"Trafik kazalarının bilançosunu bilmiyoruz"
Trafik Mağdurları ve Trafik Güvenliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı (TRAMAD) Fahrettin Onur Sezer, trafik kazası sonucu ölenlerin net sayısının, gelişmiş teknolojiye rağmen net olarak bilinmediğini bildirdi.
Sezer, 21 Kasım Dünya Trafik Mağdurlarını Anma Günü dolayısıyla kazalarda sadece olay yerindeki can kayıplarının istatistiklere geçtiğini söyledi.
Trafik kazaları sonucu hastanelerdeki can kayıplarınında dahil olduğu sayıyla birlikte trafik kazaları sonucu ölümlerin açıklanandan çok daha fazla olduğunu ifade eden Sezer, şunları kaydetti:
''İstatistiklerimiz eksik bilgilerle hazırlanmakta, durumun ciddiyeti gösterilmemektedir. Karayollarında yitirdiğimiz canlarımızın sayısını teknolojinin getirdiği tüm olanaklara rağmen gerçek anlamda bilemiyoruz. Son yıllarda, hastanede ve ambulans da yaşanan kayıplarla senede 12 bin olan can kaybımızı sadece olay yerindeki kayıpların sayısını vererek 4 binlerde göstermek bu terörün azalmasına katkı sağlamamaktadır. Gerçekler bilinmeli çözümler ona göre hazırlanmalıdır.''
"Hataların nedeni iyi irdelenmeli"
Kazalardaki hata paylarının yıllarca iyi irdelenmediğini öne süren Sezer, şöyle devam etti:
''Yıllarca, karayollarındaki çarpma, çarpışma devrilme sonucu meydana gelen can ve mal kayıplarına neden olan unsurlarda sürücülerin kusuru yüzde 98'lerde gösterilmiş, yol kusurları da yüzde 0.20 lerde açıklanmıştır. Sürücülerin yüzde 98 kusur payındaki eğitimsizliğin, denetimsizliğin, cezaların yetersizliğinin payı hiç irdelenmemiştir. Yol kusurlarındaki oran, Avrupa Birliği ülkelerinde bile ulaşılamayan gerçek dışı bir orandır. 2000 yılında TBMM'de Trafik Kazalarını Araştırma Komisyonu kurulması için verilen önergede 'henüz dünya standartlarının yüzde 20 sine ulaşmış bulunan karayollarımızın durumu herkesçe bilinmektedir' tespiti yapılmıştır.
TUİK istatistiklerinde 2000 yılında yol kusur yüzde 0.77 dir. 2008 de bu oran yüzde 0.40'dır. Dünya standartlarının yüzde 20 sine ulaşmış karayollarımızın trafik terörüne neden olan unsurlar içinde yol kusurlarının yıllardır yüzde 1 bile olmayan bir oranla gösterilmesi kusurun neredeyse tamamının sürücülere bulunması trajedinin önemli halkalarından biridir.''
''Karayolları Güvenliği Yüksek Kurulu işlevini kaybetti"
Trafik kazalarının önlenmesi için çok ciddi önlemler alınması gerektiğinin altını çizen Sezer, önerilerini şöyle sıraladı:
''Ulaşım yollarında güvenliği sağlamak için derhal 2010 yılında kurulan Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı gibi Başbakanlığa bağlı trafik güvenliği ile ilgili bir müsteşarlık kurulmalıdır. Karayolları Trafik Kanunu'nda trafik güvenliği konusunda yetki ve sorumluluk verilen 15 kurum, kuruluş, kurullar bu müsteşarlığa bağlanmalı sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, üniversiteler ve diğer unsurların desteği ile mücadele verilmelidir. Karayolları Güvenliği Yüksek Kurulu işlevini kaybettiği için kaldırılmalıdır.
Dünyada trafik yılı ilan eden ve trafik yılında bir önceki yıldakinden daha fazla can kaybı yaşayan tek ülke biziz. 2004 trafik yılı faciasından gerekli dersleri çıkarıp 2012-2015 yılları arasını trafik güvenliği yılları olarak ilan etmeliyiz. Kurulacak yeni müsteşarlık trafik güvenliği yıllarının ve sonrasının projeksiyonunu, projelerini 2011 yılında hazırlamalıdır.''
Kararlılık şart
Trafik Güvenliği Yılları projesi'nin kararlılıkla uygulanması gerektiğine vurgu yapan Sezer, sözlerine şöyle devam etti:
''Toplumun her kesiminde aynı 'dumansız hava sahası' kampanyasında olduğu gibi kararlılık gösterilmelidir. Bilinçlendirme ve sonuca yönelik kampanyalar ile toplumun geneline trafik güvenliği bilinci ve kültürü verilmelidir. Bunlar yapılırken cezalar mutlaka caydırıcı olacak şekilde artırılmalı ve hiçbir şekilde af edilmemelidir.
Alkollü araç kullanarak, aşırı hız yaparak, en basit trafik kurallarına uymaması sonucu yakınlarımızı yitirmemize sebep olanların mahkemelerde en az cezalarla cezalandırılmaları biz trafik mağdurlarının da acılarını artırmaktadır. Bireyin bireye karşı işlediği suçlar kusur oranına da bakılarak mağdurun rızası alınmadan hiçbir şekilde ceza indirimine ya da affa uğramamalıdır.''
''Siyasiler canavara karşı birleşmeli"
Siyasilerin bir önce kayıpların önlenmesi amacıyla harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan Sezer, şunları kaydetti:
''TBMM'de tüm siyasi partiler trafik terörüne karşı birlikte çalışmalıdır. Milletvekilleri STK, meslek odaları, üniversiteler ile birlikte trafik güvenliği konusunda çalışma grupları oluşturmalı sorunları öğrenmelidir. Trafik terörü ulusal bir sorundur, can kayıplarını azaltmak tüm ulusun benimseyeceği ve uygulayacağı kampanya ve projeler ile azalacaktır. Trafik teröründe yitirdiğimiz canlar toplumun ortak değerleridir. Her aileden ulaşım yollarında bir kayıp vermeden TBMM'yi göreve davet ediyoruz'' diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı