Toprağı bekleyen tehlike: Anız yangını
Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) merkezinde yer alan Şanlıurfa'da her yıl hububat hasadının ardından bilinçsizce anız yakılması verimli tarım arazilerinin ve tabiatın dengesini bozuyor.
GAP kapsamındaki sulanabilir tarım arazilerinin yüzde 10'una sahip olan ve proje kapsamında sulamaya ilk açılan ova olma özelliğini taşıyan bölgede hububat ekimi, çiftçiler tarafından halen en çok tercih edilen tarımsal üretimlerden birini oluşturuyor.
Her yıl ortalama 7,5 milyon dekar alanda hububat tarımının yapıldığı ve bu yönüyle Konya'dan sonra Türkiye'nin en büyük ikinci tahıl ambarı konumundaki Şanlıurfa'da, anız yakma üreticilerin toprağı ikinci ürün ekimine hazırlamada en çok kullandığı yöntemlerin başında geliyor.
Bu şekilde daha az masrafla ve kısa sürede toprağı ikinci ürün ekimine hazır hale getirdiğini düşünen çiftçiler, anız yakarak, toprakta bulunması gereken organik ve mineral madde miktarını azaltmanın yanı sıra bir sonraki ekimde su ve gübre ihtiyacını artırıyor.
Daha çok eğitim faaliyeti yürüten Tarım İl Müdürlüğü ekiplerinin uyarılarına rağmen ikinci ürün ekmek isteyen bir çok kişi anız yakma yöntemine başvuruyor.
''Rekolteyi etkiler"
Şanlıurfa Tarım İl Müdürü Abdullah Keskin, anız yakmanın toprakta ciddi tahribatlara yol açtığını söyledi.
Bölgede anız yakmanın toprağı daha çok ikinci ürün mısır ekimi için hazır hale getirmek adına gerçekleştirildiğini ifade eden Keskin, ancak ikinci ürün için anıza ekim yapabilen mibzerlerin bulunduğunu, bu aletlerin toprağa zarar vermeden ekim yapmaya olanak sağladığını dile getirdi.
Yöre çiftçisine yıl içerisinde anız yakmamaları konusunda uyarılarda bulunduklarını anlatan Keskin, yakma işleminin toprağın üstündeki 5-10 santimlik verimli tabakaya zarar verdiğini ve ürün rekoltesini düşürdüğünü kaydetti.
Bu durumun aynı zamanda tabiatın dengesini bozduğunu ve zararlı mikroorganizmalarla beslenen yararlı böceklerin de yaşam alanlarını daralttığını anlatan Keskin, şunları söyledi:
''Anız yakmak toprakta ciddi tahribatlara yol açar. Anız yakılmış tarım arazisi; bir sonraki tarımsal üretimde daha fazla gübre ve suya gereksinim duyar. Bu da gelişim çağında ürünü etkiler. Dolayısıyla mali külfet ve çevre kirliliği de oluşur. Bunun yerine modern tarım yöntemlerinden yararlanarak mibzerler yardımıyla toprağı sürmek kaliteyi artırır.''
Abdullah Keskin, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın, anıza ekim yapabilen mibzerlerden satın alan üreticilere aldıkları tarım aletinin yüzde 50'sini hibe olarak ödediğini de hatırlattı.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı