Yeni ABD Kongresi daha renkli

Kasım ayında yapılan ABD seçimlerinde, ABD başkanının yanı sıra, Temsilciler Meclisi'nin tamamı ve Senato'nun 3'te 1'i de seçimlere gitmişti. İşte yeni seçilen Kongre üyeleri, bugün yemin ederek 113'üncü yasama yılına başlıyor.

Seçimler sonucunda aslında Kongre'nin siyasi görünümü değişmedi. Temsilciler Meclisi'ne yine Cumhuriyetçiler, Senato'ya da Demokratlar hakim. Ama seçim sonuçlarında, Demokratlar Cumhuriyetçilere göre önemli kazanımlar elde etti.

Temsilciler Meclisi'nde seçimden önce 191 Demokrat'a karşı 240 Cumhuriyetçi'nin bulunduğu tablo, şimdi 200 Demokrat'a karşı 233 Cumhuriyetçi şeklinde oluştu. Yeni Senato'da Demokratların sayısı 53, Cumhuriyetçilerin sayısı 45, bağımsızların sayısı da 2 oldu.

Ancak Demokrat Parti Massachusetts Senatörü John Kerry'nin ABD Dışişleri Bakanlığı adaylığının onaylanması halinde, eyalette Kerry'den boşalan koltuk için yeniden seçim yapılacak.

Kongre'de ilkler

Görevine bugün başlayacak yeni ABD Kongresi, birçok bakımdan ilklere sahne olacak. İçerisinde, tarihinde hiç olmadığı kadar fazla çeşitlilik barındıracak yeni Kongre'de özellikle kadınlar, azınlıklar ve eşcinsellerin önemli kazanımlar elde ettiği görüldü.

90 yeni üyenin göreve başlayacağı Kongre'deki kadın üye sayısı arttı. Erkeklerin egemen olduğu Kongre'nin 100 üyeli Senato kanadında 20, 435 üyeli Temsilciler Meclisi'nde de 81 kadın görev yapacak. Yani Kongre genelinde bakıldığında, yeni yasama döneminde Kongre'deki kadın üye sayısı 101 oldu ve bu bir rekor. Emily's List adlı gruba göre de, Kongre'de görev yapan kadın üye sayısı, son 20 yılda 10 kat artmış durumda.

Massachusetts, Nebraska ve Hawaii eyaletlerinden ilk kez kadın senatörler Kongre'de yer alacak. Wisconsin Senatörü Demokrat Tammy Baldwin de kimliğini gizlemeyen ilk eşcinsel senatör olarak görevine başlayacak. Kristen Sinema da, Temsilciler Meclisi'nde, kimliğini gizlemeyen ilk biseksüel üye olacak. Meclis'te toplamda, kimliğini gizlemeyen 6 eşcinsel milletvekili görev yapacak.

Bunun yanında, Temsilciler Meclisi'nde ilk kez bir Hindu (Tulsa Gabbard-Hawaii), ilk kez kadın savaş gazileri (Tammy Duckworth-Illinois ve Tulsa Gabbard-Hawaii), Senato'da da ilk kez bir Budist ve aynı zamanda ilk Asya-Amerikalı kadın senatör (Mazie Hirono-Hawaii) görev yapacak.

Yeni Kongre'de, Afro-Amerikalılar, Latinler ve Asya-Amerikalıların sayısı da kaydadeğer ölçüde arttı. Temsilciler Meclisi'nde, Demokrat Parti içerisinde kadın ve azınlık üyelerin toplamı, ilk kez beyaz erkek üyelerin sayısından fazla olacak.

Ayrıca yeni Kongre, üyelerin yaşları açısından değerlendirildiğinde de daha gençleşmiş bir Kongre olacak. 1980'li yıllarda doğan 4 üyenin görev yapacağı yeni Kongre'nin en genç üyesi, Florida eyaletinden Demokrat Patrick Murphy (29) olacak.

 

Kongre'deki bölünmüşlük devam edecek

Ancak, siyasi açıdan bakıldığında, Kongre'nin her iki kanadında farklı partilerin çoğunluğu oluşturmasının yol açtığı bölünmüşlük, bu dönemde de devam edecek.
Dolayısıyla, Demokrat Başkan Barack Obama ile Kongre arasında son iki yılda hemen her kritik kararda yaşanan tıkanıklıkların bu dönemde de süreceğini beklemek mümkün.

En son ''mali uçurum'' sorununda yaşandığı üzere, son iki yıl içerisinde borçlanma limiti gibi özellikle bütçeyi ilgilendiren konularda Beyaz Saray ve Demokrat Kongre üyeleri ile Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu oluşturan Cumhuriyetçiler, özellikle de partinin aşırı muhafazakar tabanını oluşturan Çay Partisi hareketinin desteğiyle seçilen üyeler arasındaki anlaşmazlıklar, karar alma noktasında sürekli krizlerin yaşanmasına neden olmuştu. Dünyanın en büyük ekonomisi olması itibariyle, dünya piyasalarını tedirgin eden, ülkeyi tekrar ekonomik durgunluğa döndürme tehlikesini içinde barındıran, hatta ülkenin kredi notunun düşmesine bile neden olan bu çekişmelerin yeni dönemde devam edip etmeyeceği ya da ne oranda devam edeceğini zaman gösterecek. Bu bağlamda, yeni Kongre'nin eskine göre farklılıklar taşıyıp taşımayacağı da önümüzdeki dönemde ortaya çıkacak.

Obama ve Kongre'nin önümüzdeki iki ay içinde harcama kesintileri ve borçlanma limiti konusunda uzlaşmaya varma zorunluluğu, bu noktada belki de ilk test olacak. Cumhuriyetçiler, ''mali uçurum'' krizinin ''galibi'' olarak görülen Obama'ya karşı intikam hissiyle hareket eder ve iki taraf da tavizsiz bir tutum sergilerse, gelecek iki yılın da son iki yıl gibi geçmesi kuvvetle muhtemel.

 

Amerikan halkı 112'inci Kongre'ye kızgındı

Amerikan halkı da, Kongre'nin hemen her konuda karar alamaz bir organ haline dönüşmesinden hoşnut değil. Bazı araştırmalara göre, 112'inci Kongre, ülke tarihinin en verimsiz kongrelerinden biri olarak görülüyor. Ülkede yapılan kamuoyu araştırmaları da Kongre'ye olan güvenin, tarihinin en düşük seviyelerinde olduğunu gösteriyor.

Halk yeni Kongre'yi seçerken de ''tıkanıklık değil, uzlaşı istiyoruz'' mesajı verdi. Yeni Kongre'nin halkın bu mesajlarına ne ölçüde cevap vereceği önümüzdeki günlerde belli olacak. Ancak bu konuda iyimser bakanların sayısı da az değil. Yeni Kongre'nin, öncekilere göre daha fazla çeşitliliği içinde barındırması, uzlaşı ruhunun tekrar canlanabileceği beklentisini doğuruyor.

Bu noktada, Kongre'nin halka karşı önemli bir sınavı silah kullanımı konusunda olacak. Connecticut saldırısından sonra Amerikan halkı, silahların satın alımı ve kullanımında kısıtlamalara daha önce hiç olmadığı kadar sıcak bakıyor. Eğer, Obama yönetimi bu konuda Kongre'ye öneri götürürse, Kongre'nin halkı veya lobi ve çıkar gruplarını ne kadar dinlediği de daha çok netlik kazanacak.

Kongre'nin belki de en önemli sınavı göçmenlik reformunda olacak. Yeni Kongre'nin de çeşitliliği göz önüne alındığında, Obama'nın ikinci döneminde geçirmek istediği göçmenlik reformu için Kongre'nin iki partisinin bir araya gelip çözüm bulup bulamayacağı merak konusu. Dolayısıyla, yeni Kongre'yi hem tarihi yasaları görüşmek hem de Washington'ın siyasi çıkmazlarını çözebilmek açısından önemli bir yasama yılı bekliyor.