Sivasspor sahasındaki rövanşta öne geçmiş ancak yediği gollerle UEFA Konferans Ligi’ne veda etmişti. Fiorentina sessizce soyunma odasına giderken sahaya giren bir taraftarın salladığı yumruk Bianco’nun burnunu kırdı. Koskoca Türkiye rezil oldu. Evet, tüm dünyaya, özellikle de İtalyanlara rezil olduk önceki gece. Neden demeyin! O burnunu kırdığımız genç çocuğun yurttaşları çok değil sadece 15 gün önce deprem bölgesinde onlarca canımızı ölümün soğuk ellerinden almıştı. Hatta, AFAD’ı, UMKE’si, falanca belediyesi, “Burada canlı yok” dese de Toscanalı itfaiye şefi Nicola Ciannelli, 32 yaşında bir kadını kurtarmakla yetinmeyip enkazın en dibinden 2 çocuğu da canlı olarak çıkarmış, hemşire Arianna Bianchi’ye, “Sahra hastanesine sen götür, bu aileyi ne yap, et yaşat” direktifini vermişti.

O TARAFTARLAR TUTUKLANDI

Biz önce Cianelli’ye sonra Bianchi’ye ardından deprem bölgesine gelen 100’ü aşkın İtalyana ve 60 milyonluk büyük bir ulusa rezil olduk. Sakın kimse, “Ancak, ama, ve fakat..” demesin, bu barbarlıktır. Yüzümüz kızarmıştır. O iki taraftar tutuklandı ama imajımız bozuldu.

Maalesef Türkiye’deki stat güvenliği bu tip olaylarda deneyimsiz. Çünkü saha içindeki görevliler tribünü değil de maçı izliyor çoğu kez! Hele seçim havasına girildiği şu günlerde ne yazık ki, ‘stat güvenliği’nin yegane işi, “Hükümet istifa” diyenleri belirleyip, haklarında ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla tutanak hazırlamak. Yoksa sahaya taraftar girmiş, takım hızını almışken (F.Bahçe-Sevilla maçındaki gibi) rakip kalecinin başına çakmak atılmış, bizim stat güvenliklerini (polis dahil) pek ilgilendirmiyor!

MELEKLERE BORCUMUZ VAR

 6 Şubat depreminin en üzücü kayıplarından biriydi Adıyaman İsias Otel’deki KKTC’li 35 genç voleybolcunun hayata veda etmeleri. Hepsi Mağusa Maarif Kolejliydi, başarılı voleybolcu adayıydı. Geçen gün Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu Kıbrıs’ı ziyaret etti, 35 yaslı aileye taziyelerini iletti. Aileler de üzerinde 35 voleybolcunun adının olduğu bir forma hediye etti Kılıçdaroğlu’na. Eline alır almaz ağlamış, ağlarken de “Bu cinayetlerin hesabını soracağım, size söz” demiş. Evet, ülkede spor yönetimi dahil o kadar hesap soracak kilometre taşı var ki, yazmakla bitmiyor!