"'YARSAV kaybetti' sığ bir söylemdir"

HSYK'ye adli yargıdan seçilecek 7 asıl ve 4 yedek, idari yargıdan seçilecek 3 asıl ve 2 yedek üyelik için yapılan seçimden, Adalet Bakanlığının desteklediğini kabul etmediği liste kazandı. Bakanlığın destek verdiği ileri sürülen listenin seçimi açık ara kazanmasını değerlendiren Tarhan, birlik olarak Genel Kurul kararı aldıklarını anımsattı ve neden böyle bir karar aldıklarına açıklık getirdi. Tarhan, "Genel Kurul kararını, sonuçları öğrenmeden aldık. Anayasa değişikliği nedeniyle bir strateji belirlemesi gerektiğini düşünüyoruz YARSAV'ın. Kurulun, bu konuda yöneticilere yetki vermesini düşünüyoruz. O nedenle bir karar aldık" dedi.

 

"Sonuç şaşırtıcı değil"

Sonucun şaşırtıcı olmadığını vurgulayan Tarhan, şöyle konuştu:
"8 yıldır yargıdaki kadrolaşmaya dikkat çektik. İki ay önceden bize ulaşan bir listeden bahsettik. Çok sistemli ve örgütlü bir çalışma yapıldığını biliyorduk. Demokratikleşen bir HSYK'dan nereye geldiğimizin görülmesi gerekir. Kürsüye ağırlık vereceğini söyleyen siyasi iradenin Kurul'da birden çok müsteşar bulundurmak istediği çok açık. Bakanlık bürokrasisinin doğrudan HSYK'ya taşındığı ve liste oluşturduğu artık tamamen kanıtlanmış durumda. Dünyanın hiçbir yerinde yargıç seçimlerine yürütme organın bu kadar müdahale ettiği görülmemiştir."

"Siyasi partinin listesi söz konusu"

Tarhan, meslek örgütlerinin, dünyanın her yerinde bu tür seçimlerde, söz hakkına sahip olduğunu savunarak, "Örgütler bu tür seçimlere müdahale ederler. Adaylar açıklandıktan sonra, kimleri destekleyeceğimizi belirtmiştik. Başından beri liste dayatması yapmadık. Bütün adaylar açıklandı ve biz ondan sonra bu adaylara destek veriyoruz dedik" dedi.
Demokrasi anlayışlarının bunu gerektirdiğini ifade eden Tarhan, "Oysa aylar öncesinden hazırlanmış ve adliyelere dikte edilmiş bir bakanlık yani bir siyasi partinin listesi söz konusudur burada. Önemli olan budur. Yargıdaki siyasallaşma bizi üzüyor. YARSAV hedefe konuluyor" diye konuştu

 

"Üye sayımızın üstüne çıktık"

Tarhan, "Bazı odaklar 'YARSAV hezimete uğradı diyor' nasıl yorumluyorsunuz" şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi:
"Demokratik kitle örgütü ilkeleri gereği bazı adaylara destek olabilirler. Bu tabiî ki finansal destek olamaz. İnternet sitenizden açıklarsınız. Dersiniz adaylarımız bunlar. Yani bu ilkesel anlamda bir destektir. Bakanlığın ise iktidarın tüm olanakları kullanarak dikte ettiği bir liste var. Baştan daha 'evet' çıkmadan adliyelerde dolaşan bir listeden söz ediyoruz. Vahamet arz eden durum da budur zaten. Bunu vurgulamak gerekir. Hiçbir şekilde yürütme organın müdahil olmaması gereken bir süreçte, kişiler ekipler oluşturup, organize bir şekilde liste hazırlayıp 'bunlara oy vereceksiniz' diyorlar. Şimdi nasıl milli iradeden söz edersiniz. Evet sonucu çıkmadan bununla ilgili çalışma yapıyorsunuz. Çelişki budur. Yargıyı ele geçirme projesi aslında çok baştan yapılan bir çalışmanın ürünüdür. Buna biz kaç yıldır dikkat çekiyoruz. Ama bu konuda başarı sağlanamamasının nedeni olarak günah keçisi olarak YARSAV'ı görmek doğru değildir. Çünkü biz demokratik bir örgüt olarak üye sayımız bellidir. Bin 500'dür. Bu üyelerin bir kısmı emekli, bir kısmı yüksek yargıç, bir kısmı da idari yargıçtır. Oy sayımız nettir. Biz bunun çok çok üstüne çıkmışız zaten. Mevcut üye sayımızın çok çok üstüne çıkmışız. Yani aslında bunu başarı olarak değerlendirebiliriz, ama ülkemiz adına bir başarısızlık ve olumsuzluk olarak değerlendiriyoruz. Önemli olan ülkenin demokrasi adına nasıl bir tehlikede olduğuna işarettir. Benim için önemli olan budur."

"'YARSAV kaybetti, bakanlık kazandı" sığ bir söylem"

Bakanlık yaptıkları tüm çalışmaları "engellediğini" öne süren Tarhan, "kabahati bunlara yüklemek gibi bir kolaycılıkta yapmıyorum ben" dedi. Yargıdaki kadrolaşma olduğundan ve bunu tehlike olarak gördüklerini ifade eden Tarhan, "HSYK seçimlerini YARSAV kaybetti, bakanlık kazandı demek çok sığ bir söylem olur. Bu olayın geçmişini görmek gerek. Mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu ülkede bir eksen kayması varsa ve demokratik yapıdan yargı eliyle uzaklaşılıyorsa bunu kurtaracak tek çalışmayı yapacak meslek örgütü de sadece YARSAV olmamalıdır. Ben ülkemizle ilgili bir sorun yaşandığını düşünüyorum" dedi.