Zırhlı araçtan açılan ateşle 4 kişinin öldüğü davada karar

Yüksekova Cengiz Topel Caddesi üzerinde 8 Ekim 2016’da konvoyla birlikte seyir halinde olan kobra tipi zırhlı polis aracının kulesindeki makineli tüfekten açılan ateş sonucu, HDP Eşgenel Başkanı Pervin Buldan’ın 16 yaşındaki yeğeni Serhat Buldan ile birlikte Rahmi Safhalı, Necdet İşözü ve Aydın Tümen’in yaşamını yitirmesi, Şemsettin Kaya ve Mehmet Ali Kaya’nın yaralanmasına ilişkin zırhlı aracın nişancısı polis memuru İ.M. hakkında “taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmak”tan açılan davanın duruşması Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, maktullerin yakınları ile avukatları ve sanık polis İ.M.’nin avukatları katılırken, sanık İ.M. ise duruşmaya SEGBİS üzerinden bağlandı.

Bilinçli taksirden ceza istendi

Duruşmada iddia makamı, mütalaasını yineleyerek, sanığın “bilinçli taksirle davrandığının” görüntülerden, bilirkişi raporlarından ve tüm dosya içeriğinden anlaşıldığını belirtti. Savcı, sanığın TCK’nın 85/2, 22/3 ve 63 maddeleri uyarınca cezalandırılmasını istedi.

Duruşmada mağdurların avukatı İbrahim Alptekin, soruşturma ve keşif aşamalarında avukatların dahil edilmediğini belirterek, kobra aracının 3 aşamalı güvenlik sisteminin bulunduğunu, aracın emniyetten çıkmasından sonra bu güvenlik kilitlerinin devre dışı bırakıldığını, sanığın ifadelerine itibar edilmemesini istedi. Sanığın eğitimli biri olduğunu kaydeden Alptekin, “İnsan öldürme üzerine eğitim almıştır ve nihayetinde bunu başarmıştır. İlk ateşte kurşun kasaya isabet etmiştir. Bunun devamında namluyu başka yere çevirmesi gerekirken, ateş etmeye devam ediyor ve 4 kişinin hayatına son veriyor. Sanık nasıl daha fazla insan öldürebilirim diye hareket ederek, insanların en yoğun olduğu yere yönlendirmiştir” diye konuştu.

Savcı ve mahkeme heyetinin empati kurması gerektiğini söyleyen Alptekin, “Bu maktuller yerine sanık ölmüş olsa maktuller, müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılmaları şeklinde yargılanacaklardı” ifadelerini kullandı. Alptekin, sanığın, “bilinçli taksirle öldürme” fiilinden değil, “olası kast” ile cezalandırılmasını talep etti.

Tutuklanma talebi reddedildi

SEGBİS üzerinden duruşmaya bağlanan sanık polis İ.M. ise önceki beyanlarını tekrarlayarak beraatını talep etti. Sanık polisin avukatının savunmasından sonra karar veren mahkeme heyeti, aracın kulecisi sanık polis İ.M.’yi “taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmak” suçundan 10 yıl hapis cezası ile cezalandırmasına karar verdi. Sanığın “bilinçli taksirle hareket etmesi” nedeniyle cezasının 1/3 oranında arttırarak 13 yıl 4 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar veren mahkeme heyeti, sanığın geçmişi, yargılama sırasındaki pişmanlığını dikkate alarak cezasında indirime giderek 11 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmetti.

Mahkeme heyeti, sanığın tutuklanma talebini ise reddetti.