"Türkiye'nin kalkınmasındaki temel unsur girişimcilik"

1. Genç Girişimciler Kurulu Kongresi TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, icat çıkartan, eski köye yeni adet getiren, taşın altına elini koyan gençlerin toplandığını belirterek, Türkiye'de girişimciliğin desteklenmesini hem ekonomik büyüme hem de istihdam artışı anlamında gerekli gördüklerini söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Nasıl ki günümüzde Çin ekonomisinin yükselişinde ucuz işgücünün, ABD ekonomisinin kalkınmasında birikmiş sermaye avantajının önemi ön plana çıkıyorsa, ben inanıyorum ki, Türkiye ekonomisinin üzerinde yükseldiği temel direk de girişimci ruhun başarısıdır" dedi.

"Girişimci sayımızı artırmalı"

Türkiye'nin 200'den fazla ülkeye mal sattığını anlatan Hisarcıklıoğlu, bu ihracatın yarısının gelişmiş Batı ülkelere yapıldığını kaydetti. Hisarcıklıoğlu, "Peki, bu müteşebbis ruhla ulaştığımız mesafe yeterli midir? Elbette değildir. Zira hedeflerimiz çok büyük, dünya'nın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek istiyoruz. O zaman öncelikle girişimci sayımızı arttırmamız gerekiyor. Girişimciliği, Türkiye'nin kalkınmasının temel unsuru olarak görüyorum. Dahası, Türkiye'deki 6 milyona yaklaşan işsize ve her yıl işgücü piyasasına giren 700 bin gencimize, iş olanağı sağlamanın tek yolu, girişimci sayımızı artırmak, özel sektörümüzün hacmini büyütmektir" diye konuştu.

Türkiye'yi zenginleştirecek, kalkındıracak, işsizlere iş bulacaksak girişimciliğin mutlaka özendirmeli ve teşvik edilmesi gerektiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, her ne kadar, Türkiye'deki girişimci sayısının nüfus içindeki payının, kimi ülkelere göre düşük olsa da bu oranın hızla artacağına inandığını belirtti. Bunu üç somut gerçeğe dayanarak söylediğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Birincisi, Türkiye nüfusunun yarısı, 28 yaşın altında, yani nüfusumuz iş üretme potansiyeli yüksek gençlerden oluşmaktadır. İkincisi, atıl kalan girişimciliği harekete geçirecek ve potansiyel girişimcilere yol gösterecek kurum ve altyapıların Türkiye'de hızla gelişiyor.

Dünyada ve Türkiye'de, genç girişimcilerin karşı karşıya kaldığı temel iki sorun vardır. Bunlar, piyasa içerisinde yeterli tecrübeye sahip olmamaları ve finansmana ulaşım sıkıntısıdır. Yapılması gereken, genç girişimcilerle, mevcut kurumlarımızın sahip olduğu bilgi, birikim, deneyim ve kaynakları bir araya getirmektir. Üçüncü somut dayanak ise, günümüz gençlerinin, bizlerden çok daha eğitimli ve donanımlı yetiştiğini görmemdir."
 

"Demokrasinin kalitesini arttırmadan, güçlü bir ekonomiye sahip olmak mümkün değil"

Önemli bir diğer noktanın da demokrasinin yerleşmesi olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, demokrasinin kalitesini arttırmadan, güçlü bir ekonomiye sahip olmanın mümkün olmadığını ifade etti. "Ekmek, emniyet ve hürriyet birbirinden ayrılmaz bir bütündür" diyen Hisarcıklıoğlu, İstanbul'da bir piyango bayisinin önünden geçtiği sırada oluşan uzun kuyruğu görmesi üzerine hem üzüldüğünü hem de düşündüğünü söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Piyango bayisinin önünde çok uzun bir kuyruk vardı ve kuyrukta bekleyenlerin çok büyük bir kısmı gençlerdi. Öte yandan televizyonda yayınlanan ve büyük paralar vaat eden yarışma programlarının giderek artması ve bunların gençler için umut kapısı haline gelmesi de ayrıca düşündürücü. Hatta bir yarışma programına başvuranların sayısı milyonu aşmıştı. Bu gençler, geleceği kısa yoldan garanti altına almak istiyorlar. Ama böyle bir gelecek olamaz" diye konuştu.

Bazı televizyonlarda yayınlanan sokağa dökülen gençler ve gençler arasındaki kavga görüntülerinden rahatsız olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, bu olayların vebalinin herkesin üzerinde olduğunu söyledi.

Hisarcıklıoğlu'ndan gençlere tavsiye

Gençlere tavsiyelerde de bulunan Hisarcıklıoğlu, konuşmasını söyle sürdürdü:
"Kimseyi öteki gibi görmeyin. Birbirinizi sevin, aynı fikirde olmasanız da, anlayış gösterin, empati kurun. Dünya ve Türkiye'deki adaletsizliklere katkıda bulunmayın. Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir Türkiye ve dünya için çaba gösterin. Hangi dünya görüşünde olursanız olun ister solcu, ister sağcı hiç fark etmez ama vicdanlı olun. Demokrasiye sahip çıkacağız, hukukun üstünlüğünü her daim savunacağız. Evet, sorunlar var mı? Var. Eksiklikler var mı? Var. Ayağımızda prangalar var mı? Var. Ama umutsuzluğa yer yok."