Burak Yılmaz'dan flaş itiraf! 'Hüngür hüngür ağladım...'
Hollanda Ligi ekiplerinden Fortuna Sittard'da forma giyen golcü Burak Yılmaz, önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz yaptığı açıklamalarda Fortuna Sittard'daki günlerinden bahsederken, kendisi hakkında çıkan haberlere cevap verdi.
Kariyerine Hollanda'nın Fortuna Sittard ekibinde devam eden 37 yaşındaki golcü, Hollanda basınına bir röportaj vererek dikkat çeken ifadeler kullandı.
Uzun yıllar futbol oynayabilmenin sırlarından bahseden Yılmaz, "Futbol oynamak bazen birileri için çalışmaktan çok bir hobi olarak görünebilir. Profesyonel futbolcu olmak bir meslektir. Günde 24 saat yaşamak zorundasın. Sıkı çalışmalı, sağlıklı beslenmeli ve yeterince uyumanız gerekir. Ancak; bu şekilde kariyerinizden en iyi şekilde yararlanabilirsiniz" dedi.
Çalışma etiğine dikkat çeken Yılmaz, Hollanda'daki kültüre de adapte olduğunu dile getirdi. Golcü oyuncu, "Hollanda Ligi'nin harika olduğunu düşünüyorum. Gerçekten bu konuda ciddiyim. Ama bazen futbolun çalışmaktan çok bir hobi olduğu fikrine burada kapılıyorum. Mesela bir yenilgiden sonra Fortuna Sittard'da oynayan oyuncuların gülümsediğini görebilirsiniz. Bunu anlayamadım. Yenilginin, dünyanın sonu demek olduğundan daha iyi bir şey bilmiyorum. Bu rahat yaklaşıma alışmam gerekiyor" diye konuştu.
"KAZANMA DÜRTÜSÜYLE YAPILMIŞ BİR HAREKETTİ"
Röportajda Burak Yılmaz'ın kariyerinden kesitler verilirken ligin 4. haftasında Heerenveen ile oynanan maçta golcünün top toplayıcı çocuğa yaklaşımı da hatırlatıldı.
Burak Yılmaz top toplayıcı çocuğun elinden topu sinirli şekilde aldığı an için, "Elbette geriye dönüp baktığımda bununla gurur duymuyorum. Ama bu durum maçı kazanmayı isteme dürtüsüyle yapılmış bir hareketti" diye konuştu.
"SNEIJDER UMARIM FORTUNA'YA GELİR"
Burak Yılmaz, Hollanda futbol kültürüne yabancı olmadığı vurgusu da yaptı. Yılmaz, "Patrick Kluivert, Dennis Bergkamp, Robin van Persie, Clarence Seedorf gibi isimleri iyi biliyorum. Sven Botman ve Wesley Sneijder en iyi arkadaşlarım arasında. Umarım Wesley yakında Fortuna'ya gelir. Görevinin ne olduğu umurumda değil. Harika bir iş olur" diye konuştu.
"DUŞTAYKEN HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADIM"
Öte yandan Burak Yılmaz, 2005 yılında Beşiktaş - Rizespor maçında dramatik bir an yaşadığını itiraf etti. Yılmaz, "Duştayken ağladım. Çok ağladım. Bu kadar çok fırsatı kaçıran bir forvet asla olmaz diye düşündüm. Tamamen harap oldum. Sonrasında o dönemki teknik direktörümüz Jean Tigana geldi, beni gördü. Bana Michel Platini'nin dahi kendini iyi hissetmediğini anlattı. Bu yorum çok önemliydi. Yola devam edebilmeyi öğrendim. Futbolda, daha doğrusu hayatın tamamında bu çok önemli. Ben dahil herkesin güven duymaya ihtiyacı var. Kariyeriniz adına belki de dönüm noktası olabilecek bir anda size itici güç olabilecek, güç verecek Tigana gibi bir teknik direktöre sahip olmak güzel" dedi.
"SAÇMALIK, UTANÇ VERİCİ, SAYGISIZCA"
Fortuna Sittard'da kadroyu belirlediği, prim dağıttığı ve antrenör Sjors Ultee'nin kaderini belirlediği iddialarına ise golcü oyuncu sert bir yanıt verdi. Daha önce de bu konuda konuşan Yılmaz, "Bu iddialar saçma, utanç verici ve saygısızca. Ben şu anda bir futbolcuyum. Bu konuda daha fazla bir şey söylemek istemiyorum" dedi.
Spor Haberleri
- Şort ve tribün isminde yer alacak
- Okan Buruk'tan 'sakatlık' açıklaması
- Azledilen Devlet Başkanı'ndan ilk açıklama
- Sivasspor teknik direktörü Bülent Uygun istifa etti
- Beşiktaş taraftarına Hollanda'da neden yasak getirildi?
- 'Beşiktaşlı Akademisyenler'den kulübe flaş çağrı!
- Galatasaray'dan Sivasspor maçı için başvuru
- Sivasspor'un galibiyet hasreti 5 maça çıktı
- Antalyaspor Süper Lig'de yarın Kayserispor'u ağırlayacak
- 23 maçta 35 gol yedi
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?