\n

Özellikle aklını kullanamayan ve teknik yetersizlikleri ilk 45 dakikada dikkat çeken Beşiktaş’taki sorun Samet Aybaba’nın kararsız 11’i olarak dikkat çekti. Gökhan ve Mehmet’in ilk kez oynamaları Fernandes’in güçsüzlüğü, Hilbert’in orta alandaki yetersizliği ve Holosko’nun yalnızlığına ilk dakikada atılan gol de eklenince Galatasaray için büyük avantaj oldu. İkinci yarı ilk 11’de olması gereken Oğuzhan oyuna girince Beşiktaş orta alanda dengeyi kurdu. Sivok’un attığı gol ile umutlanan Siyah - Beyazlılar, daha bir özgüvenle mücadele verirken maçın gladyatörü Melo, Sneijder’in oyuna girmesinden 4 dakika sonra Oğuzhan’a tükürünce takımını 10 kişi bıraktı. 10 kişi Galatasaray karşısında umutlanan Beşiktaş’ta eksik olan forvet ve Fernandes’in yokluğuydu. Yalnız Holosko ile etkisiz Fernandes ile yakaladıkları avantajı değerlendiremeyen Beşiktaş, beraberlik için kurgulanan Samet hocanın taktik dizilişinin kurbanı olarak belki de daha farklı bir şekilde sürdürebileceği oyunda kaybetti. Olcay’ın tepkisiz mücadelesi orta alanda çırpınan Veli’nin yalnızlığı deneyimli Galatasaray orta sahasını durduramadı. Genç Emre’nin maçın başında attığı mükemmel golle Galatasaray’a erken avantaj getirince Beşiktaş için belki de ilk yarım saati golsüz atlatmak düşüncesi iflas etse de Galatasaray Umut ve Elmander ile etkili gol pozisyonlarına ulaşamadı. İşin içinde aslında iki teknik adamın da aşırı gergin ve ürkek yönetimleri yatsa da hakem Tolga Özkalfa maça ağırlığını koyarak belki de oyunun tansiyonunu az hata yaparak otoritesinden ödün vermedi ve 90 dakikanın olaysız bitmesini sağladı. \n

Galatasaray kazandı... Beşiktaş’ı zor bir gününde yakalamıştı. Bunu kulladı. Ama Beşiktaş da ürkek taktiğinin kurbanı oldu. Oyunun renkliliği Sneijder ve Dentinho’nun ayağının tozuyla bu derbide yer almış olmalarıydı.