"Türkiye'de tek bir kale kaldı"

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, partisinin Giresun İl Başkanlığı'nca Belediye Nikah Salonu'nda düzenlenen programa katıldı.

TBMM Genel Kurulunda görüşülen ''Torba Tasarı''yı eleştiren İnce, ''Ortada ne olduğu belli olmayan bir yasa var. Bu torba yasanın içinde esnaf, çiftçinin, bankalara borçlarının yapılandırılması, çek mağdurları, sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçmişi yok. Bu yasada yoksullara dağıtılan kömür işinin kamu ihale mevzuatı dışına çıkarılması var. Bir defa devlet memuru olmamış birisinin genel müdür, müsteşar olması mümkün olacak artık. Kamuda çalışan işçilerin, istekleri dışında sürgüne göndermek var'' diye konuştu.

İnce, ilgili kanunun, gümrükte çifte fiyat göstermesinden dolayı, faiziyle birlikte 800 milyon TL vergi cezası çıkan İngiliz viski şirketlerinin borcunun kapatılması için çıkarıldığını ileri sürerek, şunları söyledi:
''Bu kanun sipariş üstüne çıkıyor. Giresun'da üç kuruşluk borç af oluyorsa bilinsin ki, bunu İngilizler için çıkarıyorlar. Sizi de yanlarına konu mankeni olarak katıyorlar. İngiliz işgalcilerine karşı direnen, onlarla mücadele eden bu meclis, İngiliz başbakanının isteği üzerine kanun çıkarıyor. Türkiye kuşatılıyor. Kurumlar diz çöktürülüyor. Kurumların burnu sürttürülüyor. Bütün kurumları bitirdiler. Kimse kusura bakmasın. İşkenceyi biz gördük. Dolmabahçe'de gizli pazarlıkları onlar yaptı. Türkiye'de direnen tek bir kale kaldı o da CHP'dir. Biz bunu birlikte çözeceğiz ama bizim de bir hastalığımız var. Bu ülkede solcular, CHP'liler birbirlerini, sağcılar devleti yer. Biz birbirimizi yerken onlar yıllarca devleti yediler. Bu hastalıktan vazgeçeceğiz. Milletvekili adayı şu olmuş bu olmuş bir kenara bırakacağız. Aday kim olursa olsun bir kişi dahi kaybetme lüksümüz yok''

CHP'nin Atatürk'ün partisi, Kuvvayi Milliyeci olduğunu ve seçimleri kaybedeceğini bile bile, çok partili sistemi ülkeye getiren parti olduğunu anlatan İnce şöyle konuştu:
''Türkiye bu kadar kuşatılırken bir milletvekili arkadaşımız 'biz sokak sokak dolaşacağız direneceğiz' dedi. Başbakan da 'siz eşkiyamısınız?' diye karşılık verdi. Mısır Devlet Başkanına 'insanlar demokratik haklarını kullanıyor, sakin ol' deyip kendi ülkesinin işçilerini, memurlarını Ankara'nın sokaklarında coplatmak, biber gazı sıkmak, önlerine polis panzerleri koymak eşkiyalıktır. Bunlara diyoruz ki, tahammüllü, akıllı, eleştiriye açık olun''