Türkiye-ABD ilişkisinde yeni dönem
Merkezi İstanbul'da bulunan düşünce kuruluşu Global İlişkiler Forumu'nun (GİF) kamuoyuna sunduğu raporda Türkiye-ABD arasındaki ilişkinin yeniden tanımlanması ve salt stratejik çıkarlara dayanmaması gerektiği görüşü öne çıktı.
Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Füsun Türkmen ve TEB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi’nin eşbaşkanlığında, iş dünyası, akademi, siyaset ve diplomasi alanlarında 12 üyenin yer aldığı çalışma grubunun hazırlamış olduğu “Yeni Bir Yüzyılın Eşiğinde Türkiye-ABD Ortaklığı” başlıklı raporda iki ülke arasındaki ilişkilerin “Yeni Ortadoğu sınavı” ile karşı karşıya olduğu görüşü iletiliyor.
Raporu bir grup gazeteciye tanıtan Türkmen ABD ve Türkiye’nin küresel ve bölgesel çalkantıların yaşandığı bir dönemde önemli bir denklem oluşturdukları, iki ülke arasında hala algılama sorunları bulunduğu ve 65 yıllık ittifakın yeni bir tanımlamaya gereksinim duyduğunu söyledi.
GİF raporunda dikkat çeken gözlemler ve tavsiyeler özetle şöyle:
-İki ülke arasında çıkan krizlerin çoğu salt iki ülkeyi ilgilendiren meselelerden çok üçüncü taraflarla bağlantılı konulardan çıkıyor.
-Ortadoğu’da sivil toplumların uyanışını tetikleyen yeni ve etkin oyuncular devlet dışı aktörler ve bu aktörler siyasi eylem ve söylemleriyle demokrasi yerleşinceye kadarki dönemden ve sonrasında bölgede önemli bir rol oynamaya devam edecek gibi görünüyor.
-Türkiye ile ABD’nin bölgedeki önceliklerinde büyük bir uyum var gibi görünse de Türk-İsrail ilişkileri, Türk-İran ilişkileri ve nükleer silahlar gibi konular ayrışma noktalarıdır.
-Türk toplumunda Amerikan karşıtlığı dalgasına karşılık Washington’daki kurumlar arasında Türkiye ile ilgili büyüyen bir kutuplaşma bulunuyor. Türkiye ile ABD arasındaki mevcut algı boşluğu ağırlıklı olarak olumsuzu öne çıkarmaktadır ve eğer bu boşluk giderilmezse uzun vadeli ilişkilerde belirleyici bir faktör haline gelebilir.
-Türkiye bölgede saygı duyulan bir güç olmak istiyorsa tüm komşulara eşit mesafede kalmalı ve mevcut çatışmalarda taraf olmaktan kaçınmalıdır.
-Türkiye Kürt sorununun çözümü, gazetecilere açılan davaların çokluğu ve basın üzerinde siyasi baskı, Heybeliada Ruhban okulu ve Rum-Ortodoks Patrikhanesi gibi konuları ele alarak demokratikleşme sürecini bütünüyle tamamlamalıdır.
-ABD Türkiye’deki demokratikleşmeyi kesin ve açık bir biçimde desteklemeli, demokratik yollarla seçilen, temel hak ve özgürlüklere olduğu kadar hukukun üstünlüğüne de saygılı her hükümetle işbriliği yapmalıdır.
-ABD PKK ile mücadelede Türkiye’yi tam olrak desteklemelidir.
-ABD müttefikler arası diplomasiyi yürütürken akılcı olmalı bir müttefik için diğerini gözden çıkarmamalıdır.
-Ülkeleri dost/düşman olarak sınıflayan herşeyi ak/kara olarak gören, havuç-sopa politikası gibi çağdığı diplomatik araçlara bağlı soğuk savaş vizyonunu terk etmeli ve yerini daha açık ve olgun bir diyalog almalıdır.
-Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki son gelişmeler konusunda iki ülke arasındaki diyalog sürmelidir.
2009’da işadamı Rahmi Koç’un öncülüğünde kurulan GİF Çalışma Grubu üyeleri arasında Edip Başer, Hanzade Doğan Boyner, Gökhan Çetinsaya, Memduh Karakullukçu, Sönmez Köksal, Füsun Türkmen, Aslı Başgöz, Yavuz Canevi, Umran S. İnan, Sami Kohen, Özdem Sanberk ve Gözde Küçük bulunuyor.
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği