YGS'de reddi hakim talebinde bulunuldu

YGS'deki şifre iddiaları üzerine sınavın iptali istemiyle Konyalı lise öğrencisi adına Ankara 7'nci İdare Mahkemesinde dava açan avukat Ahmet Gürol Şağban, sınavın iptal ve yürütmesinin durdurulmasını istedi. Ankara 7'nci İdare Mahkemesi, yürütmenin durdurulması istemini reddetti. Avukat Ahmet Gürol Şağban, bugün reddi hakim talebinde bulunarak, "Ankara 7'nci İdare Mahkemesi Başkanı Hakim Ertan Demirci, üye hakimler Muhittin Karataş ve Hasan Nafi Kocabeyoğlu'nun davada tarafsızlıklarını yitirdikleri gerekçesiyle, çekilmeleri yönünde reddi hakim talebinde bulundum" dedi. Şağban, ayrıca YGS'nin yürürlüğünün durdurulmasının reddedilmesi hakkındaki karara da itiraz etmeyecek.
 

'Mahkeme savcılık soruşturmasına göre karar verdi'

Ankara 7'nci İdare Mahkemesi öncelikli olarak avukatın "reddi hâkim" talebini karara bağlayacak ardından YGS'nin iptaline ilişkin hükmünü açıklayacak. YGS'de Anayasa'nın eşitlik ilkesi ile sınavların güvenirlilik ilkesinin çiğnendiğini savunan Şağban, reddi hakim talebini içeren dilekçede, davadaki gelinen tüm süreci ayrıntılarıyla mahkeme heyetine anlattı. Şağban, reddi hâkim talebini şu gerekçelere dayandırdı: "Mahkeme, toplanmasını ve incelenmesini istediğimiz hiçbir hususu incelemeden yürütmeyi durdurma talebimizi salt Savcılık soruşturması neticesine göre ret etmiştir. Ret gerekçesinde, hukuka açıkça aykırılık ve telafisi güç ve imkânsız zarar şartlarının işlemde birlikte bulunmadığı gösterilmiştir. Sayın Mahkemenin bu kararı vicdani takdiri olarak gözükse bile, karar öncesi ve sonrası yaşanan bir takım gelişmeler ve olaylar, Sayın hâkimlerin tarafsızlığını şüpheye düşürecek sebepler oluşmasına neden olmuştur."

'Delillerimizin hiçbiri toplanmadı'

Mahkemeye sunduğu reddi hâkim talebini içeren dilekçede, mahkemenin kendilerinin sunduğu delillerinin hiçbirisinin toplamadığını savunan Şağban, mahkemenin ret kararını, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın takipsizlik kararına göre verdiğini bu durumunda heyetin objektif ve tarafsızlığına gölge düşürdüğü iddia etti. İptal davasına ilişkin delillerini reddi hakim talebi dilekçesinde tekrarlayan Şağban, savcılığın tamamladığı soruşturmada çelişkiler olduğunu savundu. Dilekçede şu değerlendirmeler yer aldı: "Savcılık şifre ile çok daha fazla soruların cevaplarına ulaşılabileceği gerçeğini görmemiştir. Sayın mahkeme de sadece bu soruşturmayı esas alarak hüküm kurduğundan hükmün gerçeğe aykırı bir durum üzerine kurulduğu açıktır. Savcılığın, takipsizlik kararına koyduğu bir takım istatistiksel tablolar ile ÖSYM'nin deklare ettiği istatistiksel tablolar ve rakamlar birbiriyle uyuşmamaktadır. Buna göre bu durum, Sayın Mahkeme hükmüne dayanak yapılan, Sayın Savcılık soruşturmasının titiz ve ciddi bir şekilde yürütülmediğini ortaya koymaktadır."

ÖSYM'nin savunmasında 'şifreleme yok' diyerek mahkemeye yalan belanda bulunduğunu, heyetinde bu durum karşısında suç duyurusunda bulunmayarak tarafsızlığına gölge düşürdüğünü savunan Şağban, dilekçesinde ayrıca "Yargılama devam ederken başta Sayın Cumhurbaşkanımızın, ardından Milli Eğitim Bakanının, sonrasında Başbakan yardımcısı ile birçok iktidar partisine mensup siyasinin tatmin oldum açıklamaları yargılamayı etkilemeye matuf olmuştur. Yine gizli olan bir soruşturma devam ederken, önce davalı idarenin, ardından Sayın Başbakanın kimden ve nasıl aldığı meçhul olan bir bilgi ile 'şifre var ama kopya yok' açıklaması da zihinlerde soru işaretleri doğurmuştur" değerlendirmesinde bulundu.