"Umut dalgasının hissedildiğini görüyoruz"

CHP'nin dış ilişkilerden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Gülsün Bilgehan, CHP Genel Başkanlığına Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçilmesiyle ilgili olarak, "Türkiye'nin içinde başlayan o umut dalgasının yavaş yavaş dışarıda da hissedildiğini görüyoruz" dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 22.06.2010 - 08:25

BM'de düzenlenen Sosyalist Enternasyonal toplantısı için New York'a gelen CHP heyetinde yer alan Bilgehan, Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Parti Meclisi üyesi Didem Engin ve Dış İlişkiler Sekreteri Petek Gürbüz Üstün, toplantının ilk gününün ardından Türkevinde basın toplantısı düzenlediler.

Bilgehan, CHP'nin iki yıldır Sosyalist Enternasyonal toplantılarından biraz uzaklaştığını, BM'de düzenlenen bu toplantının bu anlamda CHP'nin diğer partilerle yeniden tanışma toplantısı olduğunu belirterek, "Bu toplantı, Sosyalist Enternasyonal'a yeniden bir dönüş oldu sayılır" diye konuştu.

CHP'nin yeni başkanının seçildiğini, bu anlamda Türkiye'de çok daha ümitli bir seçim dönemine girdiklerini Sosyalist Enternasyonal'daki parti temsilcilerine anlattıklarını söyleyen Bilgehan, Orta Doğu konusunda kendisinin bir konuşma yaptığını bildirdi. Toplantının en ilginç anlarından birinin İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak'ın toplantıda konuşma yapması olduğunu belirten Bilgehan, "Barak, bölgenin en hareketli zamanında Sosyalist Enternasyonal için New York'a gelip kendi görüşlerini sundu, hakikaten çok kararlı ve çok kısa bir konuşma yaptı, tartışmaya girmedi" dedi.

Kendi konuşmasında, Türkiye'nin İsrail ve Filistinliler ile iyi ilişkiler kurmasına işaret ettiğini kaydeden Bilgehan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"CHP'nin aşırı kahramanlıklara, maceralara girmeden, gerçekçi bir politika temelinde dünyada barış, Türkiye'de barış siyasetini devam ettireceğiz. Bunun yanında canlı ekonomisiyle, demokrasiyi benimseyen, Kopenhag kriterlerini kabul etmiş bir Türkiye'nin Doğu için de önemli bir model olduğunu düşünüyoruz. Biz de Türkiye'nin çok daha iddialı olduğunu, Orta Doğu'da da iddialı olabileceğini düşünüyoruz, barış için yapabileceğimiz bir katkımız varsa, mutlaka biz de buna devam edeceğiz."


Sosyalist Enternasyonal'in gündemindeki konular

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran da Sosyalist Enternasyonal'ın gündeminde "G-20 zirvesi öncesinde küresel ekonomik kriz ve bu kapsamda alınabilecek tedbirler, çevre duyarlılığı ve iklim değişikliği, Orta Doğu ve silahsızlanma" konularının yer aldığını belirtti.

Sosyalist Enternasyonal'ın küresel ekonomik krizle mücadelede, iyi yönetişime, sosyal devletin denetleme ve düzenlemedeki rolüne özel önem verdiğini belirten Oran, "Toplantıda gerçek ekonomi olmayan, sanal ekonomi üzerinden (borsa hisseleri) vergi alınması gerektiği, yeşil ekonominin, üretimin ve adil paylaşımın önemi üzerinde duruldu" dedi.

Oran, Sosyalist Enternasyonal'ı önemli bir iletişim ağı olarak gördüklerini belirterek, "Bundan sonraki süreçte, ilişkileri daha etkili kullanmaya çalışacağız, Türkiye'de olduğu gibi yeni siyaset anlayışımızda yurt dışında da daha çok sahada yer alacağız, görüş alışverişinde bulunacağız" dedi.


Papandreu ile özel görüşme


Sosyalist Enternasyonel'in Genel Sekreteri Luis Ayala ve Dönem Başkanı Yorgo Papandreu ile görüştüklerini bildiren Bilgehan, "Sayın Papandreu ile grup olarak özel bir görüşmemiz oldu, o da yeni CHP yönetimini kutladı, iktidar yolunda bize başarılar diledi. Sosyalist Enternasyonal'ın amacı zaten oradaki partilerin iktidar olabilmesi" dedi.
Umut Oran, Papandreu'nun kendileri için ayrı bir önemi olduğunu belirterek, "Komşumuz Yunanistan ciddi bir ekonomik krizden geçiyor, dayanışma zamanı. Yunanistan'da yaşayan Türk kökenli vatandaşlarımız da var, Kıbrıs ve AB konuları da bizim için çok önemli" dedi.

Papandreu görüşmesine yönelik sorular üzerine bunun daha çok bir tanışma görüşmesi olduğunu belirten Bilgehan, "Papandreu belki Türkiye'deki temasları sırasında Genel Başkanımız ile görüşebilir, ama tabii çok az bir zamanı varmış. Biz ona ne dediysek, iyi niyetle bize hep gülümseyerek yanıt verdi, diyaloğa girmeye hazır" diye konuştu.


"Sıcak karşılandık"

Bilgehan, temasları çerçevesinde başta Alman, Fransız sosyalist partileri, Avrupa Sosyalist Partisi olmak üzere pek çok parti temsilcisiyle ikili görüşmeler yaptıklarını belirterek, "Toplantıda bize karşı gayet sıcak, cesaret verici bir hava gördük" dedi.
"CHP'nin eski sol kimliğine geri dönüp dönmediğine" ilişkin bir soru üzerine Bilgehan

, "CHP'de bir süreklilik var, kişilerin değişmesi algıları da değiştirebilir, bugün samimi olarak çok sıcak karşılandığımızı söyleyebilirim" dedi.

Toplantıda "Mavi Marmara"ya saldırının gündeme gelip gelmediğine ilişkin bir soru üzerine Bilgehan ve Oran, toplantıda konunun detaylı olarak gündeme gelmediğini, daha çok genel olarak İsrail-Filistin sorununun ele alındığını belirttiler.

Bilgehan "İsrail kendine göre çok haklı, Filistinliler de kendilerine göre çok haklı, bu da meselenin ne derece çıkmazda olduğunu gösteriyor. Toplantıda Hamas temsilcisi yoktu, El Fetih temsilcileri vardı" dedi. CHP'nin Hamas'a bakışına yönelik bir soru üzerine Bilgehan, Hamas'ın 2006 yılında seçildiğini, şimdi yeniden bir seçim yapılması gerektiğini, ancak seçim sürecini Hamas'ın durdurduğunu söyledi.

Türkiye'nin demokratik ilkelerinin, bölgede diğer ülkelerle kıyaslanamayacağını, belki İsrail'in Türkiye'ye (demokrasi anlamında) en yakın ülke olduğunu söyleyen Bilgehan, "Türkiye olarak biz çok iyi bir model olabiliriz, bizim hedefimiz AB'nin insan haklarını demokratik kurallarını benimsemiş bir ülke olarak o bölgeye örnek olabilmek" diye konuştu.

CHP Dış İlişkiler Sekreteri Petek Gürbüz Üstün de Hamas'ın ABD terör örgütü listesinde 10. sırada, PKK'nın da 17. sırada olduğunu belirtti. Umut Oran, bir soru üzerine BDP'nin bir siyasi parti olduğunu, PKK'nın ise terör örgütü olduğunu söyledi.


Neden New York?

"Kapitalist dünyanın merkezi New York'ta" neden bu toplantının yapıldığına yönelik bir soru üzerine ise Üstün, bunun teknik bir nedeni olduğunu, Sosyalist Enternasyonal'in toplantıyı BM'de düzenlediğini, dolayısıyla o yüzden ABD'ye geldiklerini söyledi.

"CHP'deki yeni kimliğin partiyi iktidara taşıyıp taşımayacağı" sorusunu da Bilgehan, "Sosyalist Enternasyonal'in kurallarını, değerlerini benimseyen bir CHP var, bunu biraz daha fazla kanıtlayacağız. İktidara gelip gelmeyeceğimize ise Türkiye'deki seçmenler karar verir, bizim hedefimiz önce zaten Türkiye'de başarılı olmak" diye yanıtladı.

Umut Oran da küresel ekonominin ardından neoliberal politikaların dünyada sorgulanıp yargılandığını belirterek, aynı kapsamda AK Parti'nin 2008 yılından beri sürekli oy kaybettiğini söyledi.


CHP'nin Washington'da ofis açması ve dış politika


Bilgehan Bilgehan, CHP'nin Washington'da büro açıp açmayacağının sorulması üzerine, o konuyu değerlendirdiklerini, henüz karar verilmediğini, hem ABD, hem de ABD'deki Türklerle ilişkilerini daha sıcak hale getirmek istediklerini söyledi.

CHP'nin yeni döneminde ABD'deki Türklerle yakın ilişki kurup kurmayacağı sorusunu yanıtlayan Oran ise CHP olarak olayları yerinde takip etmek ve dünyadaki tüm Türk vatandaşlarıyla bütünleşmek istediklerini söyledi.

"CHP'nin de bir Ahmet Davutoğlu'na sahip olup olmadığı" şeklindeki bir soru üzerine de CHP yetkilileri, "partilerinin son derece güçlü ve uzman bir ekibe sahip olduğunu, kişiler üzerinden siyaset yapmadıklarını" söylediler.

CHP Parti Meclisi üyesi Didem Engin, bir soru üzerine, seçimlerde iktidara geleceklerine inandıklarını belirterek, "Hem iç politikadaki, hem dış politikadaki çalışmalarımızı yeniden yapılandırıyoruz. Önümüzdeki dönemde dış politikada da aktif olarak göreceğiniz bir CHP olacak" dedi.


AB üyeliği

Dış politikada AB üyeliğine özel önem verdiklerini ve bu sürecin biraz unutulduğunu savunan Bilgehan Bilgehan, sürecin bazı engellerle karşılaştığını söyledi. Türk yurttaşlarına AB tarafından haksızca vize uygulandığını, Gümrük Birliği anlaşmasından kaynaklanan bazı haksızlık ve eksikliklerin olduğunu vurgulayan Bilgehan, en başta bu sorunların çözülmesi gerektiğini belirtti.

CHP'nin AB üyeliğine karşı olduğu yönündeki iddiaların kesinlikle doğru olmadığını vurgulayan Bilgehan, "1963 Ankara Anlaşmasını imzalayan İsmet İnönü, bu çok önemli... Lozan Anlaşmasını imzalayan İsmet Paşa, 1963'te Ankara Anlaşmasını imzalamış, bu bizim en büyük hedefimiz, bence AB'ye üye olabilmek Atatürk devrimlerinin son halkasıdır" diye konuştu.

Son yıllarda AB üyeliği yolunda ilerleme sağlandığını, daha önceki dönemde tüm reform paketlerini AK Parti ile CHP'nin birlikte kabul ettiklerini belirten Bilgehan, "AB konusunun partiler üstü bir süreç olması gerektiğine ben şahsen inanıyorum" dedi. Bilgehan, Kıbrıs konusunda, Ermeni meselelerinin çözümünde bazen Türkiye'nin tek taraflı iyi niyetli olmasının da yetmediğini belirtti. Bilgehan, yine bir soru üzerine, iktidara gelmeleriyle "Türkiye'de 'gizli gündem' endişesinin ortadan kalkacağını" söyledi.

Umut Oran da AK Parti'nin iktidar olduğu 8 yılda toplam 1000 şehit verildiğini, bu oranın son dönemde çok arttığını belirterek, AKP'nin içeriye ve dışarıya yönelik politikalarının "ucu kapanmayan süreçlere" yol açtığını, somut sonuç getirmediğini ve orta akla başvurulmadan oluşturulduğunu savundu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon