Bir de Nobel alaydı

05 Nisan 2022 Salı

Doğrusu komşusunu kan ve ateşe boğarak hem Suriye’yi hem de ülkesi Türkiye’yi felaket çukuruna düşüren AKP ve lideri Erdoğan’a Nobel Barış Ödülü verilmesini önermek için yürek gerekirdi. Abdulkadir Selvi geçen gün Hürriyet’teki köşesinde bunu becerdi ve Rusya Ukrayna savaşındaki arabulucu rolü dolayısıyla AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesini önerdi.

Nobel Barış Ödülleri siyasetçilere verildiği için doğası gereği, çok tartışılmştır. En büyük tartışma Pax Americana’nın büyük hizmetkârlarından Henry Kissinger ile ilgili olmuştu.

Kissinger’ın Nobel Barış Ödülü’ne layık görülmesi, ödülün ciddiyetine gölge düşürmüştür. Oysa bir zamanlar, bu konuda hiç değilse bazı ölçütler açısından dikkatli davranılırdı. Örneğin, İkinci Dünya Savaşı’nda Nazilerin yenilmelerine büyük katkısı olan Churchill’e Nobel Ödülü vermek için çok uğraşılmıştı. Evet, Churchill Hitler’in yenilmesine büyük katkıda bulunmuştu ama bu rolü onun savaşçı kimliğini öne çıkarmaktaydı. Zaten Nobel komitesi de barış politikası yüzünden Sir Winston tarafından büyük eleştirilere uğrayan Chamberlain’ın, Hitler’in aleti olan barış politikasını ödüllendirdikten sonra nasıl çark edecekti ki?

Nihayet formül 1953 yılında anılarını yayımlayan Churchill’e de Nobel Edebiyat Ödülü verilerek bulundu. Sir Winston da tıpkı hiç hoşlanmadığı büyük Fransız devlet adamı General De Gaulle gibi bir dil üstadı olduğundan kimse bu seçime itiraz edemedi.

***

Abdulkadir Selvi’nin önerisi ciddiye alınarak, Suriye politikası birçok soruna, acıya, ölüme ve sosyal kargaşaya yol açan AKP’nin genel başkanına, bu ortamda Nobel Barış Ödülü verilmesi düşünülemez. Ama artık 2022 sonbaharında bir erken seçimin kaçınılmaz görüldüğü dönemde, AKP Genel Başkanı’nın şapkadan tavşan çıkarmaya şiddetle ihtiyacı vardır.

Tam da İhvan’ın gözden düştüğü bir sırada, siyasal İslam dolayısıyla, AKP’nin demokrasi ve çoğulcu politikası yüzünden Nobel alması da her şeye rağmen imkânsız görünüyor. Ama olsun! Düş gücü sınırsız görünenler için Nobel’de çare tükenmez, başkaları olmuyorsa Ekonomi Nobelleri ne güne duruyor?

“Faiz nedendir, enflasyon netice” formülünün mucidi, iktisadın kitabını yazdığını ikrar eden, koca bir toplumu ürettiğinden çok üreyerek ve tüketerek de mutlu ve rahat yaşanacağına bir süre inandırmayı başarmış olan, herkesin hayran olduğu AKP Genel Başkanı’na bir Ekonomi Nobelciği de uygun görülebileceğini düşünenler de yanılmaktadırlar. Her şeye karşın AKP’lilere dört elle sarılıp, topluma sunarak yeni seçim avuntusu verecek Nobel olasılığı görülmemektedir ufukta.

***

Oysa şu sırada AKP açısından son derecede elverişli bir hamle zamanıdır.

Son zamanlarda, politikaları her alanda iflas batağına saplanmış olan AKP için büyük bozgun havasından bir ölçüde sıyrılıp, derlenip toparlanma umutlarının yeşerdiği izlenimi edinilmektedir.

Bozgun havasının atlatılması duygusu AKP’nin kendisinden değil, bir süredir, Millet İttifakı’nın bir heyecan yaratamamasının doğurduğu siyasal boşluk havasından kaynaklanmaktadır. Doğa gibi siyaset de boşluktan nefret ettiğinden, şimdi kolları sıvayanın gelecek seçimlerde havayı lehine çevirme olasılığı mevcuttur. Millet İttifakı bir ara yakaladığı bu trendi, giderek kaybediyor gibi görünmekte.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları