Atmosfer, heyecan, kazanma hırsı, tempo, kadro dizilişi, oydu buydu bir hafta bu maçı pişirdik. Ancak hemen belirteyim; gecenin futbol kalitesi ilk 20 dakika dışında lig vasatının üstüne çıkamadı. Derbi kalitesine hiç ulaşamadı. \n

Taraftarının etkin gücü ile kazanmak için her şeyi yapan G.Saray ve bu maç sanki diğer deplasmanlardan farksızmış gibi sahaya çıkan F.Bahçe... Aykut hoca lidere karşı, şampiyonluk yarışındaki en önemli rakibine karşı bırakın sürpriz ismi, diziliş ve anlayışta da değişikliğe gerek duymamış. Diğer taraftan Mehmet Topal sahada koşmaya ve takımı ‘topal’ bırakmaya devam ederken onu sahada tutup Cristian ve Caner’i tercih ederek sürprizi yapmış oldu ama bu rakibe yaradı. Ne farkeder ki, maçta zaten kalite yok, bırakın ne oluyorsa olsun. Adı derbi ise ona da yakışır şaka gibi güzel goller izledik dün gece. Bekir’in golü mükemmeldi mesela. Savunma oyuncusu olmanın temel kurallarını bir tarafa bırakıp o kafayı nasıl vurdu, bravo ona. Ne Burak ne Umut vuramazdı böyle. Hasan Ali ülke topraklarına ayak basalı 2 sezon geçti. Kayseri’de sıfır çekti ve bu sezon F.Bahçe’ye geldi; ilk golünü hem de tahta bacağı ile G.Saray’a attı. Ya Selçuk’un akıl dolu serbest vuruşu... Volkan barajı soluna kurdurmuş ama kendisi de sanki Selçuk mutlaka oraya vuracakmış gibi ve barajına da güvenmiyor olacak ki aynı yana gidince kalenin sağı bomboş kaldı. Bu durumlarda kaleciliğin ve barajın prensipleri vardır. Cinlik yapmanız gerekmez. Yaparsanız alırsınız karşılığını.\n

Goller dışında dün geceye ‘derbi’ derseniz ayıp edersiniz. Ne derbiler gördük geçirdik yemeyin beni. Son 10 dakika 10 kişi kalan F.Bahçe’ye 3. golü bile atamıyorsa G.Saray daha neyi tartışacağız...