Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Faşist
Faşistin öncelikli özellikleri despot, acımasız, kinci olmasıdır. Bu gibi özellikler genellikle sonradan oluşmaz. Erken yaşlarda yaşanmış travmalarla ilgilidir. Sonraki yıllarda bu özellikler büsbütün yok olmasa da törpülenebilir.
Ya da tersine, kişiliğin değişmez özellikleri olarak daha da güçlenip kronikleşir.
Kişisel yaşamda, aile ortamında, faşist kişiliğin zararı kendi yakınlarına, yakın çevresinedir.
Toplumsal yaşamda bu zararlar, etkili olduğu alanın genişliğiyle orantılı olarak az ya da çok ve kimi kez ölçülemez ölçüde yıkıcı olabilir.
Uzak ve yakın tarihten tanıdığımız, yaşamakta olduğumuz süreçlerde de kişiliklerine ve etkinliklerine tanık olduğumuz faşist kimlikli diktatörlerin ya da taslaklarının sundukları örnekler yeterince göz önündedir.
***
Faşizmin bir ideoloji olup olmadığı tartışılabilir.
İnsana, insanlığa düşman; nefretle bilenmiş, yıkıcı, yok edici, acımasız bir yaşam algısına ideoloji denebilir mi?
Nasıl bir görüşe bürünürse bürünsün (dinci, ırk ayrımcı, şoven milliyetçi vb...) faşizm bir dünya görüşü değil, bir hastalık, ruhsal sakatlık, kimlik bozukluğudur.
Faşist, bir ideolojiyi, bir dünya görüşünü savunur görünebilir.
Fakat onu yöneten asıl itkiler şu ya da bu görüş değil, kişiliğindeki yukarıda bazılarını sıraladığım dürtülerdir.
Faşist kişilik, sakatlanmış, hasta bir kişiliktir.
***
Bu kişiliğin başkaca özelliklerini sıralayacak olursak, yine uzak ve yakın tarihin ve yaşamakta olduğumuz süreçlerin verdiği örneklerden yararlanarak, bunların, korkaklık, sinsilik, yalancılık gibi başkaca aşağılık, irkiltici kimlik özellikleri oldukları söylenebilir...
Soyut bir kimlik çözümlemesi yapmak amacında değilim.
Faşizmin sınıfsal çıkarlarla ilişkisini de biliyorum kuşkusuz.
İstediğim, somut örneklerden yola çıkarak faşist kişiliğin özelliklerini sergilemek...
Acımasızlık ve korkaklık tek bir şeyin iki yüzü gibidir.
En acımasız faşist diktatörlerin iktidarlarını yitirdiklerinde nasıl korkaklaşıp sürüngenleştikleri bilinen bir şeydir.
İktidarda oldukları sürece acımasızlık dozunun giderek şiddetlenmesinin nedeni de aslında bu korkudur.
Kötü kişi kötü olduğunu içten içe bilir, duyumsar,
Fakat bir kez lanetlendiği, suça battığı için, istese de kötülük bataklığından çıkamaz, bu pisliğe, bataklığa daha çok gömülür...
***
Burada kilit kavram sanıyorum hümanizmdir.
İnsan sevgisi, insana saygı, insanın değerliliği demek olan hümanizm.
İnsana ve insanlığa düşman hiçbir faşist yönetimin varlığı çok uzun sürmez, süremez.
Faşistin sonu ise şaşaası ne kadar parıltılı, yıkılmazlık görüntüsü ne kadar ürkütücü, acımasızlığı ne kadar sınır tanımaz oldu ise, o kadar çabuk gelecek, geride kirli ve karanlık bir iz bırakarak yok olup gitmesi o kadar çabuklaşacaktır...
Bu satırlar gazeteci arkadaşlarımızın tutuklanışını protesto etmek için İstanbul’daki merkez binamız çevresinde toplanan büyük bir kalabalığın bir ağızdan haykırdıkları “faşizme karşı omuz omuza” sloganları eşliğinde yazıldı...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama