Coşkun Özdemir

Halkın Adı Yok (10.02.2012)

10 Şubat 2012 Cuma

Televizyonlarda her gün birkaç açık oturum dinliyoruz. Politikacılar, gazeteciler, tarihçiler, bilim insanları, iletişimciler, sosyologlar, siyaset bilimcileri konuşuyorlar. Darbeler, faili meçhul cinayetler, suikastlar, yeraltından çıkarılan silahlar, kafatasları, örgütlü, örgütsüz yolsuzluklar, kaçakçılık ve her şey tartışılıyor. Sorumlular, suçlular aranıyor. Tartışmaların iktidar partisinin tüm toplumda ve medyada yarattığı baskı, tedirginlik ve ürkeklik içinde süregeldiği çok açıktır. İnançlar vesayetinin izlerine de sık sık tanık oluyoruz. Cumhuriyet dönemi, İstiklal Mahkemeleri, isyanların güçle bastırılması alabildiğine suçlanıyor. Faili meçhul cinayetler ve kayıplar dile getirilirken bugünün faili belli eziyetleri ve zulmü şaşılası bir şekilde hiç gündeme gelmiyor. Cumartesi Annelerinin haklı feryatları enine boyuna sergilenirken, aylardır, yıllardır suçlarının ne olduğu bilinmeden hapiste yatan genç çocukların, yüze yaklaşan gazetecinin, ordu mensubunun, üniversite hocasının, milletvekilinin, iktidar muhaliflerinin, anası kardeşi bacısı anılmaya değer bulunmuyor.

Türkiye’nin basın özgürlüğünde dünya ülkeleri arasında 148inci, melez demokrasisi ile 88inci sırada yer aldığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından en çok mahkûm edilen ülke olduğu pek az konuşmacı tarafından dile getirilip sorgulanıyor. Bunu konuşmacılar adına utanç verici buluyorum. Sözü edilmeyen önemli, hem de çok önemli bir ülke gerçeğimiz de şudur: Çok partili düzene girişimizden beri halk çoğunlukla ve belki de planlı olarak bilimsel, laik bir eğitimden yoksun bırakılmıştır. Birey olmasına, bilinçlenmesine ve aklını kullanmasına izin verilmemiştir. Yıllardır geri kalmışlığımızın, çağdaşlığın gerisinde bulunuşumuzun önde gelen sebeplerinden biridir bu. Suçlular aranırken bu gerçek hiç gündeme gelmiyor. Tartışmalarda halkın adı ve yeri yoktur.

Demokrasimizin gelişmesinde, günümüzün sorunlarında, bunca yıldır ihmal edilmiş halkımızın durumu, halkın sosyal, ekonomik kültürel düzeyinin oynadığı rol hiçbir zaman söz konusu edilmemektedir. Oysa bence ilk aranacak suçlular halkı, o her konuda pervasızca ve taraflıca, ahkâm kesen, bugünün ayrıcalıklı konuşmacılarının gerisinde bırakanlar olmalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları