Asrın hediyesini bize halkıyla zafer kazandıran Atamızın ölüm yıldönümünde Beşiktaş ve Denizlispor’u 90 dakika gol için heyecanla izledik. İlkyarıda orta alandaki top kayıpları, gol pozisyonunun azlığına neden oldu. Yine de bu sürecin başarılısı kaleci Kairus’tu. Abdullah Avcı, bu kez takımının başındaydı. Gol beklentisi fakir olan mücadelede orta alanda Ljajic, Atiba, Diaby ve Elneny’ye katılan sürpriz isim, ters kanatta oyuna başlayan Caner’di. Yine de Gökhan Gönül’ün yalnızlığı dikkat çekti.

Mehmet Özdilek’in puan alma kurgusu, dünkü oyunla biraz zor göründü. Sadece Rodallega’yla golü bulmak kolay değil. Ayrıca Denizlispor, lige başlarken var olan heyecanını yitirmiş. İkinci yarıda Beşiktaş, daha etkin oynadı ve N’Koudou, sürati ve çabukluğuyla oyuna girdikten sonra golüyle Siyah- Beyazlılara 3 puanı getiren isim oldu. Aslında Beşiktaş’tan beklediğimiz daha farklıydı. Toplu atakla savunma prensiplerini henüz oturtamamış, çok top kaybeden görüntüsü dikkat çekti. Bazı oyuncuların özel gayretleriyle bu sezonun geçeceği belli. Sonuç olarak ligde kaybettiği puanları telafi edebilen Siyah-Beyazlılar, her şeye karşın sıkıntılı günleri aşarak “ben de buradayım” diyor. Bu lig için şampiyonlukta yeni bir adayın varlığı demektir.

Sahanın en iyi oyuncuları, bana göre Karius ve Vida’ydı. Bu istikrar, Beşiktaş’ın son haftalardaki çıkışına neden oldu.