Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Cüneyt Arcayürek
Başı Örtülü Özgürlük!
Önce yerel, sonra genel ve
cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru;
kimi kavramlar ad değiştiriyor...
Özgürlüğün de siyasette
normalleşmenin de yeni adı başörtüsü!
Meclis’te özgürlüğün simgesi, başörtüsü!
550 milletvekilinin yüzde 14.42’si, 79’u kadın.
30 Ekim’de dört başı örtülü kadın vekil vardı.
Bir gün sonra sayı beşe yükseldi.
Yakında gazetelerde her gün çerçeve içinde
şöyle bir habere rastlayabilirsiniz: Meclis’te başı
örtülü vekil sayısı bugün bir arttı.
Altı, yedi, sekiz... Meclis’e sanki Taksim-Sarıyer
dolmuşuna müşteri arar gibi; neredeyse “Yok
mu arttıran?” diyen çağrı içerikli haberler...
Yok yok, başı örtülü AKP’li vekilleri yalnız
bırakmak olmaz...
Liderlerinin canı gönülden türbanlı başları
desteklediği bir aşamada, MHP’li, BDP’li kadın
vekillerin hâlâ başı açık Meclis’e gelip gitmeleri,
tam anlamıyla siyaseten ayıptır...
Genel başkanları sormuyor, söylemiyor hâlâ
başı açık gezen kadın vekillerine:
Sizler özgürlüğün savunucusu değil misiniz?
Başından kıçına kadar devlet kadroları; AKP’liye
dönüşmüş. Başı örtmekle özgürlük eşdeğerdir
diyor ve üstelik bunu, halk demek ben demek
diyen AKP kodamanları söylüyor. Öyleyse?
Geriye koşarken özgürlüğün de normalleşmenin
de adı elbette artık türbandır, başörtüsüdür!
Haydi bir iki bir iki... Başörtüsüne?
***
Nihayet parlamentoya pek çok çevrenin özlemle
beklediği -Başbakan’ın tanımına göre-
“elbet Meclis’te başörtüsü konusunda iktidarla
muhalefet arasındaki dayanışma” özgürlüğü
Meclis’e de geliverdi.
Bu sonucun yadırganacak bir yanı olmadığını
anası yavrusu, Türk’ü Kürt’ü; topyekûn muhalefet
ile halk demek ben demek diyen iktidar,
hep birlikte ağızdan tek bir sloganı haykırarak
76 milyona duyurdular:
“Başı açık olan da kapalı olan da bacımız!”
***
İktidarın bugünlere dek sergilediği türlü çeşit
ikiyüzlü örneklere yenilerini eklerken öylesine
vurdumduymaz, öylesine gamsız!
CHP milletvekili Şafak Pavey’in pantolon
giymesini, yooo içtüzüğe aykırı diye reddeden
AKP yetkililerinin; türbanı topyekûn Meclis’e
onaylattıktan sonra, şimdi Pavey’in Meclis’e
pantolonla gelmesini savunurlarken yüzleri
kızarmıyor.
Dünden miras aldıkları kimi önemli yatırım
projelerini bugün kendilerine mal ederek parti
propagandası yapıyorlar.
Başta CHP ve diğer muhalefet partileri, iktidarın
palavralarını yalanlamak için örneğin Marmaray
projesinin geçmişini araştırmak zahmetine
katlanmadı.
Hükümet ve AKP, günlerce asrın projesi dedikleri
Marmaray’ı kendi yarattıkları ve gerçekleştirdikleri
bir proje diye yutturdular.
Dün Hürriyet’te Yalçın Bayer’in köşesinde
yayımladığı Yüksek Mühendis Aslan Özmen’in
ilginç yazısı; CHP başta diğer partilerin muhalefette
ne kadar yavan kaldığını, önüne çıkarılan AKP
propagandasını boşa çıkaracak yerde suspus
kalarak kocaman bir yalanı somut verilerle yalanlayacak
en küçük bir araştırmadan yoksun
olduklarını kanıtladı.
Yazıdan ancak alabildiğimiz birkaç örnek bile
hükümetin asrın projesi dediği projeyle ilgili
bütün açıklamaları yalanlıyor.
Sanki benzeri yok bir proje? Oysa sıradan
bir proje. İngiltere-Fransa arasındaki 54 km’lik
Manş Tüneli yıllarca önce tamamlandı. Boğaz’ın
altından tünelin proje ve finansmanı 1980-2002
yılları arasında gelip geçen, AKP dışındaki hükümetlerce
gerçekleştirildi. Finansman anlaşması
1999’da Türkiye ile Japon Uluslararası İşbirliği
Bankası arasında imzalandı.
RTE ve hükümetinin büyük bir çalımla inşasının
2015’te biteceğini söyledikleri Boğaz altından
demiryolu inşa etmek fikri ise 1980 başında
düşünüldü. 1995 yılında detaylı çalışmaları tamamlandı.
RTE ve AKP hükümeti önceki hükümetlerden
kalan dev projelerin dosyalarını dolaplardan
çıkarıyor.
Yeni birer projeymiş, hükümetin engin yaratıcılığından
kaynaklanan projeler imiş gibi
kamuoyuna takdim ediyor.
***
Tabii muhalefet partilerinin bu konularla uğraşacak
ne vakitleri ne de niyetleri var.
CHP dün ve bugün Mustafa Sarıgül “sorunu”
ile meşgul.
Genel Başkan önceleri üye olmayı istiyorsa
başvursun, diyordu. Sarıgül, çağrıda direndi.
Genel başkanlığında Deniz Baykal’a karşı
partide mücadelede ortak yanları olan “abisi”
Adnan Keskin’i Sarıgül’e gönderdi.
Mustafa Sarıgül’ün partiye dönüşünün söz
konusu olduğu günlerce düzenli mitingler
düzenlemesi, medyaya açıklamalarla CHP’ye
dönebilirim de dönmeyebilirim de, belediye
başkanı olurum da olmam da gibi her anlama
gelen açıklamaları...
...kamuoyundaki yerleşik ortak kanıya göre
M. Sarıgül bulmacasının hâlâ çözümlenmediğini
gösteriyor. Geçen pazar yayımlanan röportajında;
Ayşe Arman’ın “Koştuğunuz yere hazır mısınız”
sorusuna verdiği yanıtta; “Hazırın ötesindeyim.
Hayatım boyunca bugünü bekledim” demesi...
...belediye başkanlığının ötesinde hedefinin
başka; tabii önce genel başkanlık, sonra CHP
iktidarı ve de Başbakan Sarıgül olduğunu öne
süren, yabana atılmayacak yorumları doğruluyor.
Yaşayacağız, göreceğiz!..__
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Viraj ustası
10 Mayıs 2015
Ya sen nesin?
9 Mayıs 2015
Anlamaz
8 Mayıs 2015
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Colani’nin arabası
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması
- 'Bıyık altından gülüyorsunuz'