Beklentinin aksine çok hareketli, pozisyonu bol, mücadele ve paslaşmaların pozitif olduğu zevkli bir maç izledik. Mustafa ve Almeida ikilisiyle Manisaspor önünde Beşiktaş, ilk 15 dakikada en az 3 net gol kaçırdı. Özellikle Mustafa, kaleci İlker’i de geçip topla kaleye girmek sevdasına kapılmasa, Fernandes şut yerine gol vuruşu yapsa ve direkler izin verse skor daha da farklı olabilirdi.

Beşiktaş adına 2. yarı daha farklı başladı diyebiliriz. Özellikle Hilbert’in katılımıyla sağ kanattan gelen orta ve gol pasları oyuna dinamizm kazandırırken Fernandes’in de etkili pasları Siyah-Beyazlıları coşturdu. Ama maçın unutulmaz anı son yarım saatte Almeida’nın yerini Quaresma’ya terk etmesiydi. Oyuna girer girmez Simao’nun asistini filelere gönderen Quaresma öyle bir 2. gol attı ki İnönü Stadı’nda her şey tatlıya bağlandı. ‘Yani ben istersem oynarım ve golümü de atarım’ der gibi bir halı saha şovu yaptı Portekizli... Şimdi sormak lazım Carvalhal’e...Madem affedecektin, neden Atletico Madrid maçında Beşiktaş’ın şansının önünü kapattın? Profesyonelce düşünmek ve cezayı ona göre verirken büyük laf etmemek işin doğrusuydu.

İlkyarıda orta alanda çok başarılı görünen Beşiktaş, 2. bölümde farka giderken bunu Quaresma’nın oyuna girmesine bağlamalıdır. Zira Manisaspor iyi kadrosuna karşın içinde bulunduğu durum nedeniyle Spor Toto Süper Lig’e havlu atmak üzere... Bu yıl Beşiktaş için şunu söyleyebiliriz; yıldızlarını iyi kullanamamasının bedelini ağır ödüyor. Bunu hepimiz izlerken gördük ve büyük teknik adam olmanın anlamını da çözdük.

\n\n