Ulusoy'un tutukluluk süresi devam ediyor

Akdeniz Üniversitesi'nde nisan ayında yaşanan olaylarla ilgili açılan davaya devam edildi. Mahkeme heyeti, yerleşkede ateş açan sanık Ömer Ulusoy'un tutukluluk halinin devamına karar verildi. Ulusoy hakkındaki ''öldürmeye teşebbüs'' suçlamasının ''silahla ateş etme'' suçuna dönüşebileceği belirtildi.

Ulusoy'un tutukluluk süresi devam ediyor
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.11.2008 - 13:51

Akdeniz Öğrenci Yurdu'nda 4 Nisan'da, yerleşkede de 6 Nisan'da karşıt görüşlü öğrenciler ve dışarıdan gelen kişiler arasında yaşanan olaylarla ilgili davanın duruşması Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.

Duruşmaya, öğrenci olmadığı halde yerleşkeye giren ve kalabalığın üzerine 9 el ateş açtığı görüntülere de yansıyan tek tutuklu sanık Ömer Ulusoy ile tutuksuz sanıklardan Tahir Kara, Ayhan Sezgin, Çağrı Bulut, İsmail Ahmet Turgut, Ahmet Çuhadar, Yasin Çakmak ve avukatları katıldı.

 

Ömer Ulusoy'un avukatının savunması

Sanık Ömer Ulusoy'un avukatı Ayhan Atasayar, geçen duruşmada söylediği ve salonda gülüşmelere neden olan ''Ömer Ulusoy'un fiili, olayları bitiren bir vukuattır'' sözüne atıfta bulunarak, sözlerinin yanlış anlaşıldığını, basında da geniş yer aldığını, ancak bu savunmasının tutarlı olduğunu söyledi.

''Ömer Ulusoy'un bu davada silah kullandığı için suçlu olduğu su götürmez'' diyen Avukat Atasayar, müvekkilinin silah kullandığını, üniversite bahçesine girdiğini ve silahla korkutma amacıyla ateş ettiğini savundu.

Ulusoy'un basında olayı ''provoke eden ve olayı tetikleyen'' kişi olarak yansıtıldığını ileri süren Atasayar, şu savunmayı yaptı:
''Bu olayın meydana geldiği 6 Nisana kadar üniversite nasıldı? Öğrenciler gülüp oynayıp, bahçede halay mı çekiyorlardı? Öncesinde ellerinde zincirler, sopalar olan, kin ve nefret dolu bir grubun, öğrenci yurduna girip, zarar verdiği, öğrencilere saçlarından sürükleyerek saldırdığı, görüntü kayıtları ve tespitlerde var ama Ömer Ulusoy ortaya çıkana kadar bu olayları basında görmedik. 6 Nisanda da, Ömer Ulusoy gelene kadar yerleşkede yaşanan olaylara müdahale yok. Bu müvekkilimin görevi değil, ama o olmasaydı ve kan aksaydı, yakın tarihimizdeki olaylar yaşansaydı ne olacaktı?''

Olaylarda ve davada tarafların ''devrimci'' ya da ''ülkücü'' olarak nitelendirildini, kendisine göre ise davanın ideolojik yanının bulunmadığını iddia eden Atasayar, ''Davaya ideolojik olarak yön verilmeye çalışılıyor. Bazılarına devrimci, bazılarına ayrılıkçı örgüt sempatizanı deniyor. Biz hukukçuyuz. Olayın ideolojik yanı yok'' diye konuştu.

Atasayar, elinde zincirle görüntülenen sanıklardan Ahmet Bekmez'in tahliye edildiğini, müvekkili Ömer Ulusoy'un ise halen tutuklu yargılandığını belirterek, Ömer Ulusoy'un eyleminin ateş etmekten ibaret olduğunu iddia etti. Atasayar, Ulusoy'un tahliye edilmesi ile olaylarla ilgili mahkemenin Akdeniz Üniversitesi yerleşkesinde keşif yapması taleplerini yineledi.

 

''Dava düşsün"

Mahkeme Heyeti, duruşmada, Ömer Ulusoy hakkında, ''Silahla ateş etme'' suçunu düzenleyen TCK'nin 170/1-C maddesinin uygulanması olasılığı nedeniyle ek savunma hakkı verileceğini bildirdi.

Daha önce yaptığı savunmaların benzerlerini içeren iki sayfalık dilekçesini mahkemeye sunan sanık Ulusoy, sözlü savunmasında da ''Ben 9 el ateş ettim, orada 200 kişi vardı. Hakkımdaki davanın düşmesini talep ediyorum'' dedi.

Duruşmada, tutuksuz yargılanan bazı öğrencilerin avukatları da müvekkillerinin olaylarda yaralandıklarını belirterek, davaya müdahil olarak kabul edilmelerini talep etti. Bu talep üzerine söz alan sanık avukatlarından Nizamettin Sağır ise müdahillik talebinde bulunanların olayları başlattığını, suçtan zarar görmediklerini ve olaylarda 20'ye yakın kişinin yaralanmasına sebebiyet verdiklerini iddia ederek, müdahillik taleplerinin reddedilmesi isteminde bulundu.

 

Mahkemenin ara kararı

Taleplerin ardından Cumhuriyet Savcısı Ramazan İnan, Akdeniz Üniversitesi'nde daha önce yaşanan ve yargılaması Antalya 8. Asliye Mahkemesi'nde halen süren başka bir davanın, bu davayla birleştirilmesi isteminin reddedilmesini talep etti. Savcı İnan, Ömer Ulusoy'un hakkında açılan ''öldürmeye teşebbüs'' suçunun niteliği nedeniyle tutukluluk halinin sürdürülmesi isteminde de bulundu.

Mahkeme Heyeti, verdiği ara kararında, farklı sanıkların yargılandığı iki davanın birleştirilmesinin yargılamayı uzatacağını belirterek, bu yöndeki istemi reddetti. Heyet, sanık öğrencilerin müdahillik talepleri ile Akdeniz Üniversitesi yerleşkesinde keşif yapılması taleplerinin da daha sonra değerlendirileceğini belirtti.

Mahkeme Heyeti, hakkındaki suçlamaların niteliği dolayısıyla sanık Ömer Ulusoy'un tutukluluk halinin sürdürülmesine karar vererek, duruşmayı aralık ayına erteledi.

 

''Mahkemenin psikolojisi değişti"

Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan Ömer Ulusoy'un avukatı Ayhan Atasayar, duruşmada Ömer Ulusoy'a TCK 171/1-C maddesinin uygulanma ihtimali nedeniyle ek savunma hakkı verildiğine dikkati çekerek, bu ek savunmayla, Ulusoy hakkındaki ''öldürmeye teşebbüs'' suçlamasının ''silahla ateş etme'' suçuna dönüşebileceğinin ortaya çıktığını ileri sürdü.

Ömer Ulusoy'un ateş açarak olayların büyümemesini sağladığı iddialarını yineleyen Atasayar, ''Ek savunma hakkı verilmesi, yaptığımız bu savunmamızın tutarlılığını ortaya koydu. Mahkemenin psikolojisi değişti'' şeklinde konuştu.

Avukat Nizamettin Sağır da Ulusoy'a ek savunma hakkı verilmesiyle hakkındaki suç vasfının değişeceğine dair mahkemede kanaatin oluşmaya başladığını savundu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon