Seyirci yok kol kanat kırık, atmosfer sıfır. O kadar zordur ki bu durumlar. Umarım taraftarlar gerçeği görmüştür ders alınmıştır diyecektim ki, ikinci yarıdaki o havai fişek gösterileri sahaya yine tecavüz etti. Olacak şey değil yahu.

Bir başka konuya daha dikkat çekelim. Türk Telekom Arena’nın çimleri G.Saray’ın tüm planlarını ne kadar bozdu, rezilliği gördük. Dün de F.Bahçe’nin kazandığı penaltıda, dikkatle izleyin kaleci Gorbunov’a giden top kabarık çime takıldıktan sonra nasıl havalanıp yavaşladı ve Sow’a avantaj yarattı tekrar bakın. Ama oydu buydu, Kuyt neler harcadı neler, Sow 6 pastan neler kaçırdı neler demek bir yana turu geçmek Fenerbahçe’nin yükselen grafiğine destek oldu. Emre zaten oynayamıyor. Meireles cezalı ama genç Salih abilerini aratmadı adeta. Bir diğer abisi Mehmet Topal ile çok uyumlu ve iyi işler yaptılar. Yobo ve Egemen de hiç aksamadan oynadılar.

Deplasmanda 0-0 iyi gibi görünse de handikapları çok fazla. 1-0 öndeyken bile yiyeceğiniz bir gol size ‘veda’ demektir. Bu stresle oynadı Fenerbahçe.

Baga’nın daha 16. dakikada oyundan atılması işin zor kısmını aşmakta yardımcı oldu F.Bahçe’ye. Takımın golcüsü Radionov bile kendi orta sahasına kadar gelip arkadaşlarına yardım edince bu dakikadan sonra Fenerbahçe daha rahat top yapmaya ve gol aramaya başladı. Bate’nin tek tehlikeli pozisyonu 46. dakikada Volkan’ın kornere çeldiği pozisyondu ama Fenerbahçe’nin pozisyonları say say bitmez. Gecenin etkisiz 2 ismi Kuyt ve Webo idi. Özellikle Kuyt neler kaçırdı neler. 1-0 giden maçta o kadar tehlikelidir ki bunlar. Bir tane yersiniz “Haydi herkes eve” olursunuz.

Sezonun ikinci yarısına yeni transferler ile daha istekli daha takım havasında giren Fenerbahçe 10 güne sığan 4 maçlık zorlu bir trafiği kazasız atlatabildiyse bundan sonrası daha güzel işler üretilecek demektir. Aykut Hoca’nın ezdirmeden yavaş yavaş 11 için hazırladığı Salih sanırım önümüzdeki sürecin taze kanı olmayı başardı artık. Bravo ona.

\n