Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bu mudur? Eğer Buysa...
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, faşist 12 Eylül askeri cuntası ve onun sivil payandalarının bu ülkenin yurttaşlarını zapturapt altına almak amacıyla hazırladıkları, süngü zoruyla topluma onaylattırdıkları bir metindir, bir deli gömleğidir. Kabul edildiği 1982 yılından bu yana başa gelen iktidarlar devlet adına yurttaşlara karşı şiddeti meşrulaştıran bu anayasanın özüne dokunmamışlar, yalnızca birtakım zoraki rötuşlarla yetinmişlerdir.
\nBaşta Türk Ceza Yasası olmak üzere yürürlükteki yasalar bu deli gömleğine uyum sağlayacak biçimde değiştirilmiş, sonuçta ortaya ülke hukukçularını birbirine düşüren, birinin ak dediğine öbürünün kara dediği bugünkü ucube yasalar sistemi çıkmıştır.
\n***
\nİktidar partisi, hukukçu milletvekillerinin bolluğu açısından şanslı bir konumdadır. Ne var ki bu milletvekilleri hukuk bilgilerini ülke ve toplum yararına kullanmaktan geri durmaktadırlar. Bunun en açık örneği 12 Eylül Anayasa Referandumu’dur. Anayasa ve yasalardaki keşmekeş ortada dururken bu milletvekilleri bu keşmekeşi ortadan kaldıracakları yerde yüksek yargıyı iktidar denetimi altına alacak değişikliklere odaklanmışlardır.
\nSonuçta, iktidar sözcülerinin dillerden düşürmedikleri “ordu vesayetine” yargı kararlarıyla onlarca general ve amiral demir parmaklıklar ardına gönderilerek son verilmiş, yerine “hukukun üstünlüğü” adına “yargı vesayeti” geçirilmiştir.
\nBugün bir savcı artı iki yargıç genel seçimlerde kullanılan milyonlarca oyu, bir başka deyişle “milli iradeyi” hiçe sayabilmektedir. Yargıçlardan oluşan Yüksek Seçim Kurulu seçilmiş milletvekillerinin milletvekilliklerini düşürebilmekte, muhalif bağımsız milletvekillerine verilmiş oyları iktidar partisine yamayarak, TBMM’ye seçilmemiş kişileri milletvekili olarak atayabilmektedir.
\n***
\nİstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin İzmir milletvekili Mustafa Balbay ve Zonguldak milletvekili Mehmet Haberal hakkında tahliyelerinin reddine ilişkin verdiği karar kargaları bile kahkahaya boğacak niteliktedir. Gerekçesi, “delillerin toplanamamış olması” ve “tüm sanıkların dinlenememiş” olmasıdır. Mustafa Balbay tam 842 gündür içeridedir. Deliller bunca zaman toplanamamışsa bundan sonra toplanacağına dair en ufak bir ümit beslemek bile hayalcilik değil midir?
\nBalbay ve Haberal’ın dahil edildikleri II. Ergenekon Davası’nda sanık sayısı 118’dir. İlk gözaltılar 1 Temmuz 2008 günü gerçekleşmiş, o günden bugüne sanıklardan ancak 34’ü dinlenebilmiştir. Mahkemenin ileri sürdüğü gerekçenin ciddiye alınması durumunda Balbay ve 13 Nisan 2009 günü tutuklanan Mehmet Haberal’ın daha yıllarca içeride kalacaklarını düşünmek akla aykırı da gelse gerçek dışı değildir.
\nBu tutuklu milletvekilleri kendilerine isnat edilen suçların niteliğinden bağımsız olarak cezaya çarptırılmadıkları sürece masumdurlar. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı kamuoyunu inandırmaktan uzak gerekçelere dayanmaktadır. Bırakalım kamuoyunu, kararda imzaları bulunan iki yargıç, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün’ü dahi bu gerekçelere inandıramamışlardır.
\nMilletvekillerinin yasama görevlerini yerine getirip getiremeyecekleri iki yargıcın dudakları arasındadır. Benzer bir durum İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu olarak yargılanan İstanbul Milletvekili Engin Alan için de geçerlidir.
\nİnsan bu çarpıklıklara tanık oldukça “yargıç vesayeti bu olsa gerek” diye düşünmektedir.
\n***
\nBu yazı kaleme alındığı sırada KCK tutuklusu beş milletvekilinin durumları henüz açıklığa kavuşmamıştı. Büyük olasılıkla Selma Irmak, Faysal Sarıyıldız, Kemal Aktaş, Gülser Yıldırım ve İbrahim Ayhan’ı da aynı “hukuk darbesi” bekliyor.
\nBaşbakan seçimlerden önce “Biz üstünlerin hukukundan değil, hukukun üstünlüğünden yanayız” sözünü dilinden düşürmüyordu. Sözünü ettiği “hukukun üstünlüğü” bu mudur? Eğer buysa vay bu memleketin haline!
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı
- Kayıp Amerikalı Suriye'de bulundu: 'Hacıyım' dedi...