Uğur Geliyor Aklıma
16 yıldan beri omuz başımızda boşluğunu duyduğumuz yurtseverliğin simgesi o yiğit adamı ne kadar çok anıyor, ne kadar çok arıyoruz. Evet, yıllardır ülkemin Atatürk’ten, aydınlanmadan uzaklaşarak bir karanlığa doğru dış güçlerin güdümünde dinci bir yapılanmaya doğru sürüklenişine tanıklık ederken, Uğur geliyor aklıma.
Vurgunları, soygunları, yolsuzlukları, Deniz Feneri’ni izledikçe, Uğur’u anmak geliyor içimden. Aydın yaftalı AKP’ye demokrasi misyonu biçen, soldan dönme, emperyalizmi lügatlerinden çıkaran liberalleri okuyup dinledikçe, Uğur’u ne çok özlüyorum. Türkiye’de sosyal devletin, laikliğin, bağımsızlığın kökünü kazıyanların güç kazandığını görüp yaşadıkça, Uğur’u anmamak mümkün mü? Töre cinayetleri ile yitirdiğimiz gencecik, günahsız genç kızlarımızın acısı yüreğimizi dağlarken keşke Uğur bizimle olsaydı diye düşünüyorum. Yakın dostlarımız İlhan Selçuk, Mustafa Balbay, Kemal Alemdaroğlu ile birlikte emekli generaller, profesörler sabah karanlığında bir baskınla ve hoyratça gözaltına alındığı zaman, Uğur’u hatırlıyorum.
Cumhuriyetten, bağımsızlıktan, aydınlanmadan, laik, sosyal hukuk devletinden yana Atatürk’ün akıl ve bilim mirasını özümsemiş milyonların gerçekleştirdiği o görkemli mitinglere katılanları, destek verenleri, darbe yandaşları olarak suçlayanlar aklıma Uğur’u getiriyor. Sağ olsaydı bu suçlamayı nasıl karşılayacağını düşünüyorum.
Emperyalizmin oyunlarına alet olan, ülke yöneticilerinin aymazlığında ırkçılığa, dinciliğe, ilkelliğe sürüklenen yurdumun ve halkımın kuşatılmışlığını ve birer birer vurulup öldürülen Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Abdi İpekçi, Cavit Orhan Tütengil, Ümit Doğanay, Bahriye Üçok, Hrant Dink ve daha nice değerlerimizi hatırlayıp büyük eziklik ve utanç duyuyorum.
Uğur 70’li yıllarda Türkiye’nin gençleri sağ ve sol kamplara ayrılarak birbirlerini öldürürken bu çatışmada kullanılan silahların Bulgaristan yolu ile aynı kaynaklardan geldiğini ve iki tarafa servis yapıldığını ispatlıyordu.
Hayatta olsa idi bizim gibi onun ardından Türkiye’nin ne kadar çok dönek, ikiyüzlü, çıkarcı, riyakâr, işbirlikçi, beyninin ışığını satışa çıkarmış insan yetiştirdiğine tanık olacak, mücadele alanını genişletmek zorunda kalacaktı. Hiçbir zaman, hiçbir yerde eksik olmayan yurt ve insanlık düşmanları, onun vücudunu 16 yıl önce yok ettiler. Şimdi o yürekli, o yiğit insanın yitirdiğimiz tüm yurtseverler adına yükselttiği haykırış, tüm namuslu yurtsever insanların kulaklarında çınlıyor.
“Vurulduk ey halkım unutma bizi, göz göre göre öldürüldük, emperyalizmin ahtapot kollarına teslim edilen ülkemizin, bağımsızlığı için kan döktük sokaklara. Kurtuluş Savaşı’nda emperyalizme karşı dalgalandırdığımız bayrağımızı daha da dik tutabilmekti bütün çabamız. Korkmadan öldük ey halkım unutma bizi. Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım unutma bizi. Bir gün sesimiz hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım unutma bizi. Özgürlüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz, şimdi hep birlikteyiz ey halkım unutma bizi, unutma bizi, unutma bizi.”
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!