Futbol kaderimde dün gece ki gibi saçma ve anlamsız oyun görmedim. Ayağına kurşun sıkan taktik, yerine telaşı ön plana alan panik içinde iki haftada şampiyonluğu adeta hediye eden tedbirsiz bir takım izlerken kanım dondu. Ve yazık oldu emeklere. Beşiktaş kalesine tesadüfen organize olmayan toplarla gelen rakibinden iki gol yerken uykudan uyandı ve panik yaparak maçı verdi. Oysa bir başka beğenilmeyen usta Kartal Rıza Çalımbay’ın Sivas sporu ile eksik kadro olsa da rakip Fenerbahçe’yi yenerek Beşiktaş’a büyük bir avantaj sağlamıştı.

Bu kez kimse hakem filan demesin. Sadece ikinci yarıda telaşlı ve baskılı oynadığını sandığı bir süreçte ikinci golü de yiyen Beşiktaş altın tepside hayati maçı ikram etti! Roco’yu kiralayan Welinton’a defansı teslim eden Beşiktaş aslında oyunun ilk yarısında şansını yitirdi. Vodafone Park’ta her saniyenin önemini unutan ve rakibine karşı taktiksel üstünlük  sağlayamayan kadro  77. dakikada rakibi 10 kişi kaldığı süreci dahi değerlendiremedi. Borini 81. dakikada ikinci golü atarken futbolun sadece tek yönlü oyun olmadığını  karşı atak ve kaybedilen topların nasıl gole dönüşeceğinin  de dersini verdi.

Sergen Hoca sakin olmadığı ve işin puan farkı ile değil; sonuçla gerçekleşeceğini anladı. Son haftaya Galatasaray karşısında Averajla önde giren Beşiktaş Göztepe’yi yenmek zorunda.   

Karagümrük maçı önemli şans ve büyük avantajdı ama dün geceki gerçek takımın bunu aşacak beceride olmadığını gösterince hepimiz şapka

Futbolun gol atmakla oynadığını unutmadan sadece son maça kalsa da bazı gerçekleri görmenin ve konuşmamın zamanı değil. Ama dün gece bir futbol cinayeti vardı ve kazanması gereken intihar etti.