Türkler, şatoda tatil keyfini keşfetti
Yunanistan'ın Sakız Adası'nda, oldukça geniş arazi üzerinde, 2 binden fazla narenciye ağacının içinde bulunan, yakın zaman önce butik otele dönüştürülen, Ortaçağ'dan kalma şatonun müdavimleri arasında Türkler, ilk sırada yer alıyor.
Sakız Adası'na 1100 yılında gelen İtalyan Argenti ailesine ait olan şato ve bahçesindeki konuk evleri, Ortaçağ ceneviz mimarisinin bugüne kadar ulaşabilen en iyi örnekleri arasında kabul ediliyor. Bahçesinde nilüfer havuzları, 2 binden fazla narenciye ağacı, gül ve orkide bahçeleri bulunan ''Argentikon'' yapısının 1500'lerden kalma ana binası, savaşlar ve adayı büyük ölçüde etkileyen 1881 depreminden sağlam çıkmayı başaran ender binalar arasında bulunuyor.
Sadece Venedikli bir usta tarafından 500 yıl önce yaptırılan ve Alman işgali döneminde el konulmaması için sökülerek mahzenlere kaldırılan kapıları dahi paha biçilmez nitelikte olan ana bina dışında, bahçe içinde yer alan 8 taş ev, ziyaretçilerin kullanımına sunulurken, aynı anda en fazla 25 kişi, bu Ortaçağ şatosunda tatil geçirme fırsatı bulabiliyor. Her biri yüzlerce yıllık antika mobilyalarla dekore edilen taş evlerde konaklamak isteyenlerin, evler için günlük 400 avroyu gözden çıkarmaları gerekiyor.
İşletme yetkilileri, yılın 5 ayı hizmet veren tesisin çok sayıda müşterisinin İzmir'den ve İstanbul'dan gelen Türkler olduğunu belirttiler. Sınırlı sayıda konuk kabul eden ve henüz 3 yıldır turizme açılan şatoyu ilk keşfedenlerin Türkler olduğunu ifade eden yetkililer, Türk konukların çok önceden arayarak rezervasyon yaptırdıklarını kaydettiler.
Ailesine 500 yıldır ait olan mülkü, içerisine hiçbir yeni yapı inşa edilmemesi koşuluyla turistik amaçla kullanılmak üzere devreden, İtalya'nın Sakız Adası Fahri Konsolosu Lorenzo Argenti, adaya 900 yıl kadar önce ayak basan büyük büyük dedesi Lorenzo Argenti'den bu yana, ailesinin Sakız'ın kültürel ve sosyal yaşamına önemli katkılarda bulunduğunu kaydetti.
Mülkünün turizme kazandırılmasından önce, kütüphanede bulunan 250 bin kitabı Sakız Kütüphanesi'ne bağışladığını, ayrıca ailesinin geleneksel giysi ve aksesuarlarının yaşatılması için adada bir folklor müzesi kurduğunu anlatan Argenti, yapının 1915 yılından sonra 40 yıl süren tadilattan geçirildiğini, ancak orijinal özelliklerinin tamamen korunduğunu kaydetti.
Argenti, yapıyı ziyaret edenlerin, mimari ve dekorasyonun yanı sıra, bahçe düzeni Nice ve İtalya'dan gelen bahçıvanlar tarafından yapılan narenciye ve çiçek bahçelerine hayran olduklarını söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti