Toprak'ın evlilik davası görüldü

Davanın ilk duruşmasına, Halis Toprak'ın avukatı Bülent Akar ile Toprak'ın kızları Aynur Toprak, Şükran Toprak, Ayfer Toprak, Mine Toprak, Aysel Duruk, Ayla Zengin Toprak ve Sevgi Toprak Tunga'nın avukatları Burhan Apaydın ve Hilal Bayram Polat katıldı.

Avukat Polat'ın, davacılardan Ayla Toprak Zengin'in vekilliğinden çekildiklerini belirtmesinin ardından söz alan Apaydın, davanın kamuoyuna mal olduğunu ifade ederek, ''Anayasamıza göre aile toplumun temelidir. Davalı Halis Toprak da toplumun temelini bombalamıştır'' dedi.

Apaydın ayrıca, soru sormak istedikleri Halis Toprak'ın gelecek duruşmalara katılmasını talep ettiklerini belirtti.

Halis Toprak'ın avukatı Akar ise müvekkilinin mahkemede kendisi tarafından temsil edildiğini, dolayısıyla duruşmalara çağrılmasındaki amacın farklı olduğunu savunarak, talebin reddini istedi.

Mahkemeye bir dosya içerisinde yazılı savunmasını sunan Akar, yasalara göre erkek ve kadınlarda evlenme yaşının asgari sınırının 17 olduğunu, azami sınırın ise serbest bırakıldığını, bu nedenle müvekkilinin 71 yaşında evlenmesinin hiçbir sakıncası bulunmadığını kaydetti.

Yine yasalara göre kadın ve erkeklerde olağanüstü evlenme yaşının da 16 olduğuna dikkati çeken Akar, müvekkili Toprak'ın eşi Nazlıcan Toprak'ın yaşının bu davanın açılmasına neden olduğunu ifade etti.

Yasaların, 16 yaşında evlilik yapmak için olağanüstü bir durum ve önemli bir sebep koşulu da aradığını belirten Akar, savunmasında şunları kaydetti:
''Yine yasa 'olanak buldukça anne-baba dinlenir' demiştir. Yasamız anne-babanın mutlaka dinlenmesini aramamıştır. Olanak var ise dinlenmesini kabul etmiştir. Bu da her durum için evlenmeye izin veren mahkeme tarafından değerlendirilecek, anne ve babanın dinlenmesinin olanak dahilinde olup olmadığına karar verilecektir. Buna göre mahkeme anne ve babayı dinleyecek veya dinlenmesine gerek görmeyecektir.''

Nazlıcan Toprak'ın anne ve babasının ayrı yaşadığına, babası ile aile büyüklerinden birinin yaşlılar yurdunda kaldığına ve ailenin ekonomik sıkıntı içinde bulunduğuna işaret eden Akar, savunmasında, ''Nazlıcan Hanım, yapmış olduğu bu evlilikle makus talihini değiştirmiştir. Bir insanın makus talihini değiştiren bir durumun pek mühim sebep sayılması doğaldır. Davacılar için önemli olan aslında evliliğin iptali değildir, mirasa bir ortağın daha katılmamasıdır'' ifadelerini kullandı.

Ara karar

Mahkeme hakimi Haydar Şahin, ilgili kurumlardan söz konusu evlilikle ilgili evrak ve belgelerin suretlerinin istenmesini, taraflara savunmalarını ve kanıtlarını hazırlamaları için süre verilmesini kararlaştırdı.

Halis Toprak'ın gelecek duruşmalara katılması talebinin reddine hükmeden Şahin, duruşmayı erteledi.

Bu arada, duruşma çıkışında açıklama yapan avukat Apaydın, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne Türkiye'nin 1990 yılında katıldığını ve sözleşmenin TBMM'de de onaylandığını söyledi.

Bu nedenle sözleşmenin yasa hükmünde olduğunu savunan Apaydın, ''Bu sözleşmeye göre 18 yaşından küçük herkes çocuktur ve korunmaya muhtaçtır. Burada ise evlilik kurumu altında kız çocuğuna cinsel tecavüz oluyor. Bu ayrı bir suçtur. Yasalara aykırı olan bu evlilik iptal edilmelidir'' diye konuştu.

Apaydın: Halis Toprak mahkemeden izin almadı

Toprak'ın evliliğinin Kuşadası Belediyesi görevlilerince kıyıldığını ifade eden Apaydın, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Toprak'ın ikametgahının bulunduğu Sarıyer Belediyesi, söz konusu evlilikte bir sakınca olmadığını Kuşadası Belediyesine bildiriyor. Sarıyer Belediyesi böylece yetkisinin dışına çıkmış oluyor. Ayrıca, yaşı küçük kızın evlenmesi için anne ve babanın izni yeterli değildir. Mahkemede anne ve babanın dinlenip karar çıkması lazım. Halis Toprak, mahkemeden herhangi bir izin almadan evliliğini yapmıştır. Hem Sarıyer Belediyesi hem de Kuşadası Belediyesinde alınmış bir karar yoktur.''

Apaydın, nikahı kıyan ve işlemleri yapan memurlar hakkında da inceleme başlatılması için Sarıyer ve Kuşadası belediyelerine başvurduklarını da sözlerine ekledi.