İçtüzük, Tezgâh Açmayı da Düzenlemiyor...

21 Şubat 2012 Salı
\n\n\n

YARABBİ ŞÜKÜR, sonunda Hakan Şüküre karşı AKPde insaf dile geldi...

\n

Bülent Arınç Ben olsam yapmazdım!dedi.

\n

Daha öteye ne desin?

\n

Özel izniveren kim?

\n

Sn. Başbakan!

\n

Buna da şükür!

\n

Arınç, hakkaniyet sahibi siyasetçi; TRTden de sorumlu olduğu için...

\n

Bari spor yorumlarını daha az paraya TRTde yapsaydın!diyebilir ve ekleyebilirdi:

\n

Bu sayede bu millet de, her ay elektrik faturasına eklenen TRT payı ile Kaçak Kullanım Bedellerini de belki helal ederdi!

\n

Vaaz zamanı

\n

\n

MİLLETVEKİLLERİNİN ne tür işler yapabileceği konusunda Meclis İçtüzüğünde boşluk var.

\n

İçtüzük zaten boşluk dolu! Yüksek Seçim Kurulu onayı ve izniyle milletin seçtiği 8 milletvekili de zindanda tutuluyor. Onlar için de tek satır yok!

\n

Boşluklardan sadece Hakan Şükür gibiler yararlanıyor.

\n

Mesela, Meclis, salı yani siyasi vaaz günleri Mahmutpaşadan kalabalık, Kapalıçarşıdan işlek oluyor.

\n

Bir milletvekili de çıksa...

\n

Seçim bölgemin kalkınmasına katkı!” diyerek Meclisin bir köşesinde memleketinin ürünlerini pazarlasa kimse bir şey diyemez!

\n

Çünkü içtüzük tezgâh açmayı da yasaklamıyor.

\n

Yasaklasa \t\tne yazar ki

\n

Başbakanın özel emri ...

\n

Demiri de kesiyor...

\n

İçtüzüğü de...

\n

Anayasanın her bir maddesini de...

\n

CHP Tokat Milletvekili Dr. Orhan Düzgünün parasız doktorluk yapma isteğini geri çevirirken TBMM Başkanımız Cemil Çiçek ne demişti:

\n

Anayasa md. 82/2ye göre, bir milletvekili yürütme organı emrinde görevlendirilemez. Ücret almasa dahi anayasa buna izin vermez!

\n

Sanki doktorlar ameliyat ve tedaviyi Sağlık Bakanının emrine göre yapıyorlar...

\n

Buraya bir noktalı virgül;

\n

Şimdi sayın seyirciler,

\n

Amerikan Dışişleri Bakanlığının Washingtondaki resmi tercümanı iken...

\n

2002 yılında, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve AKPye transfer edilen Egemen Bağış, milletvekilliği görevi sırasında, yürütme organının (Başbakanın) emrinde görevlendirilmişti!.

\n

Ve Başbakanın yabancılarla yürüttüğü yurtiçi ve yurtdışı tüm temaslarda, tam gün tercümanlık yapmıştı!..

\n

Amerikan Büyükelçiliğinin Wikileakse konu gizli yazışmalarında Egemen Bağıştan Başbakanın tercümanıdiye söz ediliyor.

\n

Yani Hakan Şükür profesyonel futbolcu ise...

\n

Egemen Bağış da profesyonel tercümandı.

\n

Ama çok şükür...

\n

Sayın Bağış, Sayın Şükür kadar paraya önem vermediğinden...

\n

Yaptığı iş için tek kuruş ek ücret almadı! (Başkan yardımcılığı ve milletvekili sıfatı ile yetindi!)

\n

TBMM Başkanı Çiçekin CHPlilere hayır derkenki gerekçesi:

\n

Anayasaya göre, TBMM üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı resmi veya özel herhangi bir işle görevlendirilemezler!”

\n

O da paragöz olsaydı...

\n

Tercümanlar, diplomatik görevlerde, Avro karşılığı saat ücreti ile çalışıyorlar.

\n

Eğer Sayın Bağış bu paraları alsaydı...

\n

Sayın eşinin, bugün İstanbul Kanyonda yönettiği dükkânın daha büyüğünü, Şırnaktan Edirneye 81 ilimizde birden açacak kadar zengin olmuştu!

\n

Yüce Tanrı, bu milleti gönlü zengin bakan, milletvekili ve tercümanlardan mahrum bırakmasın.

\n

Ülkemize de, anayasayı her fırsatta Özel İzin - Özel Yasa ile kevgire çevirmeyecek başbakanlar nasip etsin!

\n

(Cümle okurumuz ile yazar-çizeri de tinercilikten korusun!)

\n\n\n

‘Yok Kanun, Yap Kanun!’

\n\n\n

Sağ iktidarlar için 1960 ve 70li yıllarkuyudan adam çıkartma yıllarıydı.

\n

Kuyu, siyasi yasakları simgeliyordu.

\n

Devran döndü.

\n

Sağ ile birlikte yasaklar ve suçlar da nitelik değiştirdi

\n

Şimdi sorgudan adam kaçırma dönemine girdik.

\n

Sorgudan adam kaçırmak demek..

\n

İşlenmiş ve işlenecek suçları peşinen affa tabi kılmak demektir.

\n

Bunun en kestirme yolu ise...

\n

Güzel dilimizin güzel ifadesiyle, Kitabına uydurmak!tır.

\n

Kitap eşittir kanun, kanun eşittir kitaptır!

\n

Kitabına uydurmanın tarihimizdeki en arsız halini ise Medeni Hukuk Profesörü Aydın Aybay anımsattı:

\n

Yok kanun; yap kanun!

\n

Bu ifade Enver Paşanın.

\n

Ki bu paşa, çok şükür Silivride değil, Hürriyeti Ebediye Tepesinde yatmakta!

\n

Enver Paşa, padişah damadı da olmasının gücüyle Osmanlının son dönemlerinin tek adamıydı.

\n

Attığı her adımı da hukuka uydurmaktan geri durmazdı...

\n

Yok kanun, yap kanunyöntemini bu iktidar da aynen sürdürüyor!

\n

Hukuka aykırı hiçbir icraat yok.

\n

Çünkü icraatına göre anında ısmarlama hukuk üretiliyor!

\n

Tüm kamu yönetimi gibi adliye mekanizmaları da iktidarın eline geçtiğinden her şey tıkır tıkır yürüyor.

\n

Teröristle pazarlık hukuksuz!diyorsunuz...

\n

Kanuniye parmak ısırtan bir hızla anında bir kanun çıkartılıyor!

\n

Bu yapılan anayasaya aykırı!” demeye kalksanız komik duruma düşeceksiniz!

\n

Anayasa Mahkemesi, anayasa ile çoktan yamyassı edilmiş!

\n

Okur, soru üstüne soru yazıp gönderiyor:

\n

- Peki ne yapacağız?

\n

Yok kanun, yap kanun!ilkesinin üstünden 100 yıl geçti.

\n

Artık farklılaşmak zamanı...

\n

Yok iktidar, yap iktidar!

\n

Bunun için belki de önce kurultay yapmak gerekiyor!

\n

İki tane birden yapıldığına göre!..

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hasetle hasretle Demirel 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları