1988 Calgary’de slalom ve büyük slalomda altın, 1992 Albertville’de büyük slalomda altın, slalomda gümüş, 1994 Lillehammer’de slalomda gümüş olmak üzere 5 olimpiyat madalyasına sahip İtalyan Alberto Tomba’dan kayak sporunun “Mesih”i olarak bahsedilir.

Dünyanın en iyi slalom kayakçılarından biri olan “La Bomba” lakaplı sporcunun, Alp disiplininin zorlu iniş yarışmalarına katılmama nedenini sorduğumuzda RAI’nin (Radio Audizioni Italiane) olimpiyat yayınlarında görevli meslektaşlarımız “Çok tehlikeli olduğu için annesi izin vermiyor” açıklamasını yapadı.

Yüksek hızı nedeniyle riskli bir spor dalı kayak. Hem kayakçının kask, gözlük, dizlik ve eldiven kullanarak, kayak bağlarını kontrol ederek piste çıkması hem de tesisin tehlikeyi en aza indirecek önlemlerle donatılmış olması gerekiyor. Sporun birçok dalında geçerli temel öğreti “Önce emniyet sonra yetenek!” kayak sporunda çok önem taşıyor.

Anlaşılıyor ki bu önem, Erzurum’un Konaklı Kayak Merkezi’nde yeteri kadar anlaşılamamış. Milli kayakçı Aslı Nemutlu’nun antrenman sırasında düşüp başını tahta bariyerlere çarparak hayatını kaybetmesinin ardından yapılan idari soruşturma birçok ihmali gözler önüne sermekte.

Gazetelerde yer alan haberlere göre; pist bölünerek aynı anda iki farklı disipline göre düzenek kurulmuş. Antrenman için standart genişlik yokmuş. Kenar sınırlar işaretlenmemiş. Tehlikeli kenar bölge güvenlik tedbirleri alınmamış.

Federasyon yetkililerinin, güvenlik ve sağlık tedbirleri yönünden antrenmanlara uygun olmayan pisti sporculara açarak kaza yapmalarına zemin hazırladıkları, kulüp antrenörlerinin ise sporcuları dar ve kısa parkurda serbest kayma talimatı vererek başıboş bıraktıkları anlaşılmış.

Federasyon yetkilileri Tahkim Kurulu’na sevk edilecek, haklarında özerk federasyonlar mevzuatına uymamak ve görevi ihmalden işlem yapılacakmış. Kulüp antrenörlerinin durumu ise Federasyon Disiplin Kurulu tarafından incelenecekmiş. Erzurum Cumhuriyet Savcılığı konuyla ilgili adli soruşturmayı devam ettiriyormuş.

Zemini parke, çatısı kiremit kaplı alanları spor salonu, içi su dolu yerleri yüzme havuzu bellediğimiz için karla kaplı alanları da pist zannediyoruz herhalde. Tesisler Daire Başkanlığı, spor tesisleri inşa “etme” konusunda başarılı (!) çalışmalar yaparken idarecilerimiz “işletme” becerilerinin yanı sıra güvenlik ve emniyet konularındaki dikkatleriyle (!) sınırları zorluyor.

Sonuçta gencecik bir kızımızı, binbir emekle yetiştirilmiş milli bir sporcuyu yitirdikten sonra aklımız başımıza geliyor ve sorunların giderilmesi için radikal kararlar alıyoruz. O da bakan talimatıyla.

Tek umut, kazanın yaşandığı piste ve her yıl organize edilen Türkiye Şampiyonası’na ölen kızımızın adının verilecek olması. Umarız, Aslı Nemutlu ismi, yazıldığı her yerde ve söylendiği her ortamda kayakçılarımıza, antrenörlerimize, idarecilerimize bu spor dalının ölümcül tehlikelerini hatırlatır ve onları önlem almaya zorlar.

\n\n