyoruz hasılat paylaşımı olarak... Biraz daha paraya ihtiyacımız var. Biraz daha para verirlerse biz de dua ederiz'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Ne kadar para verirler'' sorusunu ise ''Onu alan ile satan bilir. Ne kadar verirlerse... Biz biraz daha şartları iyileştireceğiz. Hasılat paylaşımı olunca devlet arkasında olacak. Mutlaka biraz daha artacaktır fiyat'' şeklinde yanıtladı.

Bayraktar, panelde liseli gençlere hitaben yaptığı konuşmada ise kriz döneminde inşaat sektörünün dibe vurduğunu, fakat Toplu Konut İdaresi'nin ayağını gazdan hiç çekmediğini belirtti.

Sadece konut satışlarda biraz yavaşlama olduğunu dile getiren Bayraktar, bir öğrencinin, ''TOKİ bütün Türkiye'yi inşaat alanına çevirdi. Ancak kentsel dönüşüm sağlanırken konutların zevksiz yapılar olduğu söyleniyor bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusunu şöyle yanıtladı:

''Tüm Türkiye'de yaptığımız inşaatların zevksiz bir görüntüsü olduğu söyleniyor. Bu doğrudur, yüzde 60 doğrudur. Fakat bugün ülkemizde konut sorunu, barınma sorunu, ev sorunu var. Bu konutları, bulduğu parayı çocuklarının eğitimine harcamaya çalışan gelir seviyesi düşük insanlar alıyor. Kentsel dönüşüm Türkiye'nin en önemli sorunudur. Güneydoğu'daki terör sorunuyla başa baş giden bir sorundur. Çok ciddi bir kaynağa ihtiyaç var.

Hazine arazisinde ev yapan ve hiçbir hak sahibi olmayan vatandaşımızın evini alırken ona ev vermek zorundasınız. 'Nasıl 1 kuruş daha ucuza mal ederim' onun hesabını yapmak zorundasınız. Onun için tünel kalıp sistemi, ucuza, hızlı yapılan evler yapmak zorundayız. Ama inşallah Türkiye'nin gelir seviyesi 15 bin dolarlara geldiği zaman Türkiye de daha farklı, Karahanlılar'dan, Selçuklular'dan gelen, Osmanlılar'dan gelen yöresel mimarimizi kullanmak suretiyle çok güzel mimariler yapacağız.''

Bayraktar, ''Tek başımıza kalkınmak yetmez, topyekun, ülke olarak kalkınmamız lazım'' diyerek, şu anda Türkiye'nin 72 milyon nüfusu ile dünya devletleri arasında çok üst seviyelere tırmanma durumunda olduğunu ifade etti.

Sinerji ve teşebbüs olarak Türkiye'nin bir numara olduğunu belirten Bayraktar, altyapı yetersizlikleri, bürokratik engeller de olmasa Türkiye'nin dünyanın en ileri ülkeleri arasına girebileceğini dile getirdi.

Bir öğrencinin, ''Halkalı İMKB Meslek Lisesi'ne bir kapalı spor alanı yaptırmanızı istiyoruz'' sözleri üzerine de Bayraktar, bu konuda çalışmalar gerçekleştireceklerini belirtti.
 

''İnşaat mühendisliğini Oflular inşaatçı olduğu için seçtim"

Erdoğan Bayraktar, ''İnşaat mühendisliğinin en çok hangi yönü size çekici geldi? Neden bu alanı seçtiniz?'' sorusu üzerine ise ''En büyük nedeni Ofluların inşaatçı olması... Dayım inşaat teknikeriydi, onun etkisi olmuştur. İnşaat mühendisliği çalışma sahası çok olan bir meslek. Esas benim karakterim coğrafya öğretmenliğine, icra hukukçuluğuna müsaitti'' dedi.

''İnşaatçılık kazançlı bir iş midir?'' sorusunu da yanıtlayan Bayraktar, ''İnşaatçılık kazançlı bir iştir. Türkiye'nin sahilindeki birçok otel inşaatçılarındır. Türkiye'deki zenginlerin de inşaatçı olduğunu görmekteyiz. Yap-satçılık sektörü çok gelişti. İhtiyaçtan doğan bir olgu olarak yap-satçı sektör doğdu. Bu kayıt dışılığını artırmıştır. Şu anda yap-satçılar TOKİ'ye kızıyor. Türkiye'de adil gelir dağılımını sağlamak için kayıt dışılığı azaltmak gerekir. Bilgili, eli nasırlı mühendisler artarsa ülkemiz daha da gelişecektir'' şeklinde konuştu.
 

Bayraktar gözyaşlarını tutamadı

Erdoğan Bayraktar, panelden önce fotoğraflarıyla hayatının anlatıldığı sunumda hüzünlendi. Mücadele içerisinde geçen hayatını dinlerken kaybettiği babası ile ilgili anılar anlatılınca üzüldüğü gözlenen Bayraktar, göz yaşlarını tutamadı.

Bayraktar, lise öğrencilerine hitaben ''Hayat bir koşu, iki kapılı bir han... Bir kapıdan gireceğiz, birinden çıkacağız. Söyleyeceğim en önemli sözler; annelerin, babaların feda edemeyeceği en önemli varlıklar evlatlarıdır. Ana hakkı en büyük haktır. En başta gençlerimizin çocuklarımızın başta kendileri, kendilerinden sonra da anne ve babalarını mutlu etmek için sağlıklı olması şarttır'' şeklinde konuştu.

ABD'nin süper güç olmasının altında gençlerin yattığının altını çizen Bayraktar, Amerika'nın, dünyada insanların çocuklarından hiçbir şey esirgemeyeceğini bildiği için ülkeyi bir lisan laboratuvarı haline getirdiğini söyledi.

Bayraktar, Amerika'nın ilaçlardan, silahlardan kazandığı paradan çok daha fazlasını çocukların lisan eğitiminden kazandığını vurgulayarak, ''Başarı elde etmek için 3 adım atarsanız, 13 adım geri alırsınız. mücadeleniz, çabanız, emeğiniz hiçbir zaman boşa gitmez'' diye konuştu. Cesur, heyecanlı ve hırslı olmak gerektiğini dile getiren Bayraktar, ''Annem Moğol İmparatoru kadar cesaretliydi'' dedi.

Çocuklara ''Çalıştığınız kadar, başardığınız kadar eğleneceksiniz'' diye seslenen Bayraktar, çalışmanın verimli olabilmesi, üretilen varlıkların kaliteli olması için eğitimin şart olduğunu, eğitimin de diplomayla değil öğrenmekle olacağını söyledi.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler