Galiba sezon başından beri ilk kez bu kadar zorlandı Galatasaray, ilk kez de bu denli top kaybı yaptı. ‘Baskıya baskı’yla yanıt veren Karabük, adeta demir leblebi gibiydi Sarı - Kırmızılılar için. Umursamaz mı oynamışlardı yoksa Karabük mü rakibini iyi çözmüştü bilinmez ama maçı bir türlü koparamadılar. Oysa 2-0’dan sonra Gomis’e gol attırma sevdasına düşmeseler 3. golü bulurlar ve maçı çok farklı skorlara taşıyabilirlerdi ama bir tutukluk vardı; daha doğrusu Karabük, en az G.Saray kadar futbol oynamayı aklına koyunca maç at yarışı dünyasının tabiriyle ‘kafa-burun’ bitti ve Sarı - Kırmızılılar, galibiyeti savunmadaki ‘Sambacı’ Maicon’un uzatma golüyle kazandı. Belki de ilk 6 haftanın gizli kahramanı Tolga Ciğerci’yi aradılar dün. Halbuki onun yerine oynayan Feghouli; çok daha ince işler yaptı, golünü attı, asist girişimlerinde bulundu ama bir şeyler eksik kaldı. Nedense toplar gitmesi gereken yerin ya arkasına düştü ya önüne; beşer şaşmıştı! İşte bu beceriksizlik, futbolun ‘atamayana atarlar’ yasasını devreye sokunca Karabük, biraz da hakemin ‘yarattığı’ penaltıyla skoru dengeledi. Alper Ulusoy’un verdiği penaltı, pek penaltı gibi değildi. Hani ilk yarıdaki Mariano - Seleznyov pozisyonunda beyaz noktayı işaret etse kimsenin sesi çıkmazdı ama Ulusoy garip şekilde ‘penaltı’ya hükmetti. 2-2 sonrası, “Acaba maç berabere mi bitecek?” denirken bu kez iki takım arasındaki kalibre farkı ortaya çıktı. Maç boyu çok daha kolay pozisyonlarda farkı açamayan G.Saray, Belhanda - Gomis - Feghouli’nin yarattığı karambolde Macion’un sağ ayağının dışıyla soğuk duştan kurtulmuş, kalitesiyle geceyi kurtarmıştı!