'Yeni CHP kurultayda hesap vermeli'

CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, CHP'nin 12 Haziran genel seçimlerinde yüzde 26 oy almasının ardından parti içinden yükselen kurultay tartışmalarını değerlendirdi. Parti içi muhalif isimlerin açıklamalarına yönelik mevcut yönetimden gelen "Kişisel hırsla hareket ediyorlar", "Televizyonlarda bağırıyor, çağırıyorlar" gibi sözlerin kendilerini üzdüğünü belirten Öymen, "Çünkü biz Sayın Baykal'a yapılan komplodan sonra büyük bir sorumluluk gösterdik. Hepimiz gittik Sayın Kılıçdaroğlu'na destek verdik, onun parti meclisine oy verdik iki kurultayda da. Biz parti görevimizi tam olarak yaptık" dedi.

'Üzerinde durduğumuz nokta partinin ekseninin kaymasıdır'

Öymen, seçim kampanyası sırasında partinin ilkeleriyle bağdaşmayan bazı söylemlerin ortaya çıktığını, yeni Anayasa önerisinde partinin temel ilkelerinden olan Türk milleti kavramının bir tarafa bırakıldığını dile getirerek "Bizim üzerinde durduğumuz nokta partinin ekseninin kaymamasıdır, işin can alıcı tarafı budur. Yoksa kişisel hırs, kişisel tepki gibi bir şey söz konusu değildir. Şahsen bir partili hakkında tek bir şey söylemiş değiliz" diye konuştu.
 

'Yeni CHP eskisinden ayrılmak anlamına gelir'

"Yeni CHP" kavramından rahatsız olduğunu ifade eden Öymen, "Bu partinin kurucusu Atatürk'tür, o CHP'yi kurdu, yeni CHP'yi kurmadı. Yeni CHP dediğiniz zaman Atatürk'ün CHP'sinden ayrılıyoruz demektir, hangi noktada ayrılıyoruz? Yeni lider, yeni söylem, yeni önceliklerse bu yeni CHP anlamına gelmez. Yeni CHP demek, eskisinden ayrılmak anlamına gelir. Bizi rahatsız eden budur" dedi.
 

'Kimin verilemeyecek hesabı var?'

"Yeni CHP" söylemi ile Güneydoğu'da oy patlaması yaşanacağına yönelik beklentinin karşılanmadığına dikkat çeken Öymen, "Tüm bu söylemlere rağmen Hakkari'de yüzde 1 oy alamadık, MHP'nin altında kaldık. Diyarbakır'da yüzde 2'de kaldık. Biz bunları söylediğimiz zaman parti sorumluluğumuzdan uzaklaşmış olmuyoruz, tam tersine bu sorumluluğun gereğini yapıyoruz. Onun için bizim beklentimiz partinin yörüngesine oturtulmasıdır. Şimdiye kadarki seçim kampanyasının bir değerlendirmesinin yapılmasıdır" diye konuştu.

Tüm bunların toplanacak kurultayda konuşulması gerektiğini, bir hata yapılmışsa açık yüreklilikle tartışılması gerektiğini söyleyen Öymen, şunları kaydetti: "Böyle önemli bir seçimden sonra iktidarın yarısı kadar oy almış bir anamuhalefet partisinin en üst düzey iç değerlendirme yapmasından kim niye kaçınıyor? Kimin verilemeyecek hesabı var? Madem her yaptıklarının doğru olduğunu düşünüyorlar, kurultayda bunun hesabını verebilirler. Biz kişiselleştirmiyoruz, bu bir ilke meselesi. Parti ilkelerinden kayıyorsa, böyle bir izlenim toplumda, partide yaygınlaşıyorsa bunun bir değerlendirilmesi lazım."