Vur emri gibi!

Erdoğan resmen polis şiddetini teşvik etti: Nasıl sabrediyorlar anlamıyorum.

Vur emri gibi!
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 23.05.2014 - 22:27

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, polisin attığı gaz fişeğiyle yaşamını yitiren Berkin Elvan’ı anma protestolarında iki kişinin yine başlarından vurularak öldürülmesi konusunda polise adeta “vur emri” verdi. Erdoğan, “Biz bu ülkede her ölüm hadisesinde tören mi düzenliyeceğiz? Ölmüştür, geçmiştir. Ama Kılıçdaroğlu’na göre tabii ekmek almaya giderken ölen birisi, gencimiz veya çocuğumuz. Dürüst ol, dürüst. Kimi aldatıyorsun, gerçek ortada. Polislerimize molotof attılar. Aracın içinde polislerimiz yanmaya başladı, kendilerini dışarı zor attılar. Allah aşkına, bütün bunlara karşı polis eli kolu bağlı mı duracak, bir şey yapmayacak mı?” dedi.

Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Soma’daki maden faciası ve sonrasında yaşanan gelişmelere değindi. “Hiç kaza olmaz diye bir anlayışın yanlış olduğunu söylemek zorundayım” diyen Erdoğan, facianın ardından kendilerine “Somali’yi bırak Soma’ya bak” eleştirileri yapıldığını yineledi. Erdoğan, şöyle konuştu:

“İnanın bu Somali’ye, Bosna Hersek’e, Sırbistan’a el uzatmamızı eleştirenler Soma’yı da bilmezler, haritada yerini dahi gösteremezler. Bunlar dünyayı kendi küçük semtlerinden ibaret zanneder; bunlar lüks kafelerde otururlar, boğaza nazır villalarında, köşklerinde demlenirler, ellerinde akıllı telefonlarıyla attıkları tweetlerle ahkam keserler, yalan söylerler, provokasyon yaparlar, yaptıkları bu.”

‘Bunların yüzüne niye tükürmüyorsunuz?’

Konuşmasında köşe yazarları Yılmaz Özdil ile Yazgülü Aldoğan’a yönelik tepkisini sürdüren Erdoğan, “Güya bayan, o da ‘ne şehittir, ne gazi’ ardından ‘niyazi’ diyor. Şuna bak, güya kadın. Şimdi ben soruyorum, hani kadın hakları dernekleri, hani insan hakları dernekleri. Bir başka şey olduğu zaman ayağa kalkıyorsunuz. Burada niye ayağa kalkıp bunların yüzüne tükürmüyorsunuz, soruyorum” dedi. Erdoğan, madenci yakınlarından yazarlara dava açmalarını istedi.

‘Sokaklarda terör estiriliyor’

Facianın ardından Türkiye genelinde yapılan protesto eylemlerini “sokaklarda terör estiriliyor” diye niteleyen Erdoğan, “Kan kustuk, kızılcık şerbeti içtik dedik. Ama kimse kusura bakmasın. Şımarıklık karşısında, had bilmezlik karşısında, nefret suçları karşısında daha fazla susacak değiliz. Soma’yı bahane edip, vuran, kıran, tahrip eden, polise saldıran, yeni cinayetler işleyen kan tacirleri karşısında elbette susmayacağız” ifadelerini kullandı.

‘Ölmüş gitmiş, tören mi düzenleyeceğiz’

Erdoğan’ın gündeminde geçen yıl polisin attığı gaz fişeği nedeniyle 269 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren Berkin Elvan da vardı. Önceki gün 2 kişinin başlarından vurularak yaşamını yitirdiği Berkin Elvan’ı anma protestolarına değinen Erdoğan, Elvan için “Ölmüştür, geçmiştir” derken, şunları kaydetti:

“Berkin Elvan’ı anmak için okulda törenler düzenleyeceklermiş. Şu hale bak. Biz bu ülkede, kusura bakmayın, her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz? O zaman bütün işleri bırakalım, törenlere bakalım. Ölmüştür, geçmiştir. Ama Kılıçdaroğlu’na göre tabii ekmek almaya giderken ölen birisi, gencimiz veya çocuğumuz. Dürüst ol, dürüst. Kimi aldatıyorsun, gerçek ortada, her şey ortada, resimlerle kayıtlarla her şey ortada. Ama o evladı, o yavruyu aldatanlar da ortada. Şimdi dün ölüm yıldönümüymüş. Ölüm yıldönümü de değil. Olayların olduğunun yıldönümü. Bunu gerekçe tuttular. Ne yaptılar, orayı adeta terörize ettiler.”

Atılan molotofkokteyllerinden birinin polis aracının içine düştüğünü anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aracın içinde polislerimiz yanmaya başladı, kendilerini dışarı zor attılar. Nitekim kolları ve vücutlarının bazı yerleri yandı. Şu anda Okmeydanı SSK Hastanesi’nde bakımdalar. Arkadan gelen bir polis aracı orada müdahale etme noktasında gitti. Ama onları da yakıyorlar. Düşünebiliyor musunuz? Bütün bu araçların üzerine bu teröristler çıkarak, orada aracın camlarını kırmaya çalışıyorlar. Allah aşkına, bütün bunlara karşı polis eli kolu bağlı mı duracak, bir şey yapmayacak mı? Nasıl sabrediyorlar ben bunlara anlamıyorum. Biz terörize olmuş olanları mı konuşalım? Ellerinde molotofkokteylleriyle havai fişeklerle polisine, cam çerçeve tüm esnafa saldıranları mı savunacağız, onları mı konuşacağız. Ama bu ülkenin ana muhalefet partisi lideri bunları savunuyor. Bunların yanında yer alıyor. Kusura bakmasın biz onların yanında yer alamayacağız. Biz gerçek manada mağdur, mazlum halkımızın yanında yer alacağız.”

‘Üzülme Kılıçdaroğlu, çalış senin de olur’

Erdoğan, Kılıçdaroğlu ile yaşadığı “sivil cumhurbaşkanı” tartışmasına da değinirken, “Neymiş? Arkadaşları gelmişler, ‘Bir orgenerali, genelkurmay başkanlarından birini, kalkalım, işte cumhurbaşkanı adayı gösterelim’ demişler. O da demiş ki ‘Yok sivil olacak’. Sevsinler seni. Dürüst konuş” dedi. CHP’nin buna alışkın olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

“Hayatınızda bir kere gördünüz. Gazi Mustafa Kemal, onu bir kenara koyalım. Ondan sonra partinin vazgeçilmezi diye devamlı anlatılan İsmet İnönü de apoletliydi. Siz o İsmet İnönü’yü bu ülkede cumhurbaşkanı yaptınız. Ondan sonra sivilde de zaten Menderes’in ortaya çıkışıyla beraber onun için süreç bitti. Ama gene ne yazık ki bu ülkede apoletliler vardı. 12 Eylül’de de ne yazık ki bunu gördük. Şimdi sivillerin bu ülkede cumhurbaşkanı olması noktasında işte Allah rahmet etsin, Turgut Bey bu ülkede sivil bir cumhurbaşkanı oldu ve Demirel bir sivil cumhurbaşkanı oldu. Arkasından adayımız Sayın Abdullah Gül, cumhurbaşkanı oldu. Bunlar da bu ülkede fena mı oldu? Üzülme Kılıçdaroğlu, çalış senin de olur. Ne yapayım? Halkı kucakla, halkın karşısında mütevazı ol, dürüst ol. Dürüst konuştukça halk dürüst siyasetçiyi sever. Sen de böyle ol.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler