"Yetim hakkı yiyenler sarhoş olsaydı AKP'liler ayakta duramazdı''

Türkiye'nin farklı illerinden gelen fotoğrafçılar odası başkanları, İnce'yi CHP TBMM Grubu'nda ziyaret etti. Oda başkanları, tapu müdürlükleri ve pasaport şubelerine kurulan foto kabin uygulamasının, yakında nüfus müdürlüklerinde de hizmet vereceğini belirtti. Bu durumun fotoğrafçı esnafının zarar etmesine neden olduğunu belirten oda başkanları, 20 bin fotoğrafçının etkilendiğini söyledi.

Muharrem İnce de devletin, fotoğrafçıların ekmeğine göz dikmesinin kabul edilemez olduğunu dile getirerek, ''Sizi bir teknoloji vurdu bir de AKP vurdu. AKP'nin transferiyle parti kapatarak gelen Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, '2023'de bu zadegan iktidarda kalırsa AVM'lerin önünde kasapların, bakkalların, manavların, fotoğrafçıların dilendiğini göreceğiz' demişti'' diye konuştu.

İnce, fotoğrafçıların yaşadığı bu sorunla ilgili bir araştırma önergesi hazırlayacaklarını söyledi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan İnce, AKP Genel Merkezi ve Adalet Bakanlığı'na yönelik saldırılara ilişkin değerlendirmesinde, ''AKP ve Adalet Bakanlığı'na geçmiş olsun. Terörü, şiddeti, bu tür saldırıları her zaman kınıyoruz, lanetliyoruz. Bu bana, geçmişte Reşadiye'de 7 çocuğumuzun şehit olmasını hatırlattı. O günlerde PKK, 'Ben yaptım' demesine rağmen PKK'yı aklama girişimleri vardı. Olay gece saat 21.00'de oluyor, saat 23.00'de Sayın Çelik açıklama yapıyor. Ne çabuk... Neyi öğrendin? İşin içinde Ergenekon da var DHKP-C de var Esad da var. Utanmasalar CHP de var diyecekler'' dedi.

''Bunlar kuru mu içiyordur, nedir?''

Muharrem İnce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''Bunlar meğer rakıyı sulu içiyormuş'' ifadesinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

''(Rakı sulu içilir, susuz içilir) muhabbeti var ya. Bence bunlar kuru mu içiyordur, nedir? CHP'yi burada eleştirebilmeleri aklıma bunu getiriyor. Bunlar sulu ya da susuz içmiyorlar ama kuru içiyorlar galiba.
İsteyen sulu içsin isteyen sek içsin. Başbakan'ın derdi bunlarla uğraşmak değil. Ama Başbakan bana şunun hesabını versin: TEKEL'in içki bölümünü 292 milyon dolara sattı. Alan kişi 900 milyon dolara sattı. O alan da 2,1 milyar dolara sattı. Bunun hesabını versin. Otoyolları ucuza vermek vatana ihanet de TEKEL'in içki bölümünü ucuza peşkeş çekmek sevap mı? Ayrıca İzmir'de bir de rakı kralını transfer etti Başbakan. O sek mi içiyordu, ona sordu mu Başbakan?
İçki bizim dinimizde haramdır, günahtır. Buna itirazım yok. İçki içenler sarhoş olur, buna da itirazım yok. Yetim hakkı yemek de günahtır, haramdır. Sadece, yetim hakkı yiyenler sarhoş olmaz. Eğer yetim hakkı yiyenler sarhoş olsaydı bu AKP'liler ayakta duramazdı.
Başbakan'a şunu sormak istiyorum: Sen bu günah sıralamasını neden hep alttan itibaren okumaya çalışıyorsun? Neden hep içkiden başlıyorsun? Daha büyük günahlar var. Devletin malını çalmak, yetimin hakkını yemek, adaletsiz olmak... Daha sayabiliriz bunları. İçki içmek bunların arasında çok daha küçük bir günah. Daha büyük günahlara bakmasını tavsiye ederim.''