Çankaya’daki AKP’liye göre parlamento suç ve ceza dengesinden yoksun bir yasa yaptı...

Parlamentoya hukuk dersi veren bir gerekçeyle şike yasasını veto etti.

Fakattt beklenmedik bir gelişme izlendi.

Üç partinin yasayı aynen iade kararı geleceğe dönük olasılıkları gündeme taşıdı.

AKP ile Çankaya ilişkileri masaya yatırıldı. Tabii Çankaya’ya kimin çıkacağı sorunu tartışmaya açıldı.

Dediklerine göre demokratik bir ülke burası.

TBMM’de üç parti şike yasasında uzlaşmış, cezaları indirmiş. Çankaya, yasayı inceletmiş. Suç ve cezaların ölçüsüz olduğu kanısına varmış ve cezaların yeniden düzenlenmesi için Meclis’e iade etmiş.

Meclis Çankaya ile aynı görüşte değil. Yasayı yeni bir vetoya yol açmamak için aynen kabul ederek Çankaya’ya iade etmeye karar vermiş.

İşleyen demokraside normal değil mi bu gelişme, bu sonuç?

Bugün komisyonda, pazar günü Meclis Genel Kurulu’nda yasa aynen kabul edilir ve Çankaya’ya postalanırsa; demokratik kurallar açısından bu gelişmeler yadırganabilir mi?

Ama burası Türkiye. Üç partinin kararı, önce Çankaya-AKP karşı karşıya diye yorumlandı.

Arkadan AKP kararı; 2012’de mi 2014’te mi yapılacağı hâlâ bilinmeyen Cumhurbaşkanı seçiminde Çankaya’ya çıkacağına kesin gözüyle bakılan RTE kaynaklı, yeniden seçilmeye hevesli Çankaya’dakine ilk darbe, ilk uyarı diye irdelendi.

***

Medyatik kimi işaretler, satır aralarına sıkıştırılan değinmeler, AKP’de yasanın Çankaya’ya iadesine karşı çıkacaklar bulunduğunu duyumsatıyor.

Bu olasılık gerçekleşir, azımsanmayacak sayıda yasaya karşı oy çıkarsa AKP grubundan; bu sonuç iktidar partisindeki kırılmayı ve hatta çatlağı açığa vuracak.

Dün gazeteler RTE’ye mi Çankaya’dakine mi yandaş olmakta kararsızdı.

Örneğin genel yayın müdürleri bir RTE’nin, bir Çankaya’dakinin özel uçağına konuk olan Hürriyet, ne şiş yansın ne de kebap deyişini anımsatan bir tavırla şike yasası olayını geri plana atıverdi. Derbiyi ön plana çıkardı.

TV’ler de kime yandaş olacaklarının kararsızlığı içindeydi. Örneğin Kanal D’de Mehmet Ali Birand; durmadan “Ankara’da bir şeyler oluyor” diyor ve neler olduğuna veya olması olasılığına değinmekten özenle kaçınıyordu.

Çoğu gazete AKP’nin Köşk’e davranışını yorumlamadı. Dün öyleydi. Çankaya’dan ya da Başbakanlık’tan esen yeni rüzgârların etkisiyle bakalım bugün neler yazacaklar, göreceğiz.

***

Sahnede köşe kapmaca oyunu...

Yukarıdaki köşeyi RTE’nin mi, kardeşim dediği AKP’linin mi, hangisinin kapacağını aşama aşama işleyen, yıllarca sürecek, gelişecek, izlenecek bir oyun.

Ülke adeta bir tahterevalli.

Bir ucunda RTE, yukarı! Diğer ucundaki Çankayalı, haydi aşağıya!

Oyun içinde bir de Bülent Arınç var. Tahterevallinin tam ortasında.

Çankaya’daki, milletvekili seçilip başbakanlığa hak kazanana kadar geçici başbakan, stepne görevi üstlenecek...

Ağzı laf eder, hukuktan çakar. Daha iyisi can sağlığı. Siyaset dünyasını en iyi bilen biri olduğunu, veto yiyen yasayı bir daha genel kurula getirmeye kimse cesaret edemez, diyerek kanıtlamadı mı?

Tahterevalli iner, çıkar. Bir ucunda bu, diğer ucunda o!

Yaşayan görür, 2020’lere dek!